Merhaba can dostlar!..
Yeniden sizler ile buluşmaktan büyük bir onur ve şeref duyuyorum!.. Uzun süre aranızda yoktum! Yakın dostlarım bilirler... Annemi ve babamı en iyi şeķilde baķıp 331 hakkında açılan davalardan beraat alıp, aynı zamanda sistemle uğraşan bir vatansever gazeteci olarak asla pes etmeden onur ve şeref görevimi son anına dek yerine getirdim!..
Cumhurbaşkanımıza anlayışımdan ötürü teşeķkür ederim... Zira kraldan çok kralcının olduğu sistemde beni hafife alanlar yanıldılar. Bu süreçte aç ve işsiz kaldım. Korkulaŕı yüzünden yokluk ve sefalate düştüm. 1 hafta yemek yemeden yatalak anneme ve babama baktım. Şeker ve su ile beslendim.. Ama vicdanım rahat! Onlara maksimum oranda iyi baktım. Onur ve şeref verdiğim adımı lekelemeye çalısan her türlü komploya ve iftiraya karşı da savaştım ve kazandım!.. Amacım belliydi... Temiz birey! Temiz toplum demekti!.. Altın çamura düşse de yine değerinden kaybetmezdi. Altındım!..
Vatanımın, milletimin hizmetinde, bayrağımın emrinde idim!.. Türk Kırım Tatar'ı Giraylar'ın tek varisi iken, yıkılmamı beķleyenler ulu bir çınar tohumu olduğumdan bi haberlerdi!.. Annemi ve babamı kaýbetmiş, evini barkını aziz anıları sebebi ile terk etmek zorunda kalmıştım. Bir süre sokaklarda yattım! Seyyar vatandaş konumuna geçtim. Aynı süreçte kansere yakalandım. Yol bilmeyenin yürümesı malesef mümkün olmazdı!.. Vicdanım ve kalbim çok sağlamdı. Ve ilk ateşim olmuştu. Hayata yeniden tüm kaybettiğim noktalardan ve cephelerden mücadeleye adam gibi tekrar başlamıştım, pes etmedim!...
Zihnimde büyük afetler ve büýuk savaşlar yaşamaya başlamıstım!... Yaşam ilk günden beri sürekli değişkendi kendi yaşam atlasımda... Değişmeyen aile olmaktı... Ama artık ailem bile kalmamıştı... Kendimi vatanıma adadım!.. Zaten başka kaybedecek neyim kalmışti ki??? Bu kendimi vatanıma adayışımın 19'ncu evresi idi yaşamımda... Annemin ve babamın mezarlarını ziyaret ettiğim o son gün çok büyük yemin ettim kendimce... Tüm sahalara dönmeye karar verdim! Savasçı ve asil Türk ruhumla!..
Ne acıdır ki; 6 şubat 2023 sabahı Türkiye'yi sarsan büyük depreme uyanırken ben aynı gecenin sabahına doğru en büyük depremimi ve kırılma anımı yaşıyordum... Babam helalleşerek kucağımda vefat ediyordu... Sonra en büyük ayakta kalma gücümü keşfettim!
DOĞRU VE GERÇEKÇİ idim!.. Bir süre savruldum... Hayatın beni gece ve gündüź sürüklemesine izin verdim... Birgün Afganistan Kandahar'dan gelen telefon ve sonrası Özbek lider General Raşid Dostum ve Tacik lider Şehit Şah Mesud'un veliahtının beni aratması kamçılamıştı...(Devamı yarın)