Gazeteci Yavuz Selim Demirağ, İYİ Parti'den istifa eden bir vekilin oğlu ve yeğeni hakkında cinsel saldırı iddialarının olduğunu açıkladı. Oda TV ise olayla ilgili olduğu iddiasıyla bazı fotoğraflar yayımladı.
İYİ Parti'den istifa eden bir milletvekilinin oğlu ve yeğeninin, iki kadına cinsel saldırıda bulunduğuna yönelik iddialar gündeme bomba gibi düştü.
Halk TV'deki "Söz Sende" programında açıklamalarda bulunan gazeteci Yavuz Selim Demirağ, İYİ Parti'de peş peşe gelen istifalara ilişkin, "Para teslimi ile ilgili açıklamaların dışında bir kriz var. Bunları söylemek istemezdim ama bu işin içerisinde çok ciddi taciz suçlamaları da var" dedi.
Demirağ açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:
"İYİ Parti'de bazı danışmanlar, bazı sekreterler ve bazı şoförlerin işlerine son verildi. Bunları söylemek istemezdim ama bu işin içerisinde çok ciddi taciz suçlamaları da var. Siyasi partilerde seçimlerin öncesinde ve sonralarında bütçeler vardır. Bu bütçeler Yargıtay kontrolündedir. Para teslimi ile ilgili açıklamaların dışında bir kriz var. Geçtiğimiz günlerde istifa eden bir ismin oğlu ve kızıyla ilgili 2 genç kıza tecavüz ve darpla ilgili çok ciddi iddialar var. Bunlar emniyete kadar gitmiş durumda. Sayın Akşener sıradan bir siyasetçi değil. Bunlarla ilgili de sayın Akşener söylentilerle yetinmez. Bunları kaynağından alır, alınca da çok etkilenmiş ve sinirlenmiş. Akşener her şeyden önce bir anne. Dolayısıyla 'şuradan duydum' şeklinde hareket etmez. Bu dedikodular Ankara'da bir aydır konuşuluyor. Akşener bunlarla yolumuzu ayıralım sessiz sedasız ayrılsınlar istedi ama onlar bunu tercih etmediler."
Öte yandan saldırı olayının şubat ayında Ankara Yaşamkent'te yaşandığı öne sürüldü.
ODA TV FOTOĞRAF YAYIMLADI
Öte yandan olayla ilgili bir yazı kaleme alan Oda TV yazarı Hürrem Elmascı, bazı fotoğraflar yayımladı. Elmascı, tecavüz ve darp olayını aktarıp şu ifadeleri kullandı:
"Çocuklar, tabii işin içine siyasetçiler girince yaşananlar da başka bir boyut kazanıyor.
Yüzlerin kanlar akan kızlar şikayetçi olmak için sıcağı sıcağına hemen karakola gidiyor. Ama ne oluyorsa işin rengi bundan sonra değişiyor. Kızların şikayeti birden “buhar” oluyor.
Ancak siyasetçi, sadece oğlu ve yeğeni değil siyasi geleceğini de “korumak” için önemli bir adım atıyor.
Düğünlerde “halay başı” olan bu politikacı Külliye ile temasa geçiyor. Ki Külliye'nin bu olaydan haberi bile yok, "Partinize gelmek istiyorum ama şu görevi isterim" diyor. Görev istemesi bahane, Ak Parti'ye gelip oğlunu ve yeğenini bu soruşturmadan kurtarmak."