Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında 9 yıl sonra ilk kez Çankaya Köşkü'nde toplandı.
10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü ve Atatürk Haftası dolayısıyla Çankaya Köşkü'nde yapılan toplantı, saat 15.05'te başlamıştı.
Erdoğan'ın konuşmasından başlıca öne çıkanlar şöyle:
"Vesayet heveslerini kamçılayan yamalı koalisyon dönemine son verdik. 22 yıllık iktidarımız cumhuriyetin en parlak, en görkemli dönemi olarak hafızaya kazındı."
"Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçerek yönetimde istikrarın kalıcı hale gelmesini sağladık."
"Türkiye'nin geleceğinde teröre ve terör destekli siyasete yer yok. Kandil'deki terör baronlarının ölüm tezgahını darmadağın edeceğiz."
"Terör örgütünün, belediye gücüyle haraç mekanizmaları kurmasına göz yumamayız. Ülkemizde, sivil siyasetin meşru kapıları ardına kadar açıkken, hileli yöntemlerle bölücü örgüte kuklalık yapanlara müsamaha gösterilmesi asla beklenemez."
"HAKİKATİ DEĞİŞTİRMİYOR"
"Esenyurt Belediye Başkanı'nın kağıt üstünde bir başka partinin mensubu gözükmesi hakikati değiştirmiyor. Asıl üzüntü verici olan ise devletin bu çerçevede hayata geçirdiği meşru tasarrufları karşısında adeta aslan kesilenlerin polisimize, jandarmamıza atılan taşlar, bombalar karşısında süt dökmüş kediye dönmeleridir.
Kürsüden savcıları, valileri pervasızca tehdit edenlerin bölücü örgüte tek bir cümle kuramamasını ibretle izliyoruz."
"CHP'NİN KENDİ BÜNYESİNDEN İTİRAZLARIN YÜKSELDİĞİNİ DUYUYORUZ"
"Bakıyorsunuz bir gün bu partinin Sayın Genel Başkanı Ankara'da vatan millet, bayrak, cumhuriyet edebiyatı yapıyor aynı kişi ertesi gün bakıyorsunuz ülkenin bir başka köşesinde Türkiye'yi açıkça tehdit edenlerle, alçak terör eylemlerini övenlerle ve şehir eşkıyalarıyla aynı otobüsün üzerinde korsan miting düzenli. Esasında tüm bu yaşananlar bize şunu gösteriyor. ülkenin en eski partisinin birilerinin kişisel kariyeri uğruna kurduğu ittifakın müttefiklerini özellikle Türkiye'lileştirmek yerine ana muhalefetin kendisini enfekte etmekte, zehirlemekte, kurucu değerlerinden saptırmaktadır."
"Görüyoruz ki artık ana muhalefet yok tabi, muhalefet var. Bu parti giderek ittifak ortaklarının rengini alıyor. Nitekim bu benzerlik siyaset diline ve üslubuna da yansımıştır. Yani ataların deyimiyle üzüm üzüme bakarak kararıyor. Bu dejenerasyona söz konusu partinin kendi bünyesinden de haklı itirazların yükseldiğini duyuyoruz, okuyoruz. Tekrar söylüyorum."