Yeni mezun sanatçıların eserlerini bir araya getiren ve bu yıl sekizincisi düzenlenen BASE, bugün kapılarını açıyor. 1 Aralık’a kadar sürecek BASE’in küratörlüğünü Derya Yücel üstleniyor. Birçok disiplinden işlerin yer aldığı BASE The Ritz-Carlton Residences, İstanbul B Blok’ta düzenlenecek. Sergiler kapsamında 33 şehir ve 40 üniversiteden yeni mezun 132 sanatçı bir araya gelecek.
Yücel bir yıl ile ilgili şunları söyledi: “Sanatın sonsuz anlamlar ve farklılıklar içerdiği göz önüne alındığında BASE katılımcıları olan genç sanatçı adaylarının yarattığı birbirinden farklı bakış açısı bu çeşitliliğin ifadesi olarak görülebilir. Bu anlamda, BASE 2024 katılımcılarının, sanatsal üretimdeki çeşitliliğin farkında, üretim dilinde çoksesli ve sanat aracılığıyla kendilerini ifade etme konusunda belirli bir olgunlukta olduklarını söyleyebilirim. BASE’i sanat üretimi ve paylaşım alanına dair bir misyona sahip ve geniş ölçekli bir mezuniyet sergisi olarak görmek mümkün. Dolayısıyla aslında BASE’in bize ne gösterdiğiyle daha fazla ilgileniyorum. BASE 2024 seçkisinin, yerel ve küresel anlamda sanat üretimlerindeki ortak dinamizmi ortaya çıkarırken yeni kuşak genç sanatçılar ve yapıtları arasındaki ilişkileri de gözlemleme fırsatı sunduğuna inanıyorum. Her yıl olduğu gibi bu yıl da BASE’e katılan sanatçıların üretimlerine baktığımızda toplumsal ve bireysel ortak kaygıları, problematikleri, düşünme/düşleme biçimlerini, hayalgücünü ve günümüz estetik yönelimlerini görebilmemiz mümkün.”
YARATICI TAVIRLAR
Üretimler arasında içerik bağlamında ortaklıkların olduğunu söyleyen Yücel, “Türkiye’nin 33 şehrinden 40 farklı güzel sanatlar fakültesinden mezun olan 130 sanatçı açısından akademik formasyon, sanatsal dil ve mecra olarak farklı yaratıcı tavırlar söz konusu.
Sergide yer alan üretimlerin çoğunda çevre, beden, hafıza, psikoloji, kentsel dönüşüm ile güç ve iktidar gibi kavramlar ele alınırken, bu yıl ağırlıklı olarak resim, fotoğraf, heykel, yerleştirme ve video formunda anlatımlar öne çıkıyor” diyor.
ZOR SORU
BASE bu yıl “Sanat ne yapar?” diye soruyor. Yücel, “Böylesine basit diğer yandan zor bir sorunun çok katmanlı fikirlere kapı açabileceğini düşünüyorum. Base seçkisinde yer alan genç sanatçılara bu soruyu yönelttik ve verdikleri yaratıcı cevapları da sergide göreceğiz. Bu sorunun yalnızca genç sanatçıların sanata yaklaşımlarıyla ilişkili bir fikir vermesinin ötesinde izleyicileri de sanatın anlamı üzerine düşünmeye teşvik edeceğine inanıyorum.
‘NE YAPIYORSA O’
Dolayısıyla “Sanat ne yapar” sorusu bu yıl sanatçı, yapıt ve izleyiciye ait etkileşimsel bir platform yaratma amacını taşıyor. Bugün sanatın anlamı, işlevi, gerekliliği ve insan üzerinde yarattığı etkilerin farklı tanımları mümkün. Sorular sormak, herhangi bir şeyin sanat olabileceği fikri ya da şeyleri sanat eseri kılan o değerin değişkenliği ile günümüzde üretilen sanatı anlamak konusunda bize yardımcı olabilir diye düşünüyorum. Bu yıl Base için bu başlığı önermemin hikâyesi de aslında oldukça yalın ve spontane, genç bir küratör adayı olan asistanım ile aramızda geçen bir sohbetten doğdu. Bu soruya kişisel yanıtım ise: “Belki de sanat, yalnızca ne yapıyorsa odur” diyor.
