?>

Bulantı ve kusmaya gebe kalmayın

Her kadın için mutluluk kaynağı olan gebelik, bazı anne adaylarını fizyolojik olarak zorluyor.

Sağlık - 7 yıl önce

Her kadın için mutluluk kaynağı olan gebelik, bazı anne adaylarını fizyolojik olarak zorluyor. Hamilelerin en büyük sorunları arasında bulantı ve kusma olduğunu belirten Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. İbrahim Ertuğrul, konuyla ilgili önemli bilgiler verdi.

Gebelik boyunca ruhsal olduğu kadar belirgin fizyolojik değişiklikler de meydana gelir. Bunların çoğu anne ve bebeği için avantaj sağlayabilir. Fakat fizyolojik değişiklikler, bazı anne adaylarının hayatını kabusa da çevirebilir. Önemli olan gebelikte gelişebilecek mide sorunları ile nasıl baş edileceğidir. Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. İbrahim Ertuğrul, hamilelere şu tavsiyelerde bulundu;

GENETİK FAKTÖRLER ÖNEMLİ

Bulantı ve kusma spesifik bir hastalık olmadığı halde gebelikte çok sık karşılaşılan bir problemdir. Gebeliğin ilk üç ayında bulantı ve kusma görülme oranı yüzde 50 ila 90 arasındadır. Bu şikayetler genellikle son regl döneminden 5-6 hafta sonra başlar. 8.-12. haftada zirveye ulaşır ve daha sonra giderek şiddetini kaybeder. Hastaların yüzde 90’ı gebeliğinin ilk üç ayındadır. Gebeliğin ilerlemesiyle genellikle 14. haftadan sonra bulantı ve kusma çoğu zaman hafifleyerek kaybolmakta ve tedaviye gerek kalmamaktadır. Ancak bu şikayetlerin sindirim sistemine ait bir organik hastalığa bağlı olabileceği akıldan çıkarılmamalıdır. Gebelik sırasında büyüyen rahmin oluşturduğu mekanik etkiye ve hormon düzeylerinde oluşan değişikliklere bağlı olarak sindirim sistemi fonksiyonlarında çeşitli etkileşimler görülebilir. Dolayısıyla mide ve bağırsak hareketlerinde mekanik olarak kısıtlama olmaktadır. Östrojen seviyelerindeki değişiklikler, genetik ve çevresel faktörler de bu sorunda önemli bir rol oynar. Örneğin ikizinde, kız kardeşinde veya annesinde gebelik bulantı ve kusması olan hamilelerde daha sık görülür.

KÜÇÜK DEĞİŞİKLİKLER SORUNU ÇÖZER

Gebelikte hastaneye yatışı gerektirecek kadar dirençli bulantı kusma olması durumuna tıbbi olarak ‘Hiperemezis gravidarum’ denmektedir. Bu durum her 1000 gebelikten yaklaşık 3-10 gebede görüldüğü tahmin edilmektedir. Bu dirençli bulantı kusma durumlarında tedaviye başlarken öncelikle vücudun sıvı elektrolit dengesinin yerine konulması ve sıvı kaybının düzeltilmesi gerekir. Bunun için hastaya damar yolu açılarak serum verilir. Ağızdan yemek alımı bir müddet kesilerek sindirim sistemi istirahate alınmalıdır. Hastaların çoğu bu tedavi ile toparlar. Daha sonra yağdan kısıtlı hafif bir diyetle yavaş yavaş ağızdan beslenmeye başlanır. ‘Gastroözofageal reflü’ de genellikle gebelerin yüzde 60-70’inde görülen bir problemdir. Bu durumun geliştiği gebelerin çoğunda semptomatik reflü gebeliğin erken dönemlerinde başlamakta, son aylara doğru belirginleşmekte ve doğumdan hemen sonra da kaybolmaktadır. Gebelikte reflü tedavisinde alınacak önlemler şunlar;

Yatak başı yükseltilmeli, Karın basıncını arttıracak öne eğilme gibi hareketlerden kaçınılmalı, Az ve sık aralıklarla yemek yenmeli, Yatmadan iki saat önce su dışında herhangi bir şey tüketilmemeli, Sigaradan kesinlikle uzak durulmalı.

Gebelikte proton pompa inhibitörü kullanımı konusunda az tecrübe mevcuttur, ancak olasılıkla güvenilirdir. Bu ilaçlar dirençli semptomları olan veya komplike reflüsü olan gebelerde kullanılmalıdır

BESLENMENİZE DİKKAT EDİN

Mide ülseri toplumda sık görülen bir hastalık olarak bilinmesine karşın gebelerde şikayetler belirgin olabilmektedir. Midede ağrı, açlıkta ağrı şiddetinin artması, gece ağrı ile uyanma ve bir şeyler atıştırınca ağrının azalması gibi bulgular mide ülserini düşündürmelidir. Bilinen mide ülseri öyküsü olmayan ve ilk defa gebelikte bu şikayetleri ortaya çıkmış hastalara öncelikle bazı önlemler anlatılmalıdır. Aşırı yağlı gıdalardan uzak durmak, düzenli ve az yemek yemek, şikayetleri arttıran yiyeceklerden uzak durmak, sigara, alkol, kafein içeren içecekleri tüketmemek gibi. İlk basamak olarak sukralfat, antiasitler tercih edilmelidir. Bu tedaviye cevap vermeyen dirençli hastalara H2 reseptör antagonistleri veya proton pompa inhibitörleri (mide asit salgısını azaltan ilaçlar) verilebilir. Yine de şikayetleri geçmeyen bu tedavilere cevap vermeyen gebe hastalara üst endoskopi yapılabilir. Tedavilere dirençli hastalarda gerektiği takdirde endoskopik işlem gebelikte güvenle uygulanabilecek bir tanı metodudur.

Haftanın Öne Çıkanları

Şehit Kamil’in belgesel filmi yapıldı

2018-01-01 15:40 - Yerel

Skandal fetva: 9 yaşına giren kız evlenebilir

2018-01-03 13:11 - Gündem

Öztürk: Gaziantepspor halkımızın ortak onurudur

2018-01-01 12:11 - Spor

Münir Özkul'dan acı haber...

2018-01-06 08:42 - Gündem

2 bin futbol antrenörü Antalya'da buluşuyor

2018-01-03 09:04 - Spor

Beşiktaş Belediyesi önünde Hazinedar gösterisi!

2018-01-04 20:34 - Gündem

Akkent Kongre Merkezi yükseliyor

2018-01-06 09:05 - Yerel

Gaziantepspor dükkanı kapattı!..

2017-12-31 17:37 - Spor

CHP'li Belediye Başkanı görevden uzaklaştırıldı

2018-01-04 20:26 - Siyaset

Özel Seçkin Koleji satrançta birinci

2018-01-03 13:19 - Eğitim

İlgili Haberler

Prof. Dr. Sönmez: ‘Stresten uzak durmak önemli’

00:39 - Sağlık

Hekimler çalıştayı katledilen Ersin Arslan’ın anısına adadı

04:09 - Sağlık

Uzmanlar uyarıyor: Kulunç sandığınız ağrı kronikleşebilir

00:08 - Sağlık

Lenfödemde, kompleks boşaltıcı fizyoterapi ile ödemden kurtulmak mümkün

00:00 - Sağlık

Sağlık çalışanları: Şiddetsiz bir ülke, şiddetsiz bir sağlık ortamı istiyoruz!

00:39 - Sağlık

Günün Manşetleri

Öğretmenlerden '15 bin atama' kararına tepki: 'Bu mağduriyetin en büyü sebebi Yusuf T

16:38 - Gündem

21 Nisan Pazartesi burç yorumları: Bugün sizi neler bekliyor?

16:08 - Gündem

DEM Parti'den açıklama geldi... İmralı heyetinde yeni bir isim mi yer alacak?

15:07 - Gündem

Bloomberg: ABD, Kırım'ı Rus toprağı olarak tanıyabilir

14:09 - Gündem

Arınç'tan Erdoğan'ı çok kızdıracak İmamoğlu yorumu

13:45 - Siyaset