Bu durum bir ilk değildir. Biz buna 20 yıldır alıştık artık. Kimse buna tesadüf veya masum bir hata diyemez. Köstebek boş durmuyor. Bir cemaatin militanları ÖSYM'ye sızabiliyorlar ve dışarıdaki cemaat militanları ile paslaşabiliyorlar. Bu gibi durumlarda hemen ÖSYM Başkanı değişir, konu kapanır gider. Birileri şanslı kullar olarak kopya ile memur olur ve mutlu yaşar, bir diğeri sınavı kaybeder, gözyaşları içerisinde evine döner. Allah bu gözyaşlarını unutmayacaktır. Boynuzu olmayan keçi, boynuzu olan keçiden ergeç hakkını alacaktır. -Bu 20 yıl içerisinde en az üç defa ÖSYM başkanı değiştirilmiştir. Bu durum AKP bürokratlarının ehil ve liyakat sahibi olmadıklarını gösteriyor. Bu tecrübesiz, liyakatsiz, beceriksiz AÖF mezunu bürokratlar yüzünden, vatandaşın devletin kurumlarına karşı güveni de sarsılmaktadır. Dün fetocular yapmış dendi, peki bugün kim yapıyor soruları cevap arıyor? Bu bir tesadüf olamaz. Fısıltı gazetelerine bakılırsa, fetocuların etkisiz hale getirilmesinden sonra devlet içerisinde yeni cemaat ve tarikatların kadrolaştığına dair görüşlere ye verilmektedir. Bu sefer ki KPSS sınavında ki köstebek bu yeni cemaatler mi acaba? 20 tane sorunun bir yayınevinin soru kitapçığında yer aldığı doğru ise, bu yayınevinin ve cevap anahtarını çalan kişilerin hangi cemaate ait olduğu biliniyor mu? Bu soru çalmalar acaba yeni bir feto benzeri yapılanmanın işi midir? Bu sorulara cevap bulunmadan, cemaatlerin devlet içinde olası yapılanmasından kurtulunmadan devlet hiç bir konuya çözüm getiremez.