?>

ŞAŞKINLIK ve HAKLILIK!

Mümtaz Şahin

3 yıl önce

Ahâli, her zaman olduğu gibi bazı münafıkların yüzünden maalesef, yine ŞAŞKIN bi durumdadır. Ve fakat, Sayın SOYLU Bakan’ımız (dün çektiği nutukta) yerden göğe kadar HAKLIDIR ! Sayın SOYLU; 'Sadece Bizim Yaptıklarımıza Bakmayın, Biz KENDİMİZ YAPMIYORUZ. İnanıyoruz ki; BİZE YAPTIRAN ALLAH’tır. Bize yaptıran ALLAH’tır. Bize YAPTIRAN ALLAH’tır”; şeklinde nutuk yapmıştır; ama galiba, bu bazı ŞAŞKIN ahâli buna inanmamaktadır. Fakat ben inanıyorum ki, her bir şeyi BİLEN de ve YAPTIRAN da Allahü-teâlâ’dır ! Bakın, İNANMAYAN eeeyyy NÂS ve şaşkın olan heeeyyy NÜFÛS (ve yani ahâli) ! Görmüyor musunuz, NASS var (NUSÛS var) !? NASS nedir bilir misiniz ve belli ki, bilmemektesiniz ? Manâsı açık ve kesin olan Kur’an âyetlerinin delil olarak gösterilmesi demektir. Hemin de çoktur, çokludur yani, bu hususta NUSÛS mevcuttur. İşte onlardan bi tanesi: “Gayıp hazineleri O’nun yanındadır. Onları O’ndan başka bilen yoktur. O, karada, denizde, ne varsa hepsini bilir. AĞAÇTAN TEK BİR YAPRAK DÜŞMEZ Kİ, ONU BİLMESİN …” (En’am Sûresi 59. Âyet) İşte bi tane daha: “Biz insanı yarattık, onların hatırına gelen vesveseyi de biliriz. BİZ ONA ŞAH DAMARINDAN DAHA YAKINIZ” (Kaf Sûresi 16. Âyet) Ve işte bi daha: 64. Tegabün Sûresi 11. âyet: “Başa gelen hiçbir olay Allah’ın İZNİ OLMADAN GERÇEKLEŞEMEZ …” Yani her bi şey Allah’ın İZNİ ve GÖZETİMİ ve de BİLGİSİ dahilinde gerçekleşir. Ve Allah, istediğini de SAPTIRIR: İşte Şûrâ Sûresi 44. Âyet: “Allah kimi SAPTIRIRSA artık onun bundan sonra bir sahib çıkanı olmaz…” İşte bu SAPTIRDIKLARI da (son zamanlar çok sık gördüğümüz üzere) her türlü vahşeti, SAPIKLIĞI, ahlâksızlığı, YOLSUZLUĞU hırsızlığı, SOYGUNCULUĞU yapmaktadır ki; Allah, CEHENNEMİ, işte bu SAPTIRDIKLARI insanlarla ve CİN taifesiyle dolduracağına dair söz vermiştir ve aynen: "Biz dilesek, elbette herkese HİDAYETİ (iman yolunu bulacak şeyi) verirdik. Fakat, ‘Cehennemi hem CİNLERDEN, hem İNSANLARDAN bir kısmıyla DOLDURACAĞIM’ diye benden kesin söz çıkmıştır” demiştir. (Secde Sûresi 13. Âyet) İşte bütün bunlar NASS’tır (ve bu hususta bir çok benzer NASS’lar, yani NUSÛS vardır ki, hepsini yazmak lüzumsuzdur) *** Şu anlatacağım ise NÂS’ın uydurduğu mizâhi bi hikâyedir, yani FIKRADIR (ciddiye alınmamalıdır): Adamın biri çok HAYIRSEVER bir insanmış ve herkesin yardımına koşar, her türlü gayreti sarf eder, feragat ve FEDAKÂRLIKTA bulunurmuş ve bu hâliyle de bulunduğu kasabada İYİLİK MELEĞİ olarak kabul edilirmiş. Gel zaman git zaman bu adam ihtiyarlamış ve kendisine bakması için küçük yaşta bir YETİM kızı yanına almış. Kız, kısa zamanda gelişmiş serpilmiş ve nefsi gereği komşunun oğluyla cilveleşmeye, fingirdeşmeye başlamış ve az bi zaman sonra da olan olmuş ve kızcağız HAMİLE kalmış ve de karnı ŞİŞMEYE başlamış. Tabii, bu hâl derhal dikkat çekmiş ve herkeste, iyiliklerine hayrân oldukları bu HAYIRSEVER yaşlı adamın, o kızcağızın IRZINA tasallut ettiği, yani Ceza Kanunumuzun tabiriyle TÂCİZ ettiği (ve yani, TECAVÜZ ettiği) kanaatı hasıl olmuş ve adamcağızı IRZ DÜŞMANI olarak kabul ettikleri için herkes onunla ilişkiyi kesmiş. Adamcağız, kimseye derdini anlatamaz olmuş ve üzüntüsünden, KAHRINDAN ölmüş gitmiş. Bu kötü SABIKA kaydı ile Öte Dünya’ya intikal edince derhal ZEBÂNİLER koluna girmiş ve CEHENNEM’e götürmek üzere sürüklemeye başlamışlar. Adamcağız, yüreğinin derinliklerinden gelen FERYÂD ü FİGAN eyleyerek SUÇSUZ olduğunu, İFTİRAYA maruz kaldığını ve çok HAYIRLI işler yaptığını anlatmaya başlamış. Bu FİGANI öylesine şiddetli olmuş ki, MELEKLER şaşırmışlar ve infazı durdurmuşlar ve Allah’ın huzuruna çıkmışlar ve bu işte bir terslik olma ihtimali olduğunu Allah’a anlatmışlar. Allahü teâla, suçun ne olduğunu sormuş ve öğrenince de; “2000 sene önce MERYEM diye bir kadın çıktı, kimse kim, bilinmez birinden HAMİLE kaldı, fail olarak beni gösterdi, SUÇU BENİM ÜSTÜME ATTI. Ben 2000 senedir kendimi KURTARAMADIM, şimdi ben bununla mı uğraşayım, ATIN gitsin Cehennem, bana ne !?” deyivermiş. Bilmem ki, bunun konumuzla ne ilgisi neymiş ? Neyse ne … “laf ola beri gele” derler ya, işte ööle bi şey imiş.
YAZARIN DİĞER YAZILARI