Dönerin tarihi, Osmanlı İmparatorluğu dönemine kadar uzanır. Dönerin atası sayılan "çevirmeye" dair ilk izlere, Osmanlı'nın göçebe yaşam tarzından kalma yemek pişirme yöntemlerinde rastlanır. O dönemlerde etler, yatay şişlerde açık ateşte çevrilerek pişirilirdi. Bu yöntem, zamanla evrilerek dönerin bugünkü haline dönüştü.
Modern dönerin dikey şişte pişirilme fikrini ortaya atan kişi ise 19. yüzyılda Bursa’da yaşamış olan İskender Efendi’dir. İskender Efendi, klasik yatay çevirmeden farklı olarak etleri dikey bir şişte pişirerek, etin yağı ve suyu ile daha lezzetli olmasını sağladı. Bu, dönerin bugünkü popüler halini almasının ilk adımıydı.
Dönerin İsmindeki Gizem
Döner, adını "dönmek" fiilinden alır, çünkü etler dikey bir şişte yavaşça döndürülerek pişirilir. Yavaş dönen şiş üzerindeki etler, her katmanında eşit pişer ve bu da dönerin benzersiz lezzetini sağlar. Zaman içinde döner, bu pişirme tekniğiyle özdeşleşti ve adını bu pişirme yönteminden aldı.
Dünya Mutfağına Yayılan Lezzet
Döner, 20. yüzyılın ortalarından itibaren Türkiye’den çıkarak dünyaya yayılmaya başladı. Başta Almanya olmak üzere birçok Avrupa ülkesine göç eden Türk işçileri, beraberlerinde bu lezzeti de götürdü. Özellikle Almanya’da dönerin hızla popülerlik kazanmasıyla, döner dükkanları çoğalmaya başladı. Bugün döner, Almanya’da "kebap" adı altında fast food kültürünün önemli bir parçası haline gelmiştir.
Dönerin İlginç Versiyonları
Her ne kadar geleneksel olarak döner, dana veya kuzu etinden yapılsa da, günümüzde dönerin farklı versiyonları da bulunmaktadır. Tavuk döner, en yaygın alternatiflerden biridir. Ayrıca, dünya genelinde dönerin yerel mutfaklara uyarlanmış birçok çeşidi de geliştirilmiştir. Örneğin, Japonya'da tatlı soslarla servis edilen bir döner çeşidi bulunurken, Yunanistan’da dönerin benzeri olan "gyros" oldukça popülerdir.