USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Yaşam

Gerçekçi düşünmek: Pozitif düşünmek zorunda mısınız?

Uzun süren stres ve çarpıtılmış düşünme biçiminin kaygıyı arttırdığına işaret eden Psikolog Tara Çapar, İşlevsiz, çarpıtılmış düşünceler psikoterapide daha gerçekçi ve yapıcı düşüncelere dönüştürülür. Burada amaç pozitif düşünmek değil gerçekçi düşü

Gerçekçi düşünmek: Pozitif düşünmek zorunda mısınız?
17-02-2025 00:38
17-02-2025 22:16
Google News

Psikolog Tara Çapar, bireyin bedensel ve ruhsal sınırlarının tehdit edilmesi ve zorlanması sonucu ortaya çıkan stresin, kişinin kendisiyle ve çevresi arasındaki dengeyi bozduğunu belirtti. Stresi meydana getiren olaylara "stresör", bu olaylara bireyin verdiği fizyolojik ve psikolojik tepkilere ise "stres" denildiğini ifade etti.

HERKES AYNI TEPKİYİ VERMİYOR

Aynı stres kaynağının herkeste farklı tepkilere yol açabileceğine dikkat çeken Psikolog Çapar, "Örneğin işten çıkarılacak iki kişiden biri kaygılanırken diğeri umursamayabilir. Kişinin stres düzeyi stresörü algılayışına göre değişiklik gösterir" dedi.

Stresin kendiliğinden oluşmadığını belirten Çapar, stres anında vücudun "kortizol" hormonları salgılayarak sempatik sinir sistemini harekete geçirdiğini ve bireyin "savaş ya da kaç" tepkisi verdiğini söyledi.

STRES KALP VE SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARIYLA İLİŞKİLİ

Stresin uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirten Psikolog Çapar, "Sempatik sinir sistemi aktive olduğunda kalp atışları ve solunum hızlanır, tansiyon yükselir, sindirim sistemi etkilenir. Aşırı stres; kalp damar hastalıkları, mide ekşimesi, ülser, bağırsak sendromları, adrenalin veya tiroid fonksiyon bozuklukları, uyku sorunları gibi birçok rahatsızlığa zemin hazırlayabilir" dedi.

AŞIRI DÜŞÜNMEK SORUN ÇÖZME YETENEĞİNİ ENGELLİYOR

Uzun süre strese maruz kalma, stresörü fazla anlamlandırma ve çarpıtılmış düşünce biçimleri sonucunda kaygının ortaya çıktığını belirten Çapar, "Zihnimiz aynı senaryoları sürekli canlandırıyor, düşünmeye devam ettikçe sıkışmış hissediyoruz. En kötü senaryoları düşünerek hayatımızı zorlaştırıyoruz" dedi.

BİLİŞSEL ÇARPITMALAR HAYATI ZORLAŞTIRIYOR

Psikolog Çapar, bilişsel çarpıtmaların sosyal ilişkileri ve karar alma süreçlerini olumsuz etkileyebileceğini belirterek, şu örnekleri sıraladı:

YA HEP YA HİÇ DÜŞÜNCESİ: Olayları siyah veya beyaz olarak görmek. "Bana günaydın demediler, o halde beni sevmiyorlar."

ZİHİN OKUMA: Karşı tarafın ne düşündüğünü bildiğini zannetmek. "Karşımdaki konuşurken esnedi, kesin benden sıkıldı."

FELAKETLEŞTİRME: En kötü senaryoyu düşünmek. "Doktor kemoterapi sonrası saçlarımın döküleceğini söyledi, artık saçsız yaşamam gerekecek."

AŞIRI GENELLEME: Tek bir olaydan genelleme yapmak. "Bu hep benim başıma geliyor."

KİŞİSELLEŞTİRME: Her olaydan kendini sorumlu hissetmek. "Arkadaşım buluşmayı iptal etti, kesin ben bir hata yaptım."

ETİKETLEME: Olayları nesnel değil, hızlı ve yanlı bir şekilde yargılamak.

MELİ/MALI DÜŞÜNCESİ: "Her zaman mutlu olmam gerek" gibi katı inançlara sahip olmak.

AMAÇ POZİTİF DEĞİL GERÇEKÇİ DÜŞÜNMEK

 

Bilişsel çarpıtmaların psikoterapiyle fark edilip daha gerçekçi ve yapıcı düşüncelerle değiştirilebileceğini belirten Çapar, "Burada amaç pozitif düşünmek değil, gerçekçi düşünmektir" dedi.

Stresle başetmek için nefes egzersizleri, meditasyon ve fiziksel egzersiz gibi çözümler sunulabileceğini de ekledi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün Karikatürü