TÜİK Gaziantep Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla kadın istatistikleri değerlendirildi.
Açıklamada Türkiye’de nüfusun yaklaşık yarısının (%49,8) kadınlardan oluştuğu belirtildi. Ülkemize 2017 yılında, erkek nüfus 40 milyon 535 bin 135 kişi olurken kadın nüfus 40 milyon 275 bin 390 kişi oldu. Diğer bir ifadeyle nüfusun %50,2’sini erkekler, %49,8’ini ise kadınlar oluşturdu.
Kadınlar ile erkekler arasındaki bu oransal denge, kadınların daha uzun yaşaması nedeniyle 65 ve daha yukarıyaş grubunda kadınların lehine değişti. Bu yaş grubundaki nüfusun %44’ünü erkekler, %56’sını isekadınlar oluşturdu.
Kadınlarda doğuşta beklenen yaşam süresi 80,7 yıl
Hayat tabloları, 2016 sonuçlarına göre; doğuşta beklenen yaşam süresi, Türkiye geneli için toplamda 78, erkeklerde 75,3 ve kadınlarda 80,7 yıl oldu. Genel olarak kadınların erkeklerden daha uzun süre yaşadığı ve doğuşta beklenen yaşam süresi farkının 5,4 yıl olduğu görüldü.
Okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranı erkeklerden 6 kat fazla
Türkiye’de 2016 yılında, 25 ve daha yukarı yaşta olan ve en az bir eğitim düzeyini tamamlayanların toplam nüfus içindeki oranı %88,9 iken bu oran erkeklerde %95,1, kadınlarda ise %82,8 oldu. TÜİK Gaziantep Bölge Müdürlüğünün yaptığı açıklamada kız çocuklarının brüt okullaşma oranının, erkek çocuklarının brüt okullaşma oranına olan göreli büyüklüğünü ifade eden cinsiyet eşitliği endeks değerinin 1’e eşit olmasının kız ve erkek çocukları arasında eşitlik bulunduğu anlamına geldiği belirtildi.
Cinsiyet eşitliği endeks değerinin, 1’den küçük olmasının erkek çocukları lehine eşitsizlik, 1’den büyük olmasının ise kız çocukları lehine eşitsizlik olduğunu gösterdiği ifade edildi. Cinsiyet eşitliği endeksi öğretim türüne göre incelendiğinde; 2016 yılında ilköğretim öğrenci cinsiyet eşitliği endeksi 1,009, ortaöğretim cinsiyet eşitliği endeksi 0,943 ve yükseköğretim cinsiyet eşitliği endeksi 0,964 oldu. Cinsiyet eşitliği endeksi yıllar itibariyle incelendiğinde ise; yükseköğretim cinsiyet eşitliği endeksinin 2008 yılından beri sürekli kız öğrenciler lehine gelişme gösterdiği görüldü. Okuryazar olmayan 25 ve daha yukarı yaştakilerin toplam nüfus içindeki oranı %5,1 iken bu oran erkeklerde %1,6, kadınlarda %8,5 oldu. Yüksekokul veya fakülte mezunu olan toplam nüfus oranı %16,5 olup bu oran erkeklerde %18,8 kadınlarda ise %14,2 olarak gerçekleşti.
Yükseköğretimde kadınlar da söz sahibi Yükseköğretim istatistikleri sonuçlarına göre; 2007 yılında erkek profesörlerin/okutmanların oranı %59,9 iken kadın profesörlerin/okutmanların oranının %40,1 olduğu görüldü. Bu oran 2016 yılında erkeklerde %56,9’a düşerken kadınlarda %43,1’e yükseldi.