CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç, AKP hükümetinin CHP’li belediyelere yönelik baskı politikalarını ve büyük tepki çeken kreşlerle ilgili kararını Gazikent27'ye değerlendirdi.
CHP'li Meriç'in kendi kaleminden dikkat çeken makalesi şöyle:
KREŞ KOMEDİSİ VE AKP’NİN TUTARSIZLIĞI
Cumhuriyet Halk Partisi’nin yerel seçim başarısının ardından AKP’nin sergilediği siyasi hazımsızlık ve yıldırma politikaları, halkın sabrını taşırmaya devam ediyor. Yerel seçimlerin üzerinden bir yıldan fazla geçti, ancak AKP, CHP’li belediyelere yönelik baskı ve ambargo politikalarını sürdürmekten geri durmuyor. Son olarak, kreşlerin kapatılmasıyla ilgili yaşanan skandal, halkın büyük tepkisini topladı. Bu sürecin baş aktörü Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "belediyeler kreş açamaz" söylemini "anaokulu açamazlar" olarak düzeltirken, aynı Bakan’ın Gaziantep’te AKP’li bir belediyenin anaokulunu ziyaret ettiği fotoğraf, AKP zihniyetinin çelişkilerini bir kez daha gözler önüne serdi.
AKP, kendi belediyelerindeki borç batağını ve yolsuzlukları görmezden gelirken, halkın oylarıyla seçilen CHP’li belediyelere hacizler, kayyımlar ve ambargolarla köstek olmaya çalışıyor. Oysa bu borçların mimarı, AKP’nin geçmişte görevlendirdiği belediye başkanları. Bugüne kadar bu borçlar için hiçbir adım atmayan iktidar, şimdi CHP’li belediyeleri hedef alarak halkın iradesine müdahale etmeye çalışıyor. Ancak halk, bu oyunlara prim vermiyor.
TÜGVA’ya arsa tahsisleri, adrese teslim ihaleler ve usulsüzlükler konusunda açıklama yapamayan AKP, CHP’li belediyelerin kültürel etkinliklerini ve sosyal hizmetlerini bahane ederek troll ordularını devreye sokuyor. Ancak başarısız girişimler, AKP’yi kayyım atamaları ve siyasi baskılar gibi daha sert yöntemlere yönlendirdi. Unuttukları bir şey var: Seçim, kayyımlarla değil, halkın iradesiyle kazanılır. CHP’li belediyeler, tüm baskılara rağmen halkın gönlünde yer edinmeye devam ediyor.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in önce “belediyeler kreş açamaz” açıklamasını yapması ve ardından “anaokulu açamaz” diyerek geri adım atması, AKP’nin halkın tepkisi karşısında nasıl bocaladığını açıkça gösteriyor. Bu trajikomik durum, iktidarın halkın iradesine saygı duymadığını bir kez daha kanıtlıyor. Oysa, seçim sandıkta kazanılır; masa başında ya da baskılarla değil.
AKP, ekonomik çöküşün konuşulmasını engellemek için suni gündemler üretmeye devam ediyor. Artan işsizlik, şiddet olayları, intiharlar ve toplumun bozulan psikolojisi artık saklanamaz bir hale geldi. Ekonomik krizle boğuşan halk, kreşler üzerinden yapılan bu tür gündem oyunlarını samimiyetsizlik olarak değerlendiriyor. Sokakta hangi vatandaşa dokunsanız, geçim sıkıntısının, işsizliğin ve adaletsizliğin yarattığı büyük bir öfkeyle karşılaşıyorsunuz. Bu sürdürülemez bir durum.
AKP’nin tükendiği ve halkın değişim talebinin her geçen gün büyüdüğü bir dönemde, çözüm erken seçimdir. CHP, yerelde olduğu gibi genel seçimde de halkın güvenini kazanacaktır. İktidar olduğumuzda, sadece ekonomik değil, sosyal açıdan da halkımız rahat bir nefes alacaktır. AKP’nin yarattığı enkazı kaldırıp halkın iradesine saygılı bir yönetim anlayışıyla hareket edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Halkın iradesini hiçe sayarak, siyasi hırslarını halkın geleceğinden üstün tutanların devri sona eriyor. Sandık bu gerçeği bir kez daha gösterecek. Halk kazanacak, CHP kazanacak!
