Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ekonomi kurmaylarıyla birlikte partisinin ekonomi manifestosunu açıkladı. Türkiye'nin içe kapatılamayacak bir ülke olduğunu söyleyen Davutoğlu, hükümete yönelik sert eleştiriler yöneltti. Davutoğlu "Atamalara baktığınız zaman artık kimse liyakatten söz edemez. Her kuruşu, milletin devlete emaneti olan kamu bankalarının yönetimine dünya şampiyonu da olsa bankacılıktan bihaber insanların getirilmesi kurumsallığın bittiğini gösteriyor... Başbakanken ihalelerde nelerin döndüğünü gördüm, müdahale edecektik parti içi darbe oldu..." dedi.
Gelecek Partisi'nin 'Ekonomide Gelecek Modeli' adı verilen manifestonun tanıtımında Hz. Mevlana’nın 'Şimdi yeni şeyler söylemek zamanı' sözüne atıf yapıldı.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun talimatıyla uzun süredir manifesto üzerinde çalışan partinin ekonomi kurmayları, ekonomi dünyasının yakından tanıdığı saygın isimlerden oluşuyor.
Davutoğlu, Gelecek Partisi'nin ekonomi manifestosunu canlı yayında açıkladı. Kurmayları ile kameraların karşına geçen Davutoğlu, sık sık demokrasi ile ekonomi arasındaki bağa vurgu yaptı, hükümetin politikalarını eleştirdi.
Davutoğlu'nun açıklamaları şöyle:
"Yaygın bir şekilde korku ve denetim kültürü yaygınlaşıyor. Popülist yönetimlerin salgın sürecinde son derece başarısız olduğu görülmüştür. Gelecek Partisi'ni, insan hak ve özgürlüklerini savunmak, yanlış seyrettiğine inandığımız ekonomi politikalarını doğru bir düzleme oturtmak için kurduk. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kapsamlı kadrosu Gelecek Partisi'ndedir. 6 ayın 3 ayında evler de olmamıza rağmen 56 il, 220 ilçede örgütlendik.
2001 krizi içsel bir krizdi. Yani küresel bağlamda bir kriz yoktu. 2008 ise dışsal bir krizdi. Şimdi ise hem dışsal bir kriz var hem de içsel bir kriz var. Bu içsel krizde tıpkı 2001'deki gibi bir yönetim krizi ve demokrasi açığı var.
"ARTIK KİMSE LİYAKATTEN SÖZ EDEMEZ"
Daha Avrupa'da korona tahvili yokken biz gündeme getirmiştik. Sistemik ve bütüncül bir paket sunduk, noktasal değil. Onlar ise çoğu kredileri içeren 200 milyarlık bir paket ile halkı daha da borçlandırdı. Demokrasi olmadan da yabancı yatırımcı çekilebileceği düşüncesi cahilliktir. Hukuka güven olmayan bir ülkeye yabancı sermaye gelmeyeceği gibi yerli sermaye de kaçar.
Atamalara baktığınız zaman artık kimse liyakatten söz edemez. Her kuruşu, milletin devlete emaneti olan kamu bankalarının yönetimine dünya şampiyonu da olsa bankacılıktan bihaber insanların getirilmesi kurumsallığın bittiğini gösteriyor.
Türkiye'de demokratik değerleri yok sayan veya zayıflatan sanki güvenlik için özgürlüğün askıya alınması gerektiğini düşünen bir yönetim anlayışı var. Gelecek Partisi'nin durduğu yer ise Türkiye'yi dünyaya açan bir anlayıştır."
Davutoğlu'nun ardından Gelecek Partisi Genel Başkan Danışmanı İbrahim Turhan, 'Ekonomide Gelecek Modeli'ni anlattı. Turhan "Hiçbir vatandaşımızı sosyal yardıma bağımlı kalmasını istemiyoruz. Bu demokrasiyi de zedeleyecek bir durumdur" dedi.
!#**h22774**#!