Mustafa Sarıgül, Sözcü yazarı Ruhat Mengi'nin sorularını yanıtladı. Sarıgül, "Kılıçdaroğlu'nun söylememiş olduğu sözleri söylenmiş gibi gösterdiler, büyük iftiralar attılar. Sahte videolarla, sahte afişlerle bir cumhurbaşkanına yakışmayacak şekilde meydanlarda o videoları oynatması..." dedi.
CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, seçim sürecini değerlendirdi. Devletin tüm imkanlarının bir partiye ve bir kişiye tahsis edildiği, gerçek dışı söylemlerle halkın yanıltıldığı bir seçim süreci yaşandığını kaydeden Sarıgül, “Milli iradeye zorla yön verilmeye çalışılmıştır. Bu adaletsiz seçim ortamında Kılıçdaroğlu'nun aldığı oy büyük bir başarıdır” dedi.
Sözcü yazarı Ruhat Mengi’nin sorularını yanıtlayan Sarıgül, seçimlere yönelik şu görüşlerini ifade etti:
"MİLLİ İRADEYE ZORLA YÖN VERİLMEYE ÇALIŞILMIŞTIR"
“Bu seçim eşit şartlar içinde yapılmamıştır, her şeyden önce bakanların aday yapılmasıyla birlikte kamu gücü seçim öncesinden başlayarak Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın lehine kullanılmıştır, gerçekten burada adalet hiç gözetilmeden milli iradeye yön verilmeye çalışılmıştır. Demirel, Özal, Ecevit döneminde 3 bakan görevini bırakır ve tarafsız bakanlar gelirdi. Bunlar; Adalet, Ulaştırma ve İçişleri Bakanıydı, dolayısıyla adil bir seçim olurdu. Burada milli iradeye zorla yön verilmeye çalışılmıştır, ‘bir oy fazla kazanmak için’ her yol mubah sayılmıştır, milletin imkanları kullanılmıştır, siyasi geleneğimizde olmayan yöntemlerin kullanılması demokrasimiz açısından da son derece kaygı vericidir.
(“Sayın Kılıçdaroğlu siz kaybetmediniz, biz kazandıramadık, yazıklar olsun bize" paylaşımı) Benim orada söylediğim mesajda biraz duygusal davranmış olabilirim, Sayın Kılıçdaroğlu'nun nasıl çalıştığını, nasıl mücadele verdiğini biliyorum ve o mesajı atmamış olsaydım birçok insan Sayın Kılıçdaroğlu'na haksızlık yapacaklardı, ben içimdeki hisleri söyledim; özellikle İstanbul mitingi olduğu zaman, öylesine önemli bir mitingde bile o mitingi bırakıp Erzincan'a gelmesi ve o mitingde muhteşem bir konuşma yapmasının hakkını teslim etmek istedim.
"BÜYÜK İFTİRALAR ATTILAR, SAHTE VİDEOLAR SAHTE AFİŞLER..."
O kadar olmayacak şeyler söylediler ki cevap vermek bile mümkün değildi, mesela “Sayın Kılıçdaroğlu gelince terör çoğalacak, SİHA'ların üretimi duracak” gibi. Bir dönem kaybetmenin telaşı içine girdiler ve Sayın Kılıçdaroğlu'nun söylememiş olduğu sözleri söylenmiş gibi gösterdiler, büyük iftiralar attılar. Sahte videolarla, sahte afişlerle bir cumhurbaşkanına yakışmayacak şekilde meydanlarda o videoları oynatması, halkı bir telaşa sokması, siyasette böyle şey olmaz.
"KILIÇDAROĞLU'NUN ALDIĞI OY BÜYÜK BAŞARIDIR"
Bu seçimde hiçbir ülke sorunu konuşulmadı, ‘O onu demiş, niye demiş, neden demiş’ ve gerçekten de tamamen uydurulan yalanlar ve bu yalanlar üzerine kurulan dünyalar oldu. Bana göre böylesine adaletsiz bir seçim ortamında Sayın Kılıçdaroğlu'nun aldığı oy büyük bir başarıdır.
"BAZI ŞEYLER YETERİNCE ANLATILAMADI"
Şu yeterince anlatılamadı; bugün ülkede terör varsa, hala silahlar konuşuyorsa, sınırlarımızda büyük problem varsa, bugün hala şehitlerimiz geliyorsa bunun sorumlusu muhalefet değildir. Ülkeyi 21 yıldır yöneten iktidar sorunu çözemediyse bunun muhalefetle uzaktan yakından bir alakası yoktur. Bugün Türkiye'de hala silahları konuşup barışı konuşmuyorsak bunun sorumlusu AK Parti iktidarıdır. O zaman neden bunca yıldır barışı, huzuru sağlayamadı terörü bitiremedi? Onun yerine başka bir şey yaptı; Gaffar Okkan gibi çok değerli bir emniyet müdürümüzü katleden, bu devirde çağdışı yargısız infaz yapan HÜDA PAR gibi İslami diktatörlük kurmak isteyen bir yapıyla beraber olması da inanın ki kamuoyuna yeteri kadar anlatılamadı. Tabii bakıyorsunuz ki iletişim organlarının yüzde 70'i Erdoğan'ın tekelinde, bir televizyona çıkıyor 18 kanal aynı anda yayınlıyor, hele hele TRT gibi bir devlet televizyonu siyasete alet ediliyor. İnsanlara maalesef müthiş bir beyin yıkama ve yönlendirme yaptılar."
"OĞAN'IN YAPTIĞI HAMLENİN DEĞERLENDİRMESİNİ TARİH YAZACAKTIR!"
Sarıgül, İkinci turda Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleme kararı alan Sinan Oğan’ın “Plana sadık kalan tüm vatandaşlarıma şükranlarımı sunuyorum, Atatürkçülerle Türk milliyetçileri kazanmıştır” sözlerine de şöyle dedi:
“Sinan Bey benim son 1 yılda 5-6 kez bir araya geldiğim ve görüştüğüm ‘Malazgirt'ten Kocatepe'ye tam bağımsız Türkiye’ anlayışında, Atatürk milliyetçiliği anlayışında sohbetlerimiz olan bir siyasetçidir. Ben böylesine bir olayı büyük bir şaşkınlıkla karşıladım. Siyasi tercihini bu yönde kullandı ama siyasilerin karnesini halk verir. Gelecekte bu yaptığı hamlenin bağımsızlık, özgürlük, demokrasi adına, özellikle hukuk ve inançlara saygılı laiklik adına ne kadar doğru olup olmadığını tarih yazacaktır.
Burada Sayın Cumhurbaşkanı'nın zaten Sinan Oğan'a ‘partimizin bir elemanı’ demesinin değerlendirmesini ben kamuoyuna bırakıyorum. Diğer tarafta, Atatürk kimsenin tekelinde değildir, ulusun lideridir ama söylemlere baktığımız zaman ‘Atatürk'ün inançlara saygılı laiklik anlayışını Kocatepe ruhunu kimlerin taşıdığı’ gerçekten ortadadır. Sayın Sinan Oğan'ın iki ay önceki konuşmalarına baktığımız zaman bugünkü konuşmalarıyla son derece farklı olduğunu, aralarında hiçbir benzerlik olmadığını görebiliyorsunuz.”
"KEŞKE BU 50+1 OLMASA VE PARTİLER KENDİ LİSTELERİYLE GİRİP SEÇİLSELER"
“Türkiye artık bu 50+1 kıskacından mutlaka kurtulmalı, partiler seçmenin önüne kendi söylem ve kadrolarını mutlaka çıkarmalı. Seçmen tercih etmediği bir partiye oy vermek zorunda bırakılmamalı” diyen Sarıgül, devamında da şu görüşlerini dile getirdi:
“Burada önemli konu şu; her koyun kendi bacağından asılmalı, her parti kendi ağırlığınca tartılmalıdır. Keşke bu 50+1 olmasa ve partiler kendi listeleriyle girip seçilseler, bunu yapanları takdir ediyorum, yani ittifak sistemlerini doğru bulmuyorum. Türkiye'nin demokratik parlamenter sisteme geçmesi lazım, burada belki Sayın Cumhurbaşkanı Adayımız Kemal Kılıçdaroğlu CHP'nin adayı olsaydı, diğer partiler de adaylarını çıkarsaydı ikinci turda zaten birleşme olacaktı, belki daha farklı bir sonuç çıkabilirdi.”