Cumhurbaşkanı Erdoğan, İran lideri Ruhani ve Rusya Devlet Başkanı Putin'in Ankara'da düzenlediği üçlü Suriye zirvesi sona erdi. Erdoğan toplantı sonrası yapığı açıklamada, "Suriye'de siyasi çözüm umutlarını yeşertecek önemli kararlar aldık. Hem Rusya ve İran'la hem de uluslararası toplumun diğer üyeleriyle Suriyeli mültecilerin gönüllü geri dönüşü için çalışmak istiyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile Suriye konulu üçlü zirve kapsamında bir araya geldi.
Zirve’nin basına açık bölümünde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Ruhani ve Rusya Devlet Başkanı Putin’in Ankara’da ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, toplantının hayırlara vesile olmasını temenni etti.
“İHTİLAFA KALICI BİR SİYASİ ÇÖZÜM BULUNMASINDA TAM BİR MUTABAKAT İÇİNDEYİZ”
2017 yılının Kasım ayında başlatılan Astana formatındaki üçlü zirve sürecinin bugüne kadar önemli başarılara imza attığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirve toplantıları vesilesiyle son iki senede Suriye'de barış, güvenlik ve istikrarın yeniden tesisi amacıyla üç ülke olarak iş birliğinin derinleştirildiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye'nin siyasi birliği ile toprak bütünlüğünün muhafazası, sahada sükûnetin korunması, ihtilafa kalıcı bir siyasi çözüm bulunması noktasında tam bir mutabakat içindeyiz” dedi.
Astana Platformu’nun Suriye'deki yangının söndürülmesi için etkili çözümler üretebilen ve bunların hayata geçirilmesi amacıyla somut adımlar atabilen yegâne girişim olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Suriye'de barışın sağlanması için daha fazla sorumluluk üstlenmemiz, elimizi taşın altına daha fazla koymamız gereken bir dönemdeyiz. Siyasi çözüm umutlarının diri tutulması bizlerin gayretlerine bağlıdır. Ankara Zirvesi’nin Astana Sürecine yeni bir soluk kazandıracağına inanıyorum. Bugünkü toplantımızda İdlib başta olmak üzere sahadaki durumu, Fırat'ın doğusunda yaşanan gelişmeleri, siyasi süreçte gelinen aşamayı ve Suriyeli mülteciler meselesini ele alacağız.”
“ÜLKEMİZ EN SIKINTILI DÖNEMLERİNDE SURİYE HALKININ YANINDA OLMUŞTUR”
Bu konularda genel bir durum muhasebesi yapmalarının, stratejilerini ve atacakları adımları belirlemelerinde faydalı olacağı kanaatinde olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemiz en sıkıntılı, en meşakkatli dönemlerinde Suriye halkının yanında olmuştur. Zulümden, terörden ve katliamdan kaçan 3,6 milyonu aşkın Suriyeliyi hâlen topraklarımızda barındırıyoruz” diye konuştu.
Eğitimden sağlığa kadar Suriyeli sığınmacıların insani şartlarda hayatlarını sürdürmeleri için hiçbir fedakârlıktan kaçınmadıklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı harekâtlarıyla hem Suriye'nin toprak bütünlüğünü hem de ülkemizin güvenliğini tehdit eden terör şebekelerine ağır darbeler indirdik. Cerablus, El Bab, Afrin gibi güvenli hâle getirdiğimiz yerlere geri dönen Suriyeli kardeşlerimizin sayısı 360 bini buldu. İdlib'de attığımız müşterek adımlarla 4 milyon sivilin hayatını altüst edecek büyük bir trajedinin önüne geçtik. Fırat'ın doğusundaki terör bataklığını da kurutarak inşallah bu yöndeki çabalarımızı birlikte yeni bir merhaleye taşıyacağız. Zira dün Çobanbey'deki hastaneyi hedef alan terör saldırısı bölücü örgütün vahşi yüzünü bir kez daha göstermiştir.”
İRAN CUMHURBAŞKANI RUHANİ: “SURİYE KRİZİ SADECE SİYASİ YOLLA ÇÖZÜLEBİLİR”
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de Suriye konusunda ortak ilkelerin “Suriye'nin toprak bütünlüğüne, bölünmezliğine, egemenlik ve bağımsızlık hakkına saygı gösterilmesi ile dış güçlerin bu ülkenin iç işlerine müdahalesinin sona ermesi” olduğuna vurgu yaparak, bu hususlara ciddi şekilde riayet edilmesi gerektiğini söyledi.
İran Cumhurbaşkanı Ruhani, “İran İslam Cumhuriyeti, geçmişte olduğu gibi bugün de Suriye krizinin sadece siyasi yolla çözülebileceğine, bunun da salt yapıcı iş birliği ve Suriye'deki tüm halk kesimlerinin katılımıyla gerçekleşeceğine inanmaktadır” ifadelerini kullandı.
ABD'nin, Suriye topraklarında gayri meşru olarak askeri güç bulundurmasının, Birleşmiş Milletler üyesi ve bağımsız bir ülke olan Suriye'nin toprak bütünlüğünü ve millî egemenliğini tehlikeye attığını kaydeden İran Cumhurbaşkanı Ruhani, “Şunun altını çizmek isterim ki, ABD güçlerinin bir an önce bölgeyi terk etmesi ve Suriye hükûmetinin bu ülkenin diğer bölgelerinde olduğu gibi Fırat'ın doğusu ve kuzeyinde de egemenliğini sağlaması zaruridir” değerlendirmesinde bulundu.
RUSYA DEVLET BAŞKANI PUTİN: “ASTANA SÜRECİ, ÇÖZÜME EN ETKİN KATKI SAĞLAYAN MEKANİZMADIR”
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de Türkiye, Rusya ve İran’ın garantör ülkeler olduğu Astana sürecinin önemine vurgu yaptı. Rusya Devlet Başkanı Putin, “Rusya, Türkiye ve İran’ın garantör olduğu Astana Süreci, Suriye’nin çözüm sürecine en etkin katkı sağlayan mekanizmadır" diye konuştu.
Soçi'de 2018'de Suriye Ulusal Diyalog Kongresi yapıldığını anımsatan Rusya Devlet Başkanı Putin, "Bu kongre sonucunda anayasa komitesinin oluşturulması kararı alındı. Söz konusu komite artık Cenevre'de hızlı şekilde çalışmalarına başlamalı. Komite listesi onaylanmıştır" ifadesini kullandı.
Rusya Devlet Başkanı Putin, "Suriye'nin kuzeydoğusunda durum endişe vericidir. Oradaki güvenlik sorunları Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması temelinde çözülmelidir. Suriye’yi nüfuz alanlarına bölmek kabul edilemez" şeklinde konuştu.
Editör: Turgut Bozgeyik
!#**h16634**#!
GAZİKENT27 YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLUN TAKİP EDİN
https://www.youtube.com/channel/UCUS10fdomKzRNgFg3wqtEMg?view_as=subscriber