Söz konusu bulgularla ilgili hazırlanan raporda, işletme yöneticileri ve sorumlu mühendislerin metan yükselmesi durumlarında üretim devam edebilsin diye sensör uçlarının çıkarılması talimatı verdiği, devre kesicilerin düzgün çalışmadığı, dinamit atımlarının devam ettirildiği, İş Güvenliği Şube Müdürü’nün sorunlu durumları gizlemeye çalıştığı ve daha birçok sorun olduğu belirtildi.
ARIZA BİLDİRİLMİŞ
Raporda yer alan bir telefon konuşması kaydında ise merkezi izleme tarafından İş Güvenliği Müdürü Volkan Soylu’ya aspiratörün arıza yaptığı, dizelin devrede olduğu ancak madencilerin bulunduğu bölgede hava hızlarının düşük olduğu bildiriliyor. Soylu’nun ise buna karşılık “O önemli değil, ocağı idare eder, herhalde havasız kalmazlar” dediği görülüyor.
‘İŞÇİNİN CANI YOK SAYILDI’
Amasra davası avukatı Derviş Emre Aydın, madende üretim baskısı sebebiyle metan sensörleriyle oynandığını belirterek “Bu zamana kadar işletmenin, kömür üretimine odaklanarak işçi canını yok saydığına ilişkin birçok bulgu ortaya çıkmıştı, dosyaya yansıyan son kayıtlar bunun nasıl soğukkanlı bir şekilde yapıldığının somut örnekleri oldu” diye konuştu.
YİTİRİLEN 43 MADENCİ ANILDI
Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessesesi’ne ait maden ocağında iki yıl önce 14 Ekim’deki patlamada yaşamını yitiren 43 madenci anıldı. Bartın’ın Amasra ilçesindeki maden ocağında meydana gelen patlamada yitirilen işçiler için müessesedeki servis kuyusunun önünde anma töreni düzenlendi. Törene, siyasiler, sendika yöneticileri ve çok sayıda maden işçisi katıldı. Patlamadan yaralı kurtulan işçilerden Umut Güneş, “O an ben de içerideydim ve yoğun bakımda yattım. Yine geldik, yine buradayız. Ekmek için, çoluk çocuk için buradayız. Kolay olmadı, büyük bir şey atlattık” dedi.