Cumhurbaşkanı Erdoğan, İlçe Müftüleri İstişare Toplantısı’nda yaptığı açıklamada yeni Anayasa ve Anayasa'da başörtüsü ile ailenin korunması tartışmaları hakkında konuştu.
Erdoğan, "Önümüzdeki günlerde Anayasa teklifi değişikliği teklifimizle sapkın akımlar tarafından tehdit edilen aile müessesesini de korumayı hedefliyoruz. Ülkemizde de bu çalışmayı yürütenler var mı? Var. Ama biz bu Müslüman toplumu birilerine yedirmeyeceğiz" ifadeleriyle yine farklı yönelimleri olan yurttaşları Anayasa'ya ve insan haklarına aykırı olarak hedef gösterdi.
Erdoğan'ın açıklamalarının satır başları şöyle oldu:
"FARKLI KADEMELERDE GÖREV YAPAN TÜM KARDEŞLERİMİZİ HAYRA HİZMET EDEN SEÇKİN İNSANLAR OLARAK GÖRÜYORUZ"
Kongre aynı zamanda 81 ilimizde görev yapan 900'e yakın müftünün arasındaki dayanışmanın artmasına da vesile olacaktır. Siz kıymetli hocalarımıza Allah'tan muhakafiyetler niyaz ediyorum. Allah çalışmalarınızı bereketlendirsin diyorum. Müftülerimizden edebiyete ihyitar edenleri rahmetle yad ediyorum. Rabbim hepsini cennetiyle müşerref kılsın. Rehberimiz, sevgilimiz, önderimiz Hz. Muhammed Efendimizin kutlu yolundan ayırmasın.
Ecdadımız sizler gibi camilerde din hizmeti ifa eden hocalarımızı hayra hizmet edenler olarak adlandırmıştır. Farklı kademelerde görev yapan tüm kardeşlerimizi hayra hizmet eden seçkin insanlar olarak görüyoruz. Hocalarımız sadece cami kürsüsünde, mihrapta değil, hayatımızın her safhasında yeri doldurulmaz roller üstleniyor. Yanımızda ailelerimizle birlikte hep hocalarımız, din adamlarımız vardı. Sizlerin mesleğinizin kıymeti ne parayla ne makamla ölçülebilir. Gençlerimizin irşadı, bilgilendirilmesi konusunda da en büyük sorumluluk yine sizlere düşüyor. Hademe-i Hayrat olmak şüphesiz her babayiğidin harcı değildir. Günümüzde bunun zorluklarını hepimiz çok iyi biliyoruz. Materyalizmin tüm insanlığı esir aldığı modern çağda, tüm ilim erbabının sorumluluğu da artmaktadır.
"İNSANI DİĞER VARLIKLARDAN AYIRAN NE KADAR DEĞER VARSA KÜRESEL ODAKLARIN DESTEĞİYLE YOK EDİLİYOR"
Allah'ın lütfuyla cahiliye bataklığından kurtulanlar insanlığın kutup yıldızları haline gelmişlerdir. Dünyanın içinde bulunduğu zor süreç, İslam'ın hayat veren ilkelerini ortaya koyuyor. İnsanlık onca imkana rağmen manevi bakımdan giderek daha fazla irtifa kaybediyor. Materyalist idelolojiler, sosyal açılardan felakete sürüklüyor. Bunun işaretlerine pek çok alanda şahit oluyoruz. Kimi Batılı ülkeler uyuşturucu kullanımının, kadına şiddetin en çok görüldüğü yerlerdir. Kadına yönelik şiddet ile çocuklara yönelik suçlar bu ülkelerin sicilinin belki de en kötü olduğu konulardır.
Toplum birkaç marjinalin adeta oyuncağı haline dönüşmektedir. Sapıklık, ahlaksızlık ve çarpık ilişkiler bilinçli şekilde özendirilmektedir. İnsanı diğer varlıklardan ayıran ne kadar değer varsa küresel odakların desteğiyle yok ediliyor.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ
Önümüzdeki günlerde Anayasa teklifi değişikliği teklifimizle sapkın akımlar tarafından tehdit edilen aile müessesesini de korumayı hedefliyoruz. Ülkemizde de bu çalışmayı yürütenler var mı? Var. Ama biz bu Müslüman toplumu birilerine yedirmeyeceğiz. TBMM'deki vicdan sahibi tüm milletvekillerimizle bu hedefimize ulaşmayı hedefliyorum.
Hiçbir mümin başkasından bana ne diyemez. Her mümin eliyle, diliyle ve kalbiyle kötülükle mücadele etmek suretiyle bundan mükellefir. Her hususta olduğu gibi dinimizin emirleri doğrultusunda yapmamız gerekiyor.
IŞİD VE FETÖ
Hiçbir sebep, okullara giden çocukları öldüremez, camide namaz kılanları öldüremez. Türkiye en zor günlerinde Somali halkının yanında olmayı sürdürecektir. Adı ister DEAŞ, ister FETÖ olsun. Bu örgütler sapkın ve sapık yapılardır.