Gazetemizin gündeme getirdiği İzmir Karabağlar’da, İsmailağa cemaatinin kaçak öğrenci yurdu ve Kuran kursu tüm tepkilere rağmen faaliyete başladı. Yıkım kararı alınması sonrası Karabağlar Belediyesi sarıklı ve cübbeli kişilerin silahlı tehditleriyle karşılaşması sonrası kaymakamlık ve İzmir Valiliği’nden güvenlik desteği alamaması nedeniyle yıkılamayan binanın faaliyete geçmesi üzerine görüntü almak isteyen basın mensuplarına da saldırıldı.
CEMİL TUGAY: EMNİYET TEDBİR ALSIN YIKALIMOlaya birçok kesimden tepki gelirken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, bölgenin Karabağlar Belediyesi’nin sorumluluğunda olduğun hatırlatarak, “Karabağlar Belediyesi ilgili kurumlar arasında yazışmalar sürüyor. Ama yeni bir yıkım tarihi söylemediler. Eskiden imar affıyla ruhsat alıyorlardı ama bu dönemde imar affı da çıkmadığı için alamamışlar. Bu binanın yasal olarak yıkılması şart. Karabağlar Belediyesi ve büyükşehir belediyesi olarak bu yıkımı gerçekleştirmemiz gerekiyor. Ancak bunu yapabilmemiz için orada emniyet tedbirlerinin alınması lazım. Diğer türlü yıkım yapan arkadaşlarımıza saldırabilirler. Gazetecilere yaptıkları gibi. Zabıta da olsa güvenlik görevlisi arkadaşlarımız da olsa onlar yasal olarak kolluk kuvveti değil. Dolayısıyla bir mukavemet içinde olamazlar. O nedenle bir şey yapamıyoruz. Yani emniyet tedbir aldığı zaman orada yıkım gerçekleşebilir” diye konuştu.
KINAY: YIKIMA HAZIRIZ
Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay da “Alana gittiğimizde eli sopalı silahlı kişilerle karşılaştık. Ekiplerimizin ve bölge halkının can güvenliği için emniyet mensupları gelmediği için yıkımın yapılamadığı şeklinde tutanaklarımız düzenlendi. Daha sonra gerekli tedbirlerin alınması için talepte bulunduk, işlemleri yapmaya çalıştık. Alanda vatandaşların, bizim ekip arkadaşlarımızın, bölgenin güvenliğin sağlanmadığı için emniyet ve valiliğimize bilgilendirme yaptık. Bizim temel görevimiz, sağlıklı ve güvenli yapılaşmayı sağlamak. Güvenliği sağlaması gereken emniyet müdürlüğümüz, kaymakamlık ve ilgili birimlere defalarca yazışmalar olmasına rağmen bu çalışma gerçekleşmedi. Biz hukukla, mevzuatla görevimizi yerine getirirken, emniyetle ilgili görevini yerine getirmeleri, can-mal güvenliği sağlaması gereken ilgili kurumlar gerekli çalışmayı yapmamıştır. Zabıtamızın bu konuda bir yetkisi yoktur. Tüm süreçleri yürüttük. İlgili kurumların açıklamalarını bekliyoruz. Sözlü çağrılarımıza ve yazılı dilekçelerimize dönüş olmadı. Hukuk devleti içerisinde sorumluluklarımıza uygun çalışmalarımızı yürütüyoruz. Sadece kaçak yapılaşmanın dışında bir olay olduğunu gösteriyoruz. Haziran ayında gittiğimizde sopa, kesici aletlerle farklı kişiler gördük. İş makineleriyle alanın kapalı olduğunu daha sonra yine gördük. Emniyet birimlerine bilgilendirmeleri yaptık. Yıkım işlemiyle her türlü hazırlığımız var. Emniyet müdürlüğünden talep ettiğimiz güvenliğin sağlandığı andan itibaren büyükşehir ile birlikte görevimizi yapmaya hazırız. Emniyet gerekli tahkikatları yapıp kamuoyunu da bilgilendirmeli. Görevimizi yapmamızdaki engelleri kaldırmalıdır" dedi.
