Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, Gaziantep’te hasada başlayan Zeytin üreticilerini ziyaret ederek sorunlarını dinledi.
Çiftçiye bir dokunup bin ah işiten Öztürkmen, son derece verimli bir arazi yapısına sahip Barak ovasındaki kuraklığın yanı sıra üst üste mazota, gübreye gelen zamlar nedeniyle hem rekoltenin düştüğünü hem de çiftçinin üretimden vazgeçtiğini söyledi.
Gaziantep’in Oğuzeli ilçesine bağlı Barak bölgesinde zeytin üreticilerini ziyaret eden ve sorunlarını dinleyen CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, kuraklık ve mazot ve gübreye sürekli gelen zamlardan dolayı bölgede üretimin neredeyse tamamen bitmiş duruma geldiğini belirtti.
Tarlada zeytin toplayan üreticilerle bir araya gelen Öztürkmen, “ Barak bölgesinde zeytin üreticileri kuraklık nedeniyle hem rekolte olarak zeytinin iyi olmadığını hem de bir önceki sene 4 kilogram zeytinden bir kilogram yağ çıkarken, bu sene kuraklık nedeniyle 8 - 9 kilogramdan ancak 1 kilogram ya da 1 litre yağ çıkarıldığını söylüyorlar.
Barak bölgesi tamamen artık üretimde bitmiş durumda. Fıstıkta rekolte düşüyor, irilik küçülüyor ve ihracat özelliği kalmıyor. Zeytinde üretici perişan durumda. Kuraklık nedeniyle hem rekolte az hem de yağ oranı az AKP iktidarının Gaziantepli vekilleri barak bölgesini görmezden geliyorlar” diye konuştu.
AKP İKTİDARI ÜLKE GÜNDEMİNDEN KOPMUŞ DURUMDA
Çiftçinin, üreticinin sorunlarının her geçen gün katlanarak arttığını, çiftçinin tarlasını süremediğini ve üretimden vazgeçtiğini ifade eden Hasan Öztürkmen şöyle konuştu:
AKP iktidarı ülkenin gündeminden kopmuş durumda. Bir taraftan yapay bir gündem yaratarak Anayasa Mahkemesinin yetkilerini kısıtlamaya çalışırken, ülkenin üretimi tamamen bitmiş durumda.
Zaten AKP iktidarının gündeminde tarım yok, üretim yok. Sadece yandaşı zengin etme var. Ülke gerçeklerini değiştirmek ve halkın gözünden pahalılığı görmezden gelmeleri için halkın açlığını kimsenin görmemesi için ülke gündemini suni yöntemlerle, Sünni yollarla, suni tartışmalarla değiştiriyorlar.
ÇKS KAYDI OLAN KÖYLÜLERE 5 BİN TL VERİLMEDİ
Emeklilere 5.000 TL para veriyorlar. Ancak üzerinde 3 dönüm 5 dönüm tarlası olan CKS ya kayıtlı köylüler bu 5 bin liradan faydalanamıyor. Çok çok 3 dönümlük, 5 dönümlük 10 dönümlük arazisi var. Zaten. Üretimden çekilmiş durumda, işte zeytin hali meydan da buğdayın hali meydanda arpanın hali meydanda. Köylünün de 5.000 TL almasının da önüne geçtiler, köylüde bundan ayrıca bundan mağdur.
İKTİDAR MİLLETVEKİLLERİ BARAK BÖLGESİNİN SORUNLARINI GÖRMEZDEN GELİYOR
Barak bölgesinin hemen yanı başından Fırat Nehrinin geçtiğini, arazilerin sulanması amacıyla Fırat Nehrinden bölgeye su getirilmesi için bir adım atılmadığını sözlerine ekleyen Öztürkmen, “ Fırat akıyor, Barak bakıyor. İktidar Milletvekilleri bölgedeki üreticiyi görmezden geliyor, hiçbir sorunuyla ilgilenmiyor. Barak üreticisi sahipsiz” şeklinde konuştu.
ÇİFTÇİ ALİ KARAKAN: “ BÖLGEMİZE GELEN, SORUNLARIMIZI MECLİSE TAŞIYAN ÖZTÜRKMEN’E TEŞEKKÜR EDİYORUZ”
Zeytin üreticisi çiftçi Ali Karakan, bölgede verimin çok düştüğünü ve topladıkları ürünlerin masraflarını bile karşılamadığını belirterek,” Seçildiği günden itibaren Barak bölgesi çiftçilerini yalnız bırakmayan, sık sık bölgeye gelerek sorunlarımızı dinleyen ve bunları meclise taşıyarak çözüm arayan Milletvekilimiz Hasan Öztürkmen’e teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
ZEYTİNYAĞI ÜRETİCİLERİ DERT YANDI
CHP Milletvekili Hasan Öztürkmen, tarlalarda çiftçilerin sorunlarını dinledikten sonra zeytinin yağa dönüştüğü fabrikayı da ziyaret etti.
Fabrika önünde topladığı zeytini yağa dönüştürmek için bekleyen çiftçiler, Öztürkmen’e dert yanarak,” Çiftçi bitmiş durumda. Tarlalarımızı mazot alamadığımız için süremiyoruz. Bir arabamız var, onu da satıp kurtulacağız. Çünkü, yakıta, vergisine, sigortasına ve kaskosuna artık yetişemiyoruz. Bunun yanı sıra, emeklilere 5 bin lira ikramiye verdiler, bizim yıllar önce ÇKS’ye kaydımız var diye vermediler. Yıllar önce Fırat nehrinden su getireceklerini söylediler, kanalları yaptılar ama su gelmedi. Harran ovasını suladılar bize bir şey yok. Yanı başımızda Fırat akıyor, biz sadece bakıyoruz” dediler.