MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in "Olcay Kılavuz'un, Yerlikaya ve Bahçeli görüşmesinden sonra görevden alınması bağlantılı" sözlerine tepki gösterdi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sinan Ateş cinayetinde adı geçen eski MHP Milletvekili Olcay Kılavuz'un TBMM grup danışmanlığı görevinden alınmasına ilişkin olarak, "Ali Yerlikaya’nın Bahçeli’yi ziyaretinden sonra Olcay Kılavuz’un görevden alınması bağlantılı. Geçen sefer milletvekili, bu sefer de milletvekili adayıydı. Görevden alınması bu anlamda son derece önemli bir işarettir ve benim işaret ettiğim, isimlerini söylemediğim halde hakaretlerle cevap veren iki kişinin Olcay Kılavuz’la olan ilişkileri de malumdur. Bu iş nereye kadar gidiyorsa gitmeli, hem MHP hem Türkiye siyaseti bu yükten kurtulmalıdır. Bunu taşıyamayız. Ve memnun olduğum bir kısım da, bu iki kişi dışında, MHP’de bu ikisini savunan kimse olmadı." ifadelerini kullandı.
MHP'Lİ YÖNTER'DEN ÖZEL'E: İDDİALARINI İSPATLA
Özel'e tepki MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter'den geldi. Yönter, X hesabından, "Özgür iddialarını ispat demiştim, ispat etmezsen alçaksın, şerefsizsin diye yazmıştım…Sözlerimin arkasındayım…Hala senden çıt yok, aynı tas aynı hamam devam ediyorsun…Yalandan medet umuyorsun, ihanet hançeri elinde ortalıkta adamım diye dolaşıyorsun…Özgür, iddialarını ispat etmelisin…Etmezsen namertsin…" diye yazdı.
NE OLMUŞTU?
Özel, partisinin geçen haftaki grup toplantısında kendisine dört soru soran MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye dört soruyla karşılık vermişti.
Özel ‘MHP’deki meşhur ikili’nin Bahçeli’nin kendisine Kobani Davası’yla ilgili yönelttiği dört soruyu yazıklarını söyleyerek şunları demişti: “O meşhur ikili var ya MHP örgütünün ‘illallah’ dediği ikili, gerçek MHP’lilerin tüylerini diken diken yapan ikili, MHP’de metinleri yazan, gece bir elinde telefon bir elinde bardak tweetler atan o birisi ile o Meclis’in uzman çavuşuyum deyip de uzman çavuşa bile verdiği sözleri tutmayan birisi var ya, o ikisi dört tane soru yazmışlar promtere. ‘Oku bakalım’ demişler Sayın Bahçeli’ye… Özgür Özel cevap versin.”
İzzet Ulvi Yönter ise Özel’in sözlerine hakaretlerle cevap vermişti:
Yönter, Twitter’dan şunları yazmıştı:
Bazı basın yayın organlarında çıkan haberlerden, Özgür isimli aşağılık bir müfterinin dünkü grup toplantısında “MHP’deki o ikili” diyerek şahsımı ve Genel Başkan Yardımcımız Sayın Edip Semih Yalçın’ı ima ve işaret ettiği anlaşılmaktadır…
Eczacı Özgür, karın ağrını ve kuyruk acını biliyoruz, fakat iflah olmaz bir vaka olduğun için tedavini de zor görüyoruz… Sayın Genel Başkanımızın şamar gibi yüzüne inen sorularına misilleme yapıp sen de dört soru sormuşsun…Çünkü kaçacak yerin kalmadı, bölücülerin elini eteğini öpecek kadar diptesin…
Özgür, ya dinle ya da not al: Liderimiz, yaptığı ve yapacağı tüm konuşmaları, yayımladığı tüm mesajları bizzat kendisi hazırlar, bu esnada danışmanlarından bazı konularla ilgili araştırma yapmasını isteyebilir…Bu herkesin bildiği, senin gibi cahillerin inkar ettiği bir hakikattir…Böyle bir meseleyi konuşmak inanılması çok zor bir seviyesizliktir…Yani ne benim ne de Semih Beyin konuşma metinlerine dahli görülmüş şey değildir…Bu bir…Demekki senin kulağına bir şeyler üfleyenler seni keklemişler…Dümene gelmişsin, tuzağa düşmüşsün, işbirlikçilerini tekrar gözden geçirmende fayda olduğu kanaatindeyim…Bu iki…Kaldı ki Sayın Genel Başkanımızın kesip attığı tırnak bile sana on gömlek fazla gelir…
Diğer yandan, en küçük ilgi ve alakamızın söz konusu dahi olmadığı bahse konu cinayet iddianamesiyle ilgili dün soru kalıbı içinde telaffuz ettiğin iddialarını ispat etmezsen, alçaksın, ahlaksızsın, şerefsizsin, namussuzsun! Daha sana ne diyelim…Hodri meydan…Bu da üç…Sende utanma yok ki! Sende omurga yok ki! İşin özünde sende hiçbir şey yok, ama CHP’nin Genel Başkanısın…Yazık, günah, ayıp…
Senin gibi müptezellerin varlığı bile Türk siyasetinin mahvı perişanlığına en açık delildir…Sen Ülkücü düşmanısın, MHP düşmanısın, kimlerle iş tuttuğun cümle alemin de malumudur… Müfteriliğinin hukuki bedelini inşallah ödeyeceksin… Botokslu Özgür haydi bak dalgana…
