AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, canlı yayında gazeteci Veyis Ateş'in sorularını yanıtladı. CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin 'Gülen'den icazet aldı' iddialarına Erdoğan, "Ben Gülen'i belediye başkanlığım döneminde tanıdım, yüz yüze kendisiyle 2 veya 3 kere görüştüm. Parti kurmak için, dava arkadaşlarım, yol arkadaşlarım var; görüşmelerimizi yaptık, adımımızı attık. Ben niçin Pensilvanya'dan izin alacağım ki!" diyerek yanıt verdi. Erdoğan ayrıca şu an ustalık dönemini yaşadıklarını sırada 'büyük ustalık' dönemi olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ekonomide yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmesinde “Ben ekonomi tahsili gördüm o günden bugüne hocalarımız bize özellikle ‘ekonomi cesaret ister’ derlerdi” ifadesini kullandı.
Kabinede yer alan 5 bakanın milletvekili adayı gösterilerek bakanlık yolunun kapatılmasına ilişkin değerlendirmede bulunan Erdoğan, “Bu biraz da arkadaşlarımızın kendi tercihleri. Onlar farklı düşünceler içinde de olmuş olabilirler. Siz aday olmayın diye böyle bir şey söz konusu değil” açıklamasında bulundu.
GÜLEN GÖRÜŞMESİ İDDİALARI
Çok açık net konuşuyorum. Ama açık net, Sayın İnce’den cevap bekliyorum. Onun genel başkanının dürüstlüğü ortada, yakından uzaktan alakası yok. Ben sizden bir şey daha isteyeceğim. Reji müsaitse, Muharrem İnce’nin genel başkanına yönelik saygıyı aşan ifadeleri var. Bir kere girdin, iki kere girdin, üç kere girdin olmadı diye sayan…
Ben Pensilvanya’dan parti kurmak için izin almaya yönelecek kadar düşük bir siyasetçi değilim. Ben Gülen’i belediye başkanlığım döneminde tanıdım, yüz yüze kendisiyle 2 veya 3 kere görüştüm. Parti kurmak için, dava arkadaşlarım, yol arkadaşlarım var; görüşmelerimizi yaptık, adımımızı attık. Ben niçin Pensilanya’dan izin alacağım ki! İspat etmezse namerttir. Ben bu tür meselelerde sert konuşurum. Kimle gittim, ispat etmesi lazım. Çıkıp bunu açıklayacak, açıklamazsa namerttir. Veyahut çekilip gitsin. Böyle bir şey söz konusu değildir. Tayyip Erdoğan bir şeyi bir kere söyler. El vurup savurmak, bunlar kabadayılık işi değildir. Dersini almak istiyorsa da, yeri bellidir; gelip yanımızda ders alsın.
BÜYÜK USTALIK DÖNEMİ
Biz denizin altından yüzen raylı Marmaray’ı yaptık. Yüz milyonlar Marmaray’dan geçiyor, Avrasya Tüneli’ni yaptık. İnce diyor ki bunları neden yapalım bunlara ihityaç yok, bütçede para yok. Sayın İnce kaynakların çeşitlendirilmesi diye ekonomide bir şey vardır. Bu sistemi de özel olarak da anlatırım. Bunu Türkiye’ye getirip uygulayan da biziz. Bunlar milli bütçe ile yapılabilir olsaydı bizden öncekiler de yapardı. Bunlar bu işi bilmez bunlar çırak bile değil. Biz ustalık dönemini yaşıyoruz. Şimdi de büyük ustalığa geçtik.
(Sözcü)