56 ülkede faaliyet gösteren Great Place to Work Enstitüsü, yaptığı araştırmalarla çalışan odaklı yüksek güven kültürü yaklaşımının rekabette sağladığı avantajlara dikkat çekiyor. Analizler, yüksek güven kültürüne sahip şirketlerde ekonomik performansın ve çalışan verimliliğinin 3 kat arttığını, işten ayrılma oranının yüzde 50 azaldığını gösteriyor.
Şirketlere mükemmel işyeri inşa etmeleri konusunda destek veren Great Place to Work, iş yerinde yüksek güven kültürü tesis eden firmaların yoğun rekabet ortamında önemli avantajlar elde ettiklerini açıkladı. Analizler, çalışanların güven düzeyi yüksek iş yerlerinde olduklarını hissettiklerinde, işlerini 3 kat daha fazla severek yaptıklarını gösteriyor.
Çalışan verimliliği ve müşteri memnuniyeti daha yüksek
Great Place to Work araştırmalarına göre, yüksek güven kültürü sağlayan şirketlerde işten ayrılma oranı yüzde 50 oranında azalıyor. Ölçek bağımsız gerçekleştirilen çalışmalarda, ekonomik performansın ve çalışan verimliliğinin üç kat arttığı görülüyor. Amerika’da faaliyet gösteren yüksek güven kültürüne sahip şirketler, rakiplerinden yaklaşık 3 puan daha yüksek müşteri memnuniyeti derecelendirmesine sahip.
Güvensizlik işten ayrılma oranını artırıyor
Çalışanlarının potansiyellerini ortaya çıkaramayan ve yüksek güven kültürüne sahip olmayan firmalarda işten ayrılma oranı yüzde 50’yi buluyor. Amerika’daki çalışanların işten ayrılma oranlarının kurumlara maliyeti 550 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Yüksek güven kültürü çatısı altında çalışmalarına devam eden şirketlerde ise işten ayrılma oranları yüzde 50 azalıyor.
Fortune 100 listesinde yüzde 93, Türkiye’de yüzde 84
Yüksek güven kültürünün artık gereklilikten çok zorunluluk olduğunu belirten Great Place to Work Türkiye Genel Müdürü Eyüp Toprak, “Fortune 100 En iyi İşveren listesine giren şirketlerdeki çalışanların yüzde 93’ü şirketlerinden gururla bahsediyor. Türkiye’nin En İyi İşverenleri araştırmasına katılan şirketlerde bu oran yüzde 84. Güven hissinin yüksek olduğu kurumlarda müşteri memnuniyeti, çalışan verimliliği ve ekonomik performans artıyor. Faaliyet gösterilen sektör, pazar dinamikleri, uzmanlık alanları, ürün veya hizmetler farklı olsa da şirketler güçlü bir güven temeli üzerinde büyüyor.” dedi.
