Dünyanın en zengin mutfakları arasında yer alan Gaziantep mutfağının uluslararası alandaki başarılı temsilcilerinden Tahir Tekin Öztan, Gaziantep yemeklerini ön plana çıkaran ve meşhur edenlerin Gaziantepli kadınlar olduğunu söyledi. Gaziantep mutfağının doğru zamanda doğru kişilerce doğru mecralarda tanıtılması gerektiğini de sözlerine ekleyen Öztan bilişimin tanıtıma ışık tutacağına inandığını da ifade etti.
Hasan Kalyoncu Üniversitesi, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, İpekyolu Kalkınma Ajansı, Gaziantep Üniversitesi ve Kalyoncu İnovasyon ve Teknoloji Transfer Ofisi tarafından düzenlenen Hackathon, Gastronomi teması ile gerçekleşti. GastroBilişim adı ile gerçekleştirilen etkinlik kapsamında düzenlenen panelin operatörlüğünü ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Veysi İşler yaptı. Panele, Sahan Restoranları İşletmecisi Tahir Tekin Öztan, GAÜN Gıda Mühendisliği Fakültesi’nden Prof. Dr. Mustafa Bayram, Yazılımcı Daron Yöndem ve Gastronomist Yeşim Kaya konuşmacı olarak katıldı.
Yoklukta Var Edilen Lezzetler
Gaziantep mutfağı ile ilgili araştırmalar yapan ve bir kitap yazan Tahir Tekin Öztan, "Gaziantep yemekleri bir markadır" dedi. Öztan, Gaziantep yemeklerinin birçoğunun Kurtuluş Savaşı yıllarında adeta yoktan var edildiğini ifade etti. Öztan, şöyle devam etti: "Gaziantep yemeklerini ön plana çıkaran, meşhur edenler ise Gaziantepli kadınlardır. Bu konuyu ben çok araştırdım, kitap yazdım. Yemeklerimizin öyküsünün çoğu Kurtuluş Savaşına dayanır. Savaş ortamında, adeta yoktan var edilmiş yemekler vardır. Bir arada düşünülmeyen, bir araya gelmesi imkânsız görünen gıda maddelerinden harika yemekler yapmışlar. Yani o gün dolapta ne varsa, ondan yemekler yapılmış. Yokluktan var ettiler."
Gaziantep mutfağı sosyalleşmede de önemli rol oynar
Öztan, GAÜN Rektörü Ali Gür, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Deniz Köken ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Tamer Yılmaz'ın da dinleyici olarak katıldığı panelde, Gaziantep yemeklerinin sosyalleşmeyi sağladığına da dikkat çekti. Öztan, "Gaziantep yemeklerinin lezzetinin yanında herkesin gözünden kaçırdığı bir nokta daha var. O da sosyalleşmedir. Mesela yuvalama yapılır. Kadınlar bir araya gelir bir taraftan yuvalama yaparken diğer taraftan da sohbet ederler, birbirinden haber alırlar. Ayrıca bir yemek yapıldığında komşuya da bir tabak gönderilir. Tabak dolu gider, dolu gelir. Dünyada böyle bir şey yok. Tabak dolu gelir, dolu gider. Yine mangal yapılır. Herkes mangalın etrafına toplanır. Sohbetler edilir, espriler yapılır. Bu sosyalleşmedir" şeklinde açıklamada bulundu.
Lezzete inovasyon Gaziantep mutfağına ihanettir
Gaziantep’in gastronomi kenti olduğunu ifade ederek son dönemlerde lezzete yönelik inovason çalışmalarını doğru bulmadığını ifade eden Öztan böyle uygulamaların yemeklerin lezzetini bozacağı gibi aslını da ortadan kaldıracağını ifade ederek “Lezzette yapılmak istenen inovasyon çalışmalarına kesinlikle karşıyız. Bu yemeklerimizin lezzetini bozacağı gibi yeni nesillerin asıl reçeteyi unutmasına neden olacaktır. İnovasyon sunumda ve diğer alanlarda olabilir ama lezzette inovasyon Gaziantep mutfağına ihanettir” dedi. Gaziantep ve Türk mutfağının bilinçli insanlar tarafından planlı ve programlı bir şekilde dünya genelinde tanıtılması gerektiğinin de altını çizen Öztan tanıtım sırasında yapılacak hataların gastronomi unvanı alan Gaziantep’e zarar vereceğini de sözlerine ekledi. Söyleşi sırasında gençlerle karşılıklı görüş alışverişinde de bulunan Tahir Tekin Öztan bilişim dünyasının gastronomiye ve tanıtıma büyük destek vereceğine inandığını, gelenekle geleceğin buluşması olarak gördüğü bu organizasyonun sürekli tekrar edilmesinde fayda olacağını da sözlerine ekledi. Panelin sonunda Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Tamer Yılmaz Tahir Tekin Öztan’a teşekkür ederek günün anısına bir plaket taktim etti.