Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'i 19 Ocak 2007'de silahlı saldırıyla katleden Ogün Samast hakkında, 'silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek' suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis istemiyle İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinde açılan ve İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen aralarında Ali Fuat Yılmazer, Ramazan Akyürek ile Ersin Yolcu'nun da olduğu 11 sanıklı dosyayla birleşen davasına bugün devam edildi.
Tutuksuz sanık Ogün Samast, duruşmaya Trabzon Adliyesi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Sanıklar Ali Fuat Yılmazer ile Ramazan Akyürek, bulundukları cezaevlerinden duruşmaya SEGBİS ile katıldı. Diğer tutuklu ve tutuksuz sanıkların bazıları da duruşmaya SEGBİS üzerinden bağlandı. Tarafların avukatları da mahkemede hazır bulundu.
DAVANIN DÜŞMESİ TALEP EDİLMİŞTİ
Önceki duruşmada açıklanan mütalaada sanıklar Ogün Samast, Ahmet İskender, Erhan Tuncel, Ersin Yolcu, Tuncay Uzundal, Yasin Hayal ve Zeynel Abidin Yavuz'un üzerlerine atılı, "silahlı suç örgütü adına suç işleme" suçlamasından açılan davanın 'zaman aşımına uğraması' nedeniyle düşme kararı verilmesini talep edilmişti. Savcı, sanık Adem Sağlam'ın, "örgüte üye olmak" suçundan 15 yıla kadar hapsini isterken, Ramazan Akyürek ile Ali Fuat Yılmazer'in ise "Anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbetle cezalandırılmalarını istemişti.
"MAHKEMELER YANLIŞ YÖNLENDİRİLEREK YARGILAMA UZATILDI"
Dink ailesinin avukatı Havva Hülya Deveci, mütalaaya karşı beyanında, "Biz cinayetin işlenmesinden hemen sonra, bu cinayetin örgüt kapsamında işlendiği düşüncelerimizi ve iddialarınızı iletmiştik. Açılan soruşturma dosyalarında ısrarla cinayetin siyasi bağı koparıldı. Mahkemeler yanlış yönlendirilerek yargılamanın uzatılması nedenleriyle mütalaaya katılmıyoruz" dedi.
"OGÜN SAMAST CİNAYETTEN ÖNCE ATIŞ TALİMİ YAPIYORDU"
Sanık Erhan Tuncel, mütalaaya karşı savunmasında, "Hrant Dink'in öldürüleceğini duyunca suikastı önleyecek birimi olan polise bildirdim. Daha sonra suikastı önleme yolunda ihmallere neden olarak cinayet gerçekleşti. Suikastı raporlayıp engellenmesi için devlete bildiren benim. Olaydan sonra öğrendim ki önlenmesi için hiçbir şey yapılmamış. Belgeler istihbarat tarafından yok edilmiş. Bu istihbarat tarafından bana yapılan bir komplodur. Cinayeti üzerime yıkmaya çalıştılar. Sorumlular, o dönem FETÖ'cü hakim ve savcılar eliyle yargı önüne çıkarılmadılar. Trabzon İstihbarat Şube Yasin Hayal'i korudu. Cinayetten önce Ogün Samast atış talimi yapıyordu. Ellerinde bilgi vardı. 'Acil' koduyla maktul için tedbir alınmalıydı. İstanbul Emniyeti birkaç kez uyarıldı. Agos Gazetesi'nin ismi de bu uyarılarda anılıyor. İstanbul Emniyeti kıpırdamadı" ifadelerini kullandı.
"SADECE EV ARKADAŞIYDIM"
Sanık Tuncay Uzundal, mütalaaya karşı savunmasında Erhan Tuncel'in ev arkadaşı olduğunu, ne olayla ne de FETÖ ile bir ilgisinin olmadığını söylerek beraatını talep etti. Sanık Adem Sağlam ise, "Daha önce cinayetle ilgili açılan dosyada bir sorumluluğum olmadığı ortaya çıktı, daha sonra açılan dosyaya dahil edildim. Yaptığım tüm iş ve işlemler usulüne uygundu. Mütalaaya katılıyorum beraatımı istiyorum" dedi.
"ŞAHSIMIN FETÖ İLE UZAKTAN YAKINDAN ALAKASI YOKTUR"
Sanık Ogün Samast ise mütalaaya karşı, "Şahsımın FETÖ ile uzaktan yakından alakası yoktur. İddianamede 'FETÖ'ye üye olmamakla birlikte FETÖ adına suç işleme' suçlamasını kabul etmiyorum. Davanın düşmesini talep ediyorum. Mahkemenizin mütalaaya uymasını istiyorum" şeklinde savunma yaptı.
Diğer sanıklar Ramazan Akyürek, Zeynel Abidin Yavuz ve Ersin Yolcu da suçlamaları reddederek beraatlarına karar verilmesini talep ettiler. Yasin Hayal ise mütalaaya karşı söyleyecek bir şeyinin olmadığını söyledi.
YILMAZER'E SON KEZ SÜRE VERİLDİ
Avukatı mazeret sunarak duruşmaya katılmayan sanık Ali Fuat Yılmazer'in mütalaaya karşı savunması alınmadı. Mahkeme, Yılmazer'e savunmalarını hazırlamaları için son kez süre verdiğini ve gelecek duruşmada da avukatının duruşmaya gelmemesi durumunda barodan avukat isteneceğini kaydetti.
Mahkeme, Ogün Samast hakkındaki yurt dışı çıkış yasağı şeklindeki adli kontrol hükmünün devamına hükmederek duruşmayı 10 Ocak'a erteledi.