CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Habertürk TV'de Enine Boyuna Özel programında açıklamalarda bulundu.
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın, yabancı uyruklu kişilerin su faturası ve katı atık vergisi ücretlerine 10 kat zam yapılacağı açıklamalarını değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Tanju Özcan bulunduğu bölgenin politik iklimi içinde öyle bir şey söylemiş olabilir. Erdoğan'a defalarca Suriye konferansı yap dedim, sonuçta biz yaptık. Göçmenlerle ilgili, yangınlar ve iklim konusunda çalışma yapacağız. Burası bir göçmen deposu olmayacak'' dedi.
Kılıçdaroğlu ayrıca ''Bolu Belediyesi'nde öyle bir karar çıkacağını zannetmiyorum. O doğru değil, kimseyi susuz ve aç bırakamazsınız. Hiçbir canlıyı bırakamazsınız. Doğa ormana yağmur veriyor. Düşmanınız dahi olsa aç bırakamazsınız. O politik atmosfer içinde, kendi seçim bölgesinin getirdiği politik atmosfer içinde söylemiş olabilir. Ama CHP'nin politikası asla ve asla ırkçı olamaz. İnançlara, kimliklere saygı gösteririz. Temel hedefimiz budur" yorumunda bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Habertürk TV canlı yayınında soruları yanıtladı. “Yangınlarda sorumluluk kimin” tartışmalarına değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“BUNLARI SORMAK NE ZAMANDAN BERİ KUTUPLAŞTIRMA OLDU?”
Ortada bir kutuplaşma falan yok aslında. Bir tarafta ‘Neden bu zamanında önlem almadınız’ diye soru sorulduğunda, ‘Niçin bana bu soruyu soruyorsunuz yahu?’ diyenler.
İkincisi, ‘Neden yeterli değil sizin yangın söndürme filonuz’ denildiğinde, kimisi ‘Uçaklar geliyor’, kimisi ‘Envanterimizde böyle bir uçak yok’, öbürü ‘Yeteri kadar uçağımız var’, bir başkası Türk Hava Kurumu'nda ‘Uçaklar tamamen pert oldu, orada uçak yok’, arkasından Türk Hava Kurumu yetkilileri, ‘Hayır bizim orada helikopterimiz uçağımız var ama Orman Genel Müdürlüğü'ne tahsis ettik. Nereye istiyorsa oraya gönderiyoruz’ diyor. Kendi içinde kaos, kendi içinde söylem birliği sağlayamayan bir iktidarla karşı karşıyayız.
‘Neden zamanında önlem almadınız?’ sorusunu bizim sorma hakkımız var. Yetkililere, uzmanlara sordum. ‘176 yerde yangın çıktı, THK uçaklarıyla 176 yerdeki yangını biz söndürdük çoğu kişinin haberi bile olmadı, İstanbul, İzmir, Çanakkale ve Edremit'te 4'er uçağımız havaalanlarında bekliyordu’ dediler.
Köylerde Orman Genel Müdürlüğü, orman köylülerinden mükellefler seçiyordu her yılın başında. Son 2 yıldır bu da yok. İhale yapıyorlar, ihaleye Türk Hava Kurumu'nu ihale dışı tutuyorlar, özel bir şartname geliştiriyorlar, Türk Hava Kurumu mecburen pilotları göndermek zorunda kalıyor. Uçaklar hangarlarda kalıyor. Bunları sormak ne zamandan beri kutuplaştırma oldu?
ORMAN BAKANI’NI ELEŞTİRDİ
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin “Türk Hava Kurumu'na son 10-15 yılda 150-200 milyon ödeme yaptık Türk Hava Kurumu'na” ve THK Kayyum Heyeti Başkanı Cenap Aşçı’nın “6 uçak için 4 milyon dolara ihtiyacımız var” açıklamalarını değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Orman Bakanı'nın ormandan haberi yok. Konuşması gereken Orman Genel Müdürü. Orman Genel Müdürü'nün hiç konuştuğunu gördünüz mü? Orman Genel Müdürlüğü bakanlıktan daha bağımsız bir yapıya sahip, ayrı bir bütçesi var. Neden engellendi, neden yeteri kadar ödenek verilmedi bunun da sorgulanması lazım” dedi.
Kılıçdaroğlu, Orman Kanunu’ndan örnekler vererek, sözlerine şöyle devam etti:
Hiç kimsenin tartışmadığı bir şeyden söz edeceğim. Orman Kanunu'ndan… Orman Kanunu'nu okuduğum zaman, Türkiye, bu devlet gerçekten büyük bir devlet, gerçekten güzel yasalar yapmış.
Yangınla ilgili bizim belediyelerimizi suçladılar… Yangın ormanda çıkmış sen bunu bilmiyor musun? Bizim belediyelerimiz bütün arazözlerini alana göndermişler. İzmir'den, Denizli'den, Gaziantep'ten tutun…
‘Orman yangınlarının söndürülmesi’ kanununda, ‘Hemen yangın çıkarsa derhal en yakın muhtarlığa, jandarmaya, mülki amirlerine derhal haber verin. Bu haberi verirken kullandığınız telefon, telgraf için asla ücret ödemeyeceksiniz’ diyor.
“FAZLA MESAİ ÖDEMEMEK İÇİN İSTASYONLARDA ADAM YOK”
Ayrıca ‘Cumhurbaşkanı da ruhsat almak suretiyle her an telsiz alabilirsiniz, istasyonlarda kurabilirsiniz' diyor. İstasyonlarda adam yok son 2 yıldır. Fazla mesai yok. Niye yok biliyor musunuz? Fazla mesai ödememek için. Para yok çünkü. Bütçesini kestiler.
Yasada, ‘Orman idaresi, orman yangınlarını önlemek ve söndürmek maksadıyla her türlü hizmeti yapar ve yaptırır’ diyor. Demek ki orman idaresi sorumlu. Orman idaresinin üstüne düşen görev yaptırılmadı.
‘Orman yangınlarında kullanılan bütün araçların akaryakıt giderlerini Orman Genel Müdürlüğü karşılar’ diyor. Siz Orman Genel Müdürlüğü'nün bütçesini kısarsanız nasıl karşılayacaklar bunları?
Koordinasyonu mahallinin en büyük mülki idari amiri, yani vali yapar, bakan koordinasyon yapamaz diyor bu yasaya göre. Bakanın orada ne işi var? Bakan orada, valinin eli kolu bağlı. Bakan orada diye vali, CHP'li büyükşehir belediye başkanını davet bile edemiyor korkudan.
“ERDOĞAN YANGIN BÖLGESİNE GİTTİ, SUİKAST OLUR DİYE HELİKOPTERİ İNDİRDİLER”
Devlet yetkililerinin yangın bölgesine gittiğinde hizmetlerin aksamaması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Erdoğan da gitti, itfaiye aracını bile beklettiler. Uçakları havada beklettiler. Helikopterleri indirdiler. Hiç kimse çıkmayacak, Erdoğan'ın uçağı var, suikast olur diye. Ormanlar cayır cayır yanıyor, gitme kardeşim o zaman! Ben bunları söylemek zorundayım” ifadelerini kullandı.
İdari amirliklerin yerel yönetimlerle koordinasyonuna değinen Kılıçdaroğlu, “Muğla ve Antalya'da büyük yangın oldu. Antalya'da Büyükşehir Belediye Başkanı, vali beye telefon açıp kriz merkezine davet ediyor. Ama Muğla Valisi, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı'nı davet etmekten korkuyor İçişleri Bakanı orada diye. Devletin güçlü yasaları var ama dağılmış bir vaziyette. Çünkü işin ehli yok” şeklinde konuştu.
“TÜRK HAVA KURUMU’NDA BU İKTİDAR DÖNEMİNDE BÜYÜK YOLSUZLUKLAR VAR”
Türk Hava Kurumu ile ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
Türk Hava Kurumu bu toplumun göz bebeğidir. Türk Hava Kurumu'nu bu duruma kim getirdi? Bu sorunun yanıtını bulmak durumundayız. Bugüne kadar başarıyla görev yapan bu kurumu nasıl bu noktaya, kim getirdi?
Sayın Bülent Arınç da ‘Türk Hava Kurumu bu hale nasıl geldi, birisi denetlesin diyor. O da görüyor. Böyle bir rezalet Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiç yaşanmadı. Bu kadar büyük bir alan yakılmadı, yanmadı.
Türk Hava Kurumu'nda bu iktidar döneminde büyük yolsuzluklar var. 80 milyon dolar kredi almışlar. Türk Hava Kurumu'nun hangi geliri var? 80 milyon dolar nereye harcandı, bilen, denetleyen, önlem alan var mı?