Dünya çapında yaklaşık 1 milyar kişiyi etkileyen mantar enfeksiyonlarının en sık görülen türlerinden biri olan saçkıran ve sakalkıran günlük yaşamın stresiyle birlikte giderek yaygınlaşıyor. ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri açıkladığı resmi istatistikler, küresel nüfusun %25’inin sakalkıran ya da saçkıran olabileceğine işaret ediyor. Söz konusu sağlık problemine dair toplumsal farkındalığı artırmak amacıyla harekete geçen uzmanlar ise gerçekleştirdiği programlarla sakalkıran hakkında merak edilenleri açıklarken, bu rahatsızlığı deneyimleyen fenomenlerle bir araya geliyor. Son olarak Kızılcık Şerbeti’nin ünlü oyuncusu “tokatçı Fatih” Doğukan Güngör, sakalkıran probleminde başvurduğu Dermatoloji Uzmanı Dr. Ali Şahan’ın programına konuk olarak tedavi sürecine dair deneyimlerini paylaştı.
"DOĞUKAN GÜNGÖR, SAKALKIRAN TEDAVİSİNİN MÜMKÜN OLDUĞUNUN SOMUT BİR ÖRNEĞİ"
RANDEVU isimli programında sakalkıranın asıl sebebinin stres olduğunu belirten Dr. Ali Şahan, konuya dair şu bilgileri paylaştı: “Günümüzde birçok erkeği etkileyen sakalkıran, hem estetik hem de psikolojik açıdan olumsuz sonuçlara yol açabiliyor. Bu rahatsızlığın her ne kadar kesin bir nedeni bulunmasa da stres birincil kaynak olarak öne çıkıyor. Öte yandan beslenme bozuklukları, hormonal dengesizlikler gibi faktörler de sakalkıranı tetikliyor. Fakat birçok kişi, bu sağlık problemiyle karşılaştığında kendiliğinden geçebileceğini düşünüyor. Sakalkıran, uzmanlar tarafından uygun tedavi yöntemi uygulanmadığı takdirde yok olmaz ve sadece belirli aralıklarla azalıp ardından yeniden canlanır. Sakalkırana dair farkındalığa sahip olarak bana danışan ve bu sorununu kısa sürede çözüme kavuşturduğumuz Doğukan Güngör de, tıp ve sağlık bilimlerinin kaçınılmaz tek gerçek olduğunun somut bir örneği olarak karşımızda duruyor.”
"DERMATOLOJİK PROBLEMLERİN ÇÖZÜMÜ TIPTA YATIYOR"
Programda Doğukan Güngör ile kariyer ve özel yaşantısına dair de hoş bir sohbet gerçekleştirerek sakalkıran hakkındaki deneyimlerini paylaştıklarını söyleyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Ali Şahan, “Saçkıran ya da sakalkıran olan kişilerin mutlaka bir doktora başvurması gerekiyor. Çünkü, mantar enfeksiyonları dalına dahil edilen bu rahatsızlık, giderek yayılma riski barındırıyor ve uygun tedavi programı uygulanmadığı takdirde hiçbir zaman geçmiyor. Ben de estetik ve dermatoloji alanında İstanbul ve Ankara’daki kliniğimde dünyanın dört bir yanından hastalar ağırlayarak gerek saçkıran gerekse saç dökülmesi ya da cilt gençleştirme uygulamaları kapsamında hizmet veriyorum. Böylece, bana danışan hastalarımın sorunlarını hijyenik bir ortamda tıbbın ışığında çözüme kavuşturuyorum” diyerek değerlendirmelerini şöyle sonlandırdı:
“Sakalkıran yalnızca estetik bir problem değil, bir sağlık sorunudur. Bu problemle mücadele eden erkeklerin yaşam kalitesini artırmak için tedavi olması şart. Unutmamak gerekir ki birçok dermatolojik hastalığın çözümü tıpta yatıyor. Saçkıran da dahil olmak üzere, yetkinliğimin bulunduğu tüm konularda farkındalık oluşturmak için sosyal medya kanalımdan bilgi verici içerikler üretmeyi, desteklemeyi ve doktorlara başvurulmasını teşvik etmeyi sürdüreceğim.”