CHP Genel Başkanı Özgür Özel, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın çağrısı sonrasında devam eden sürece ilişkin Meclis vurgu yaptı. Özel, "Eğer samimi bir iş yapılacaksa Meclis çatısı altında yapılacak" ifadesini kullandı.
CHP lideri Özgür Özel, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda partilileriyle bir araya geldi.
Toplantıya, 8 Mart Dünya Emekli Kadınlar günü nedeniyle Türkiye’nin dört bir yanından Ankara’ya gelen kadınlar katıldı. Grup salonunun büyük bölümü, kadınlardan oluştu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel de konuşmasında kadınlara büyük yer ayırdı. Özel, konuşmasına grup toplantısını izlemeye gelen kadınları ve şehit ailelerini selamlayarak başladı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, selamlamanın ardından Bağımsız Milletvekili Adnan Beker’e CHP rozeti taktı. Kısa bir konuşma yapan Beker, partililere teşekkür ederek, “CHP’yi hep birlikte iktidara taşıyacağız” iddiasını ortaya koydu.
EDİP AKBAYRAM’A VEFA
CHP’li Özel, yaşamını yitiren sanatçı Edip Akbayram’ı da andı. Akbayram’ın Cumhuriyet’in sanatçısı olduğunu belirten Özel, “Herkesin hoca efendi diye peşinden koştuğu zamanda FETÖ’nün ödülünü reddetme cesareti göstermişti. Her dönemin insanı olmadı, her dönem insanlıktan yana oldu” ifadelerini kullandı.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ
Türkiye’deki geniş tanımlı adın işsizliğinin yüzde 38’e ulaştığının altını çizen Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kadınların emeğinin sistematik olarak görmezden gelindiğinin en önemli kanıtı bu ver. 2024 yılını 445 kadın cinayeti ile kapattık. 2025’in iki ayında sayı 64’ü buldu bile. Bundan 100 yıl önce olduğu gibi umut CHP’dedir. Umut, CHP iktidarındadır. CHP iktidarında, İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden yürürlüğe alacağız. İktidar olduğumuz gün bunu hatırlatacağız.”
KARTALKAYA OTEL YANGINI
CHP’li Özel, gündemdeki konulara yönelik ise şunları kaydetti:
“Bizim kitabımızda korkuya, umutsuzluğa yer yok. Bu memleketi yıldırmak, umutsuzluğa sürüklemek isteyenler var. Onların yaptıklarına karşı gördüğümüzü ve ne yaptığımızı söylemek zorundayım. Bu olumsuz gündemi yaratan biz değiliz. Pazar günü, bugünü de organize eden Kadın Kolları Genel Başkanımızın da önerisiyle Bolu Kartalkaya’da yanan oteldeydik.
Nerede yüreğinde yangın devam eden varsa ahlaklı insanlar varsa onlara söz veriyoruz, unutmuyoruz, unutturmuyoruz. Affetmeyecek ve teker teker hesabını soracağız. Bir yanda rapora korsan diyen Adalet Bakanı koltuğunda otursun. Bir yanda, ’10 gün içinde sorumlular açığa çıkacak’ diyen İçişleri Bakanı koltuğunda otursun. Kültür ve Turizm Bakanı koltuğunda otursun. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum, bu işin siyaseti olmaz, sorumlu olanlardan hesap sorulmadan vicdanlardaki ateş sönmez.
MADIMAK KATLİAMI
Madımak’ta 35 canımızı yakarak öldürenlere yapılan mücadele içimizi yakmaya devam ediyor. 2023 yılında başvuru yapan sanıklardan birisinin başvurusu sonuç verdi. AYM’nin, ‘İyi halden yararlanabilirler’ kararı üzerine, bazı sanıkları zaman aşımından yararlandırdılar. Şubat ayında 29 caniden 23’ünü serbest bıraktılar, altı suçlunun da tahliye edilmesi bekleniyor. Sayın Erdoğan görünen o ki Kartalkaya’da da Madımakta da yakanlardan yana. Biz ise yananların tarafındayız.
TÜRKİYE EKONOMİSİ
Türkiye, bir Ramazan ayına boynu büyük girmiştir. TÜİK enflasyonu yüzde 40 açıklıyor. Oysa ENAG, enflasyonu TÜİK’in tam iki katı, yüzde 80 bulmuş. AKP’ye ve MHP’ye oy veren, TÜİK’in açıkladığı fiyatlarına göre maaşlarına zam alanlara sesleniyorum. Geçen sene bugün 50 TL olan mal, bugün 70 TL ise TÜİK haklı, 90 TL ise ENAG haklı. Hesabı kitabı kendiniz yapın. Ben esnafı gezdiğimde sorduğum ürünlerin hepsi iki katına çıkmış.
Yoksulun en çok baktığı kalemlerde, gıda ve ulaştırma fiyat artışları ayın en yüksek seviyesinde gerçekleşti. Bir yandan çıkıp, ‘Enflasyon düştü’ diyorlar. Enflasyon düşmesi fiyat düşmesi değildir. Bugün Türkiye’deki gerçek enflasyon yüzde 80’dir. 2018’de bir tepsi güllacın evdeki maliyeti 25 TL imiş, bugünkü maliyeti 355 TL olmuş. Bu hesap, Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’ye maliyetidir. Buna son vereceğiz. Türkiye’nin dört bir yanında ucuza et için kuyruğa girenler, sandık geldiğinde sandık kuyruğuna girecek ve bu iktidarı gönderecek.
ÇAYIRHAN MADENCİLERİ
1987 yılında Çayırhan’da maden açıldı. Gayet karlı şekilde işletilirken bundan 20 yıl önce maden, özelleştirildi. Altın yumurtlayan tavuğu kestiler. Türkiye’nin en zengin kömür yataklarını bir şirkete verdiler, 20 yıl boyunca bir şirket bu madenden servet kazandı. Özelleştirmenin günü bitti, altın yumurtlayan tavuk kafese döndü.
Bu iktidar, bir kez daha Çayırhan’ı özelleştirmeye niyetlendi. Madenciler yürüdüler, eylem yaptılar, açlık grevi yaptılar ve bu işi durdurdular. CHP olarak, Çayırhan işçilerine olabilecek en güçlü desteği verdik. Bundan sonra da madencileri desteklemeye devam edeceğiz.
GÜLLAÇ HESABI YAPTI
Tayyip bey bana kızıyor. Ey Özgür Özel, altın hesabını bırak diyor. 2018'de güllacın evdeki maliyeti 25 liraymış, bugünkü maliyeti 355 lira olmuş. Bu Recep Tayyip Erdoğan'ın gülllaca ve memlekete maliyetidir.
SİBER GÜVENLİK KANUNU
CHP, bu çağda bir Siber Güvenlik Kanunu olması gerektiğini söyledi ancak bu kurumun hukuk çerçevesinde denetlenebilir, şeffaf bir kurum olmasını istedi. Ama AKP’nin getirdiği taslakta, kurul başkanına konutta, işyerinde ve kapalı alanda el konulma işleminin bir savcı kararı olmadan yapmasına olanak sağlandı. Grubumuz buna itiraz ediyor. Biz de bu meselenin gazetecileri baskı altına alma, gerçekleri gizleme ve haksızca sabahın bir köründe evleri basma yetkisinin Cumhurbaşkanı’nın atadığı birine verilmesini sonuna kadar eleştiriyoruz.
BELEDİYELERE OPERASYON
Belediye başkanlarımız Ahmet Özer ve Rıza Polat’ın yanına Alaattin Köse başkanımızı da yolladılar. Köse’nin suçu, AKP’li bir belediyeyi CHP’li belediye yapmak. Gece yarıları yapılan bir aramayla başlayan, 65 yaşında seçilmiş belediye başkanını dört gün nezarette tutan, Adliye’ye götürüp tutuklayan zihniyete soruyorum. Bunu yapmakla iktidarda kalabileceğini düşünüyorsan avucunu yalarsın.
İstanbul’da 35, Ankara’da ise Melih Gökçek ile ilgili 95 yolsuzluk dosyası var. Bunları konuşan var mı? Bundan sonra buradan konuşacağız arkadaşlar.
SÜREÇ İÇİN MECLİS VURGUSU
Erdoğan, bu sorunu inkar ermiş bir siyasetçidir. CHP, tüm meselelerin demokratik yollardan çözülmesini destekleyen bir parti. Bu yüzden süreci çok yakından takip ediyoruz. Her ne kadar CHP, DEM'e saygı duyarken CHP'yi terör ile suçlamasalar da biz bu sorunun Meclis çatısı altında çözülmesi gerektiği ısrarımızı tekrar ediyoruz. Kapalı kapılar arkasında yapılan pazarlıkların bu milletten izlenmesi istense de bu milletin her şeyden haberi olduğunu bildiklerini biliyoruz. CHP olarak, başta şehit ailelerinin Meclis'teki komisyonda temsil edilmesini, bu süreçte yapılacak işin ikiye ayrılması gerektiğini düşünüyoruz.
CHP olarak, böyle bir süreç doğru, samimi ve yürütülmeli diyoruz. Bu ülkede gazeteciler, Gezi tutuklukları içerideyken, OHAL dönemi uygulamalar buradayken ağzını her açana terörist deniyorken bu ülkede bir çözüm mümkün olmaz. Eğer çıkar ilişkilerine dayalı bir ilişki olursa bunun alnında kim kazanır bilinmez ama Türkiye kaybeder. 2015'te doğru bir süreç yönetiseydi ağlayan analar olmazdı. Eğer samimi bir iş yapılacaksa Meclis çatısı altında yapılacak.
Erdoğan'ın çıkarına yapılacak pazarlıkların kıyısında köşesinde olmayız. Ama samimi şekilde bu ülkenin demokratikleşmesi için adım atılacaksa CHP olması gereken yerde olacak."