CHP'de kongre takvimi devam ederken, Hurşit Yıldırım ve Hasan Nesanır'ın yarıştığı Şehitkamil ilçe kongresi yapıldı. 400 delegenin oy kullandığı seçimde 194 oy alan H. Hurşit Yıldırım'ın beyaz listesi kazandı.
Hurşit Yıldırım’ın beyaz, Hasan Nesanır'ın mavi listeyle yarıştığı kongre Şato Restoran'da yapıldı. Partililerin yoğun katılım gösterdiği kongrede, CHP Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur Divan Başkanlığı yaptı.
Kongreye, CHP Gaziantep Milletvekilleri Hasan Öztürkmen, Melih Meriç ve İl Başkanı Karaca Bozgeyik katıldı. Çok çekişmeli geçen seçimde her iki aday da birlik mesajı vererek 'Kazanan CHP olacak' dediler.
400 delegenin oy kullandığı seçimde H. Hurşit Yıldırım'ın beyaz listesi 194 oyla kazanırken, rakibi Hasan Nesanır ise 192 oyda kaldı. 1 oy ise geçersiz sayıldı.
Seçimin ardından konuşan Yıldırım, "Birlikte çalışıp partimizi büyüteceğiz. Kazanan CHP oldu." dedi.
İşte adayların listeleri...
KARACA BOZGEYİK: ŞİMDİ TOPARLANMA ZAMANI
Kongrede konuşan CHP Gaziantep İl Başkanı Karaca Bozgeyik, birlik mesajı vererek, "Artık, parti içinde yeni “cepheler” açılmasın. Aksine “cepheler” birleşsin, safları sıklaştıralım. Gaziantep’te partimizi birleştirmek, barıştırmak ve büyütmek için ‘adımlar’ atmanın tam zamanı." dedi.
Bozgeyik'in konuşması şöyle oldu:
Sayın divan, değerli milletvekillerimiz,il başkanlarımız,ilçe başkanlarımız,Şehitkamilin değerli delegasyonu,değerli misafirler kongremize hepiniz hoş geldiniz.
Şahinbey ilçe kongresinde Gaziantep için bir hayalden söz etmiştim. Büyük bir hayal Gaziantep’teki belediyelerin tümünün CHP’li belediyeler tarafından yönetilmesi hayali ancak bu büyük hayalin gerçekleşmesi için daha büyük bir hayali gerçekleştirmemiz gerekiyormuş bugün ondan bahsedeceğim:
Değerli dostlar, Arkadaşlar, Yoldaşlar, Gençler, Artık, parti içinde yeni “cepheler” açılmasın. Aksine “cepheler” birleşsin, safları sıklaştıralım. Gaziantep’te partimizi birleştirmek, barıştırmak ve büyütmek için ‘adımlar’ atmanın tam zamanı. Aramızda kişisel sorunlarımız var ve bu sorunların artık bitirilmesi gerekiyor. Çünkü hep birlikte kaybediyoruz.
Bayrağı devralacaklar sorunların yükünü değil,geleceğin ışığını,ufkunu devralmalı. Bu partinin yol gösterenlerine ne oldu? Bu parti için elini taşın altına koyanlara ne oldu. Partimizin iç meselelerini kendi içimizde çözerken,ülkemizin temel meselelerine odaklanmalıyız.
Ülkemizin sorunlarına karşı partimizin fikirlerinin,çözüm önerilerinin toplum tarafından duyulması için mücadele etmeliyiz.
Hiç kimsenin kaygılanmadığı,korkmadığı,umudunu yitirmediği bir ülke bir şehir olabiliriz.Ülkemizin ve şehrimizin ‘yakıcı’ sorunlarını;Dayanışmayla,birleşmeyle, çoğalarak aşabiliriz.
Şimdi; Toparlanma, Birleşme, birbirimizi anlama zamanı. Yüzyıllık bu çınarın kökü Anadolu topraklarında yayılırken gövdesi ve dallarını hepimiz birer filiz olarak büyütmeliyiz.
Şeffaf, Samimi, Kucaklayıcı,kapsayıcı bir yönetim anlayışı Gaziantep’te kurulabilir. Parti içi yarışlar, Dostça, Arkadaşça, Yoldaşça Demokratik bir zeminde olabilir.
Bu ülkenin esnafı,çiftçisi,emeklisi,işçisi,işsizi,…. Ekonominin yakıcı etkisi ile bunalırken bizim birbirimizle kavgaya hakkımız yoktur.
Bu ülkenin çocuklarının gençlerinin kadınlarının hayalleri çalınırken biz bir birimizle kavga edemeyiz.
Bu ülkenin ormanları yakılırken,yok edilirken,dereleri kurutulurken,tarımı bitirilirken,doğası tahrip edilirken,güneşi karartılırken biz birbirimizle kavga etmemeliyiz. Yerel seçimlere gitmeden önce esas büyük hayal şu olmalıdır. Gaziantep’te büyük CHP ailesini kurmalıyız;
Nasıl mı? Şöyle:
Dedikodu yok! Ardından konuşma yok,yüzüne ne söylüyorsan arkasından da aynı şeyleri söyleyeceksin. Özeleştiri verebilmek olgunluğu! Yanlış yaptığında yanlış yaptım özür diliyorum diyebilmek. Partililerin temel sosyal demokrasi eğitiminden geçtiği yaygın bir süreç. Şeffaflık ve Samimiyetin partinin her kademesine yerleştiği bir yoldaşlık hukuku. İlla ben demekten vaz geçip biz diyebilmek özverisi. Kavgayı değil dostluğu büyütmeliyiz.
Parti içi iktidar mücadelesine büyük iktidarı kurban etmemeliyiz. İktidarın yaptıklarına hayıflanarak geçiyor ömrümüz ve birbirimizle didişerek,küserek,kırılarak aile olmayı başaramıyoruz. Şimdi buradan partimizin vicdanına soruyorum.Ne yapacağız partimize mi kazandıralım kişilere mi? Halk mı kazansın, kaybetmeye devam mı etsin?
Halkın hakkını yedirmemeliyiz. Sizleri kendi içimizdeki kavgayı bitirmeye davet ediyorum. Parti içinde gençleri birbirine karşı yumruk sıkmaya değil kolkola omuz omuza mücadeleye çağırıyorum.
Sizleri başka bir kavgaya davet ediyorum, var mısınız?
O kavga bizlerin hep beraber yan yana geldiği, upuzun bir yürüyüştür. Şimdi o kavganın şiirini okuyacağım sizlere:
Hürriyet Kavgası
Yine kitapları,
türküleri,
bayraklarıyla geldiler,
yürüdüler karanlığın üstüne.
Meydanları zaptettiler yine.
Beyazıt'ta şehit düşen
silkinip kalktı kabrinden,
ve elinde bir güneş gibi taşıyıp yarasını,
yıktı Şahmeran’ın mağarasını.
Daha gün o gün değil,
derlenip dürülmesin bayraklar.
Dinleyin, duyduğunuz çakalların ulumasıdır.
Safları sıklaştırın çocuklar,
bu kavga faşizme karşı,
bu kavga hürriyet kavgasıdır.
Evet arkadaşlar,kardeşler,yoldaşlar,kadınlar,gençler…!
