MHP'nin kurucusu Alparslan Türkeş'in eşi Seval Türkeş, organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı tarafından sosyal medya üzerinden tehdit edilen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu telefonla aradı. Türkeş, MHP ile ilgili rahatsızlığını iletti.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Karabük’ün Safranbolu ilçesinde sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle kahvaltıda bir araya geldi. Kılıçdaroğlu’nu, CHP Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy, CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse ve partililer karşıladı.
Basına kapalı yapılan program 2 saat sürdü. Kılıçdaroğlu, daha sonra Safranbolu Kültür Merkezi’nde basına kapalı gerçekleşen programda partililere hitaben konuşma yaptı. Ardından da Safranbolu Belediyesi’ne geçerek, Başkan Elif Köse’yi ziyaret etti.
ÇAKICI AÇIKLAMASI
Kılıçdaroğlu, belediye çıkışında gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın Alaattin Çakıcı ile ilgili savcılığın soruşturma başlattığı yönündeki açıklaması sorulan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi;
Beni üzen nokta asıl şu. Meşru bir organın, siyasi partiler yasasına göre kurulmuş bir partinin üstelik Türkiye Cumhuriyeti tarihinde köklü olarak kabul ettiğimiz bir partinin genel başkanının bir mafya liderine sahip çıkması.
Asıl üzücü olan bu. Geri tartışmaların hiçbir önemi yok. Bu konuda beni duygulandıran telefon sayın Seval Türkeş’e ait. Aradı, büyük üzüntülerini dile getirdi. Bu partinin böyle bir pozisyona düşmesinin kendisi açısından da çok büyük bir rahatsızlık yarattığını ifade etti.
Bunu söylemek isterim. Diğerlerinin hiçbir önemi yok. Biz bildiğimiz yoldan kararlılıkla devam edeceğiz.
“KARARLILIKLA YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ”
CHP’nin meşru zeminde her türlü eleştiriye açık olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Kendi düşüncelerimizi ifade edeceğiz. Kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Bakın bir cumhuriyet kentindeyiz. Bir cumhuriyet şehrindeyiz. Dolayısıyla bu cumhuriyet şehrinde olmaktan da ayrıca mutluyum.
Keşke Türkiye’nin her tarafı böyle olabilse. Pek çok sorun var. Esnafın sorunu var. Siyaset kurumunun bunlarla ilgilenmesi lazım. Siyaset kurumu eğer gidip de mafya mensubuna sahip çıkıyorsa bunda bir sorun var demektir.
Demokrasi açısından, hukuk açısından sorun var demektir. Bunları aşmalıyız. Biz bunları aşmaya karalıyız. Kim ne yaparsa yapsın biz bu ülkeye gerçek anlamda demokrasiyi, gerçek anlamda hakkı, gerçek anlamda özgürlüğü getirmekte kararlıyız.
!#**h26073**#!
