CHP'nin eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında, o dönem İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görevli olan ve Enis Berberoğlu hakkında mahkumiyet kararı veren mahkeme heyetini eleştirdiği sözleri nedeniyle, "Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı alenen hakaret" suçundan 3 yıl 7 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında Cihat Toprak isimli kişinin BİMER'e yaptığı ihbar üzerine yürütülen soruşturma kapsamında iddianame düzenlendi.
MAHKEME KARARINI ELEŞTİRMİŞTİ
Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde MİT Tırları davasında yargılanan Enis Berberoğlu hakkında 14 Haziran 2017'de mahkeme heyetinin verdiği 25 yıl hapis cezasını parti binasında yaptığı basın toplantısında eleştirmişti. Kılıçdaroğlu, "Bu kararı verenler, bu kararın altında kalacaklardır. Biz yıllarımızı demokrasi için harcadık, adalet istiyoruz, demokrasi istiyoruz, düşünce özgürlüğü istiyoruz bu ülkede. 20 Temmuz darbesini yapanlar adaleti yok ettiler, demokrasiyi yok ettiler, hakim hakim olmaktan çıktı gözünü dikmiş saraya nasıl talimat gelecek ve ben öyle karar vereceğim diye, bunların hiçbirisi hakim değil, hiçbirisi yargı dağıtmıyor, sadece ve sadece sarayın sopası olma görevini yerine getiriyorlar" ifadelerini kullanmıştı.
ELEŞTİRİSİ İHBAR EDİLDİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede Kemal Kılıçdaroğlu'nun, kullandığı ifadelerin, Cihat Toprak isimli kişi tarafından 15 Haziran 2017'de BİMER'e ihbar edildiği, ihbar üzerine yürütülen soruşturma kapsamında ise söz konusu basın toplantısının video kaydına ilişkin bilirkişi raporu alındığı, Kılıçdaroğlu hakkında fezleke düzenlenerek TBMM Başkanlığı'na gönderildiği anlatıldı.
İddianamede, Kılıçdaroğlu'nun 14 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinde milletvekili seçilmemiş olması nedeniyle yasama dokunulmazlığının kaldırıldığının belirtildiği ve ifadesinin alınması için müzekkere yazıldığı kaydedildi.
"TAM SORUMSUZLUK KAPSAMINDA KALAN SÖZLER"
Kılıçdaroğlu'nun, avukatı Celal Çelik aracılığıyla sunduğu yazılı beyanında, söz konusu ifadelerin, Anayasa'nın 83. maddesi kapsamında TBMM çatısı altında paylaşılan sözler olduğu ve tam sorumsuzluk kapsamında kaldığı, soruşturmaya konu söylemlerin içeriği dikkate alındığında toplumu bilgilendirme ve eleştiride bulunma hak ve görevinin varlığı olduğu, açıklamaların suç unsuru taşımadığı, söz konusu eleştirilerin daha önce TBMM CHP Grup toplantılarında yapmış olduğu eleştirilerin tekrarı kapsamında bulunduğunu, açıklamaların kamuoyunu bilgilendirmeye matuf, delillerle destekli, tamamen gerçeklere dayalı ve güncel konulara ilişkin olduğunu, hayali, desteksiz ve eleştiri sınırlarını aşan ifadeler olmadığını bu nedenle atılı suçlamaları kabul etmediğini kaydetti.
"ELEŞTİRİ SINIRINI AŞTI"
İddianamede, Kılıçdaroğlu'nun kullandığı ifadelerin, "Zincirleme şekilde kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret" suçunu oluşturduğu, Kılıçdaroğlu'nun, kamu görevlisi olan o dönem İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ali İhsan Horasan ile üyeler Arif Atanıan ve Ayçin Saylık'a yönelik, "Bunların hiçbiri hakim değil, sadece Saray'ın sopası olma görevini yerine getiriyorlar" şeklindeki sözlerinin ifade özgürlüğü ya da eleştiri sınırlarını aştığı belirtildi.
3 YIL 7 AYA KADAR HAPİS TALEBİ
Savcılık, ayrıca söz konusu ifadelerin TBMM çatısı altında söylenmediği, CHP Parti Binası'nda söylendiğini kaydederek, Kılıçdaroğlu'nun "Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı alenen hakaret" suçundan 1 yıl 3 ay 15 günden 3 yıl 7 aya kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti.
İLK DURUŞMA 16 ARALIK'TA
İddianame, gönderildiği İstanbul 13. Asliye Ceza Mahkemesi'nde kabul edildi. Kılıçdaroğlu'nun yargılanmasına, 16 Aralık'ta başlanacak.
