Gözlere bakacaksın, IŞILTI varsa HAYAT da var demektir. Bilirsiniz ki, BALIĞIN TAZELİĞİ bile GÖZÜNDEKİ parlaklığın derecesi ile ölçülmektedir. BAYAT balık gözü, SARARMIŞ OT gibidir; IŞILDAMAZ ! HAYATIMIZ da, bu IŞILTININ derecesi ve yani, GÖZDEKİ AYDINLATMANIN veya IŞILDATMANIN imkânıyla aynı nisbette şenlikli ve keyflidir. Keza, hayatımızın temeli ve varlık sebebi olan EKONOMİDEKİ hâlimiz de Büyüklerimizin GÖZLERİNDEKİ IŞILTI ile ilgilidir. Ki, bu da, bir Büyüğümüz tarafından bizzat, alenen ve resmen ilan ve ifade edilmiştir. Müzik ile ilgilenenler bilirler; Şarkılar çok çeşitli şekillerde (bestakârlarına-güftekârlarına göre, makamlarına göre, aşk-hüzün-neş’e, mevsim, ayrılık, kavuşma ... gibi konularına göre) demetlenebilir ve böylece konserler verilebilir. Benim yarın bi Koro çalışmam var. Çok çeşitli besteleri seslendiriyoruz. Yarınki çalışmamız, önceden tesbit edilmiş repertuvarımız dışında biraz serbest olacak; yani, herkes istediği şarkıyı söyleyebilecek. Ben, aşağıdaki 3 şarkıdan birini seçmek istiyorum, ama tereddüt içerisindeyim. Acaba, siz hangisini tavsiye edersiniz ? 1) GÖZLERİN KÖMÜR senin Bakışın ömür senin Aşkına tutulanlar KAHRINDAN ÖLÜR senin. (Beste: Avni Anıl. Güfte: Cemal Atayman. Makam: Hicaz) 2) Gözlerime bakma hiç, kendini göremezsin Mühürledim kalbimi sen artık giremezsin Bana elem, gam keder, ıztırâb veremezsin Mühürledim kalbimi sen artık giremezsin Beni YALAN sözlerle KANDIRMAYA çalışma Gülme artık yüzüme çıkma sakın karşıma Yollarımız ayrıldı, hiç boş yere uğraşma Mühürledim kalbimi sen artık giremezsin. (Beste: Ünsal Silleli. Güfte: Mehmet Erbulan. Makam: Hicaz) 3) GÖZÜ ceylan gözüdür bakışı MESTÂNEDİR Yârimin güzelliği dillerde efsanedir Gönlüm onun aşkıyla delidir divânedir Yârimin güzelliği dillerde efsanedir. (Beste: Şükrü Tunar. Güfte: Necdet Atılgan. Makam: kürdili Hicazkâr) Bekliyorum efendim. (Not: Daha başka teklif ve tavsiyelerinizi de beklemekteyim)