Gazeteci İsmail Saymaz, kendisine "Bu belediye seçimlerinde de Cumhur İttifakı'na alenen destek vereceğim, şimdiden haberin olsun, sonra şok geçirme" diye seslenen Cübbeli Ahmet'e yanıt verdi: "Neden şok geçireyim? Asıl ben seni şimdiden uyarıyorum."
Sözcü yazarı İsmail Saymaz, Prof. Ersan Şen'le yaptığı 'Sokağın Sözü' programında şeyh ve hocaları 'nas'ın' pas geçilmesine, faizin yüzde 25'e yükseltilmesine ve enflasyona kayıtsız kalmakla suçladığını, bunun üzerine kamuoyunda 'Cübbeli' olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü'nün kendisine yanıt verdiğini aktardı.
Buna göre "Cumhur İttifakı'nın dışında kalan ve Atatürkçü-Milliyetçi geçinen partiler HDP-PKK irtibatını kesmediği sürece açıkça siyaset yapmaya devam edeceğim" diyen Ünlü, devamında bu tavrının yerel seçimde de süreceğini kaydediyor:
"Bu belediye seçimlerinde de Cumhur İttifakı'na alenen destek vereceğim, şimdiden haberin olsun, sonra şok geçirme."
Saymaz, "Ey Cübbeli Ahmet! Neden şok geçireyim? Asıl ben seni şimdiden uyarıyorum" ifadesini kullandığı yazısına şöyle devam etti:
'KURAN'A EL BASARAK SÖYLE, BU İKTİDARIN İMRALI'DAN MEKTUP GETİRMEYECEĞİNE KEFİL OLUR MUSUN?'
"Cumhur, 2019'da olduğu gibi İBB'yi kazanmak için İmralı'dan mektup getirirse, Apo'nun kardeşini TRT'ye çıkarırsa sen şok geçirme. Masum olduğun halde seni FETÖ ile birlik olup içeri tıktırmış, itibar suikastına uğramana gözünü yummuş bu iktidara, Kuran'a el basarak söyle, İmralı'dan mektup getirmeyeceğine dair kefil olur musun?
'SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR'
Cübbeli, 'Nas'la ilgili beyanınız yok' diye bas bas bağırdığımı söylüyor. Fatih Altaylı ile yaptığı konuşmayı hatırlatıyor.
Doğrudur.
Bir kereye özgü, 3 Aralık 2021'de, yayınlanacağını düşünmeden, Altaylı'ya laf arasında söyledi. Bir daha asla, perşembe sohbetlerinde bile nas'a değinmedi.
Cübbeli, beş paragraflık uzun yanıtında 'Beka meselesi' diyor, 'Dış güçler' diyor. Fakat bir satırcık olsun, pahalılıktan, işsizlikten ve yoksulluktan bahsetmiyor.
Duyan da sanacak ki…
Ya bu Müslümanlarda fakirlik yok.
Ya da Cübbeli, Papermoon'da dini sohbet veriyor.
Ey Cübbeli Ahmet!
Altaylı'ya bu açıklamayı yaptığında dolar 13,78 TL'ydi.
Faiz yüzde 14'tü.
Enflasyon yüzde 36'ydı.
Benzinin litresi ise 11 TL'ydi.
İki buçuk yıl sonra rakamlar iki katı…
Açlık sınırı 11 bin 658 TL, yoksulluk sınırı ise 37 bin 974 TL oldu.
Asgari ücret, 11 bin 704 TL.
Emekli maaşı 7500 TL.
Bu haksızlık değil mi?
Haksızlığa karşı susan dilsiz şeytan değil mi?
Ne diye yoksulların çilesinden söz etmiyorsun?
Bir daha kumpasla içeri atarlar ve itibarına suikastta bulunurlar diye mi?
Korkma!
Dün olduğu gibi bugün de…
Eleştirdiğin muhalifler seni yalnız bırakmayacaktır. (...)"
