Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, TBMM'de Yeni Yol grup toplantısında konuştu.
Saadet Partisi Genel Başkanı Arıkan, "Bir gerçekle yüzleşelim, mevcut iktidar, 20 yılı aşkın bir süredir ülkeyi yönetiyor; ancak başarıya ulaşamıyor. Ancak gelin görün ki nereye baksak, elimizi nereye atsak, muhalefet partileri mecburen sabah akşam krizleri konuşmak zorunda kalıyorlar" dedi.
'BU ÜLKEDE SEÇİM İHTİYACI HER GÜN DAHA DA BÜYÜYOR'
Arıkan, "AK Parti'li yetkililer çıkıp diyor ki; 'Erken seçim değil ama öne alınmış seçim olabilir.' Peki, bunun farkı ne? Adını ne koyarsanız koyun, bizim için fark etmez. Halep ordaysa arşın burada, buyrun erken seçim hemen bugün olsun. Yeni Yol grubu olarak erken seçime hazırız. Bu ülkede artık mızrak çuvala sığmıyor, erken seçim olmalıdır. Çünkü mevcut yönetim halkın sorunlarını çözemiyor. Peki, bu kadar çaresiz kalmış bir yönetim, erken seçime gitme cesareti gösterebilir mi? Onlar kaçınabilir, erteleyebilir, adını değiştirebilirler ama biliyoruz ki bu ülkede seçim ihtiyacı her gün daha da büyüyor. Halkın iradesinin sandığa yansıması, en doğrusu olacaktır. Çünkü bu ülkenin artık kaybedecek 1 dakikası bile yok. Türkiye'nin gerçek gündemi, iktidarın bilerek, isteyerek değiştirdiği suni gündemler değil; bütçenin daha ilk aydan 139 milyar TL açık vermesidir. Kredi kartı borcunu ödemek için başka bir kredi kartından nakit çeken insanlardır. Bebek bezini paketle alacak parası olmadığı için tek tek alan annelerdir" diye konuştu.
'ATANMIŞLAR, SEÇİLMİŞLER ADINA KARAR VEREMEZ'
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, terör soruşturması kapsamında hüküm giyen DEM Parti'li Abdullah Zeydan'ın, Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevden uzaklaştırılması ile ilgili şunları söyledi:
"Seçilmiş bir belediye başkanını, atanmış bir kişinin imzasıyla görevden almak demokrasinin kalbine hançeri saplamaktır. Bağımsız ve tarafsız bir yargı kararı olmadan seçilmiş bir belediye başkanı görevden alınamaz. Meclis içinden seçim yapılmadıkça, dışarıdan belediye başkanları atandıkça hak yerini bulmaz, milletin iradesi tecelli etmez. Olan biten bizim için çok net; iktidar sandıkta kazanamadığı belediyeleri kayyum uygulamaları ile ele geçirmeye çalışıyor. İktidar, 'Bu ilde veya ilçede beni oynatmazsanız, ben de sizi oynatmıyorum' diye mızıkçılık yapıyor. Üstelik cezalandırılanlar yalnızca belediye başkanları değil, belediye meclisleri de işlevsizleştiriliyor.
Diyecekler ki; 'Siz bilmezsiniz, bunların suçları var.' Suçu varsa bırakın bağımsız yargı karar versin. Niye korkuyorsunuz; Meclis açık, gelin burada düzenlemeyi yapın. 'Bir belediye başkanının görevden alınması, bağımsız yargı kararı ile olur' deyip, kanuna bir cümlelik ekleme yapın. Gerçekten bunların suçları varsa, siz tek başınıza bunlara 'suçlu' demeyin. Bağımsız yargı, buna karar versin. Halk oy kullanmış, temsilcilerini seçmiş, iktidarın umurunda değil. Atanmışlar, seçilmişler adına karar alamaz. Milletin iradesinin üstünde hiçbir güç olamaz. Milletten korkana, millet gün gelir cevabını verir."
'CUMHURBAŞKANLIĞI HESABINA GİRMEK DOĞRU DEĞİL'
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ise CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in partisini ziyaretini hatırlatarak, "Sayın Özgür Özel bize bilgi verdi, tekrar teşekkür ediyorum. Cumhurbaşkanı adayı için CHP, ön seçim yapacak. Çok samimi bir şekilde muhalefetiz ve tabii ki ortak konularda benzer davranışlarımız var ama şunu da söyleyeyim; bugünkü ana muhalefet partisi, muhalefettir ama yerel yönetimlerde iktidardır" dedi.
Davutoğlu şöyle konuştu:
"1989 seçimlerinde, yerel yönetimlerde iktidara geldikten sonra 94'te nasıl ağır bir yenilgi aldıklarını aman akıllarında tutsunlar. Onun için dostça uyarıyorum. 1 yıl önce yapılan seçimde, 5 yıl için başta İstanbul ve Ankara olmak üzere bütün büyükşehirleri yönetme görevini aldıktan 1 yıl sonra cumhurbaşkanlığı hesabı içerisine girmek doğru değil.
İstanbul, Ankara ve İzmir'in 1'inci gündem maddesi İstanbul depremi, ne olacaktır. Geçen gün Ankara'da deprem oldu. Hem iktidara hem muhalefete sesleniyorum; dünyayı tartışın, Türkiye'nin sorunlarını tartışın. Dünya bir yere gidiyor, bunu tartışan yok. Çıldıracak hale geliyorum, kimse dünyadaki gidişat ile ilgili ciddi bir devlet aklı işletmiyor. Hem iktidarda olanlar hem de muhalefette olanlar için söylüyorum."