Bu bir özgün#halkkürsüsüWebTvhaber’idir
Dünya barışını tehdit eden en önemli pakt NATO ve ABD’nin kendisidir.
Ülkemizin gündemi maalesef sinir bozucu gerilimlerle devam ediyor. Türkiye’nin daha bir kaç gün önce,pençe kilit operasyon’unda 5 Askerimizin teröre kurban verilmesi en önemli, üzücü ve sinir bozucu hadiselerin başında gelmektedir.
Türkiye’yi tehdit eden bu gerilimleri durdurmanın yolu; sözde ülke’yi yöneten siyasetçilerin alması gereken stratejik kararlar ile son bulacağı yönünde düşüncelerimi bu makale’ye taşımak istedim.
Elbette Suriye Afgan ve Pakistan’dan gibi ülke’lerden kaçak yollarla gelen sığınmacıların demoğrafik yapımızı bozması, istemesek de ev sahipliği yapmak zorunda bırakılmamız,
Atatürk Havalimanı'nın pistlerini kırıp millet bahçesi yapacağız ifadeleri, Havalimanı arazisine sadece millet bahçesi değil “AVM'ler, villa ve rezidanslar” da yapılacağı söylemleri,
Kemer Country'nin 300 dönümlük golf sahasının da imara açıldığı ve oraya da “AVM, villa, rezidans” yapılacağı haberi,
ardından günlerce tartışması aralıksız süren SADAT isimli kuruluşun toplumda yarattığı endişeleri göz ardı edemeyiz, etmemeliyiz.
Ancak, dikkatinizi çekmek istediğim husus çok farklı ve ülke’mizin Uluslararası ilişkileri için önceliklidir.
Türkiye'nin “İsveç ile Finlandiya'nın NATO'ya üyeliğini veto edeceğini” söylemesiyle çıkan NATO-ABD-Türkiye geriliminin ardından, İsveç ve Finlandiya’nın Nato’ya üyeliklerinin resmî açıklamaları duruma başka bir boyut kazandırmış, Türkiye’nin eline çok önemli bir fırsat geçmiştir.
Biraz geriye gidildiğinde, 1974'te Türkiye, Kıbrıs Barış Harekatını ABD'ye ve NATO'ya ve ABD'nin uygulayacağı yaptırımları göze alarak yaptı. Şu anki Türkiye 1974 Kıbrıs Barış Harekatını yapan bir Türkiye'den daha mı güçsüz? 1975'te ABD “Kıbrıs Barış Harekatı nedeniyle uyguladığı yaptırımları” kaldırmadığı için o zamanki Süleyman Demirel hükümeti ABD'nin Türkiye'de bulunan 21 adet üs ve tesisini kapattı ve yaklaşık 5 bin sivil ve asker ABD vatandaşı Türkiye'yi terk etmek zorunda kalmadı mı, kaldı!
Yunanistan Kıbrıs Barış Harekatı nedeniyle NATO'ya kızdı ve askeri kanadından ayrıldı. 1976'da dönmek istedi, Türkiye veto hakkını kullandı, onay vermedi. 1978'de yine veto etti, 12 Eylül'den sonra ABD'nin 4 yıldızlı generali, NATO Komutanı Rogers Kenan Evren'le görüşerek “Vetoyu kaldırırsanız, Yunanistan da Avrupa Ekonomik Topluluğu için -bugünkü adıyla Avrupa Birliği- Türkiye'nin önündeki engelleri kaldıracak, asker sözü” dedi mi, dedi!
Evren hükümeti vetoyu kaldırdı, Yunanistan Ekim 1980'de NATO'nun askeri kanadına geri döndü. Rogers'ın “asker sözü” bir türlü yerine gelmedi. Ve Yunanistan, Türkiye'nin AB'ye girmesi önündeki bütün engelleri fazlasıyla en kötü şekilde koymaya devam etti, ediyor. Rogers'a “Asker sözü vermiştiniz ne oldu” diye soranlara “ Benim muhataplarım şu anda iktidarda değil, yapabileceğim bir şey yok” dedi mi, dedi!
NATO genişlemek ve Rusya'yı çevrelemek istiyor olabilir ama onların üyeliğini en çok kim istedi? Amerika Birleşik Devlet’leri. Sebebi Rusya'yı Baltıklar'ın kuzeyinden de çevrelemek ve NATO'ya 2 zengin üyeyi katmak için. ABD'nin silah ticareti açısından arayıp da bulamadığı ülkeler. Peki, ABD istediğine ve onları teşvik ettiğine göre Türkiye için muhatap aktör de ABD değilmidir?
ABD de yıllardır açıktan açığa PKK'yı destekliyor. PYD'ye silah yığıyor, askerleri onlarla birlikte ve eğitiyor. O zaman ABD ile nasıl “sadık müttefik” oluyoruz?
İsveç PKK/PYD'ye sadece 2002'de 350 milyon dolardan fazla destek bütçesi ayırdı.
Türkiye'nin coğrafi bütünlüğüne kast eden ve ülke için birinci tehdit olan bölücü terör örgütüne dünyada en fazla yardımı eğitim desteği, danışmanlık desteği, mali destek, binlerce TIR silah desteği sağlayarak alenen yapan ABD, Suriye'yi parçalamadımı? Suriye'nin yüzde 25'ini onlara işgal ettirmedimi?
Türkiye 2019'da Barış Pınarı Harekatı'nı yaptı fakat, Ekim 2019'da Trump, Başkan Yardımcısını gönderdi ve Harekat tam hedefine ulaşmadan bunu durdurdu. Türkiye şimdi neyi düşünmeli; veto kartı masada, stratejik bir kart! Türkiye'nin eline 30-40 yılda bir böyle bir kart geçer. İsveç ve Finlandiya üye olduğuna göre NATO'nun genişlemesinde Türkiye'nin veto hakkını kullanacağı ülke kaldı mı, kalmadı?
O halde, Türkiye’yi başta terör belâsından ve birçok yaptırımlardan kurtarmanın tam zamanıdır! Kart’ını kullanmak zorundasın Türkiye…
Kalın sağlıcakla...