Gaziantep İl Milli Eğitim Müdürü Cengiz Mete, ekonomide büyümenin yolunun eğitimden geçtiğini söyledi.
Eğitim Reformu Girişimi (ERG) tarafından, Sabancı Vakfı, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve SANKO Okullarının desteğiyle Gaziantep’te uzman eğitimcilerin katılımı ile “Eğitimde İyi Örnekler Konferansı 40’ıncı Yerel Çalıştayı” düzenlendi.
SANKO Okulları Abdulkadir Konukoğlu Kültür ve Konferans Salonunda 600’ün üzerinde öğretmenin katılımı ile düzenlenen çalıştayın açılış panelinde konuşan Mete, Türkiye’nin büyük bir devlet olduğunu ve eğitim için plan programları bulunduğunu belirterek, “Ülkemizde okullardaki eğitim arasındaki fark yüzde 50-60 seviyelerinde. Gelişmiş ülkelerde bu fark yüzde 10-15 düzeyinde. Hedefimiz bu farkı kapatmak” dedi.
Eğitimde fırsat eşitliği sağlamaya çalıştıklarını, ancak çocuklara ev ödevi verildiği an fırsat eşitliğinin bitirilmiş olduğunu kaydeden Mete, “Farklı ortam ve çevrelerden gelen çocuklarımızdan aynı şeyi istiyor ve bekliyoruz. Millî Eğitim Bakanlığımız eğitimde iyi örnekler çalışmaları yapıyor. Bizle bildiğini saklamayan paylaşan iş arkadaşları arıyoruz” diye konuştu.
EĞİTİMDE İYİ ÖRNEKLERİ PAYLAŞMA GÜNÜ
Sanko Okulları Genel Müdürü Fırat Mümtaz Asyalı ise öğretmenliğin en kısa tabiriyle öğretme sanatı olarak tanımladığına vurgu yaptı.
“Öğretmenlik sadece öğretme değil, öncelikle öğrenme ve ardından öğrencilerin öğrenmelerine eşlik etme işidir” diyen Asyalı, şöyle devam etti:
“Milli Eğitim Bakanımızın 2023 Vizyon Belgesinde eğitimi çift kanatlı bir kuşa benzeterek vurguladığı gibi, esasında bizler iki yönlü ulvi bir görevi yerine getiriyoruz. Bilgi ve bilgiyi aktarma odaklı bir görevimiz var. Bu görev biraz daha teknik ve bilgi odaklı, ikincisi görevimiz ise daha önemli. Bizlere emanet edilen her bir öğrencinin ruhuna ve kalbine dokunabilmek, onların derdini okuyabilmek, gelişimlerine eşlik etmektir.
Bugün, eğitimde iyi örnekleri paylaşma günü. Gaziantep’te eğitime gönül veren 600’ün üzerinde eğitimci tarafından 27 oturum düzenlenecek. Öğretmenler sınıf içinde uyguladıkları iyi örnekleri birbirlerine paylaşacaklar. Dinleme ve inceleme şansı bulacağımız uygulamaları sınıflarımıza ve öğrencilerimize yansıtmamızı temenni ediyorum. Günün sonunda, bu amaca ulaşacağımıza yürekten inanıyorum.”
Asyalı, “18 yıl önce ‘Gaziantep'ten dünyaya açılan bir eğitim ekolü olma’ vizyonu ve ‘Yerel Değerler- Evrensel Bilgi - Bütün İnsan’ felsefesiyle yola çıkan SANKO Okulları ve çalışanları adına, bugün gerçekleşecek öğrenme festivaline ev sahipliği etmekten duyduğumuz mutluluğu ayrıca vurgulamak isterim” diyerek, sözlerini tamamladı.
SANKO OKULLARI’NA ÖVGÜ
Eğitimde İyi Örnekler Konferansı hakkında katılımcılara bilgi veren ve ERG’nin çalışmalarını anlatan ERG Direktörü Batuhan Aydagül, Türkiye’deki bütün çocukların şanslı olabilmesini istediğini belirtti.
Millî Eğitim Bakanlığı ve Sanko Okulları’nın eğitim için güzel şeyler yaptığını anlatan Aydagül, “Çok memnun kaldık. Tüm Gaziantepli öğretmenlerimize teşekkür ediyorum. Türkiye’de birden, ondan fazla çekim alanlarına ihtiyacımız var. Gaziantep bunu başarmış durumda. Okuyan tekrardan kentine dönüyor. Yerelde dayanışma bizim için çok önemli. Gaziantep bunu Sanko ile başarmış” ifadelerine yer verdi.
“Bütün çocuklar Sanko Okullar’ında okuyan çocuklar kadar şanslı olabilmeli” diyen Aydagül, “Sizlerden bir isteğimiz yok. Sizler isteyin bizler gelelim” çağrısını yaptı.
KİŞİLİĞİN GELİŞMESİ AİLE ORTAMINDA SAĞLANMALI
Eğitimpedia ve Likya Danışmanlığın kurucusu Ali Koç, babasından çok korktuğunu ve çocuğunun kendisinden korkmamasının “çocuğuna sunulmuş en büyük konfor” olduğuna dikkat çekti.
Çocukların öğrenme ile ilgili sorumluluğunun okulda olması gerektiğinin altını çizen Koç, “Kişiliğinin gelişmesi, aile ortamında sağlanmalı. Okul saatlerinin azaltılması taraftarıyım. Eğitimde başka ülkeleri örnek almamız yanlış. İskandinav ülkelerinde okul saatleri az, teneffüs saatleri daha fazladır” değerlendirmesinde bulundu.
Dünya genelinde nüfusun önemli bölümünün kentlerde yaşadığını anımsatan Koç, “Özel ve devlet okullarında aynı şekilde ‘çocuğu okulda daha fazla tutalım’ mantığı var. Çocuklarımızı içerde, kapalı yerde tutuyoruz ve bizim dışımızda herkes kötü’ diye bakıyoruz, çocukları bu çerçeve içerisinde yetiştiriyoruz” saptamasını dile getirdi.
Toplumsal kutuplaşmanın arttığını, çocukların AVM’lere, okullara kapatıldığını ifade eden Koç, “Ama dışarıda parklar da var. Türkiye’de ailelerin daha kalabalık oynayacağı yerler lazım. Belediyeler de Milli Eğitim Müdürlüğü gibi davranıyor. Etüt merkezleri yapıyor. Çocuklarımızı hep kapatıyoruz” diye konuştu.
Ailelerin, 18 yaşına kadar sorumluluk vermediği çocuğuna, sorumluluk sahibi olsun diye direttiğini aktaran Koç, sözlerini şöyle tamamladı:
“Nasıl olacak bu iş? Çocuğumuzun düşmesi de, ağlaması da, üzülmesi de gerekiyor. Gelişmiş ülkelerde dedesi çiftçi olan torun cumhurbaşkanı olabiliyor. Bunu eğitimde eşit sunan ve davranan ülkeler başarabiliyor. Eğitimde fırsatları eşit sunmamız gerekiyor. Değişim istiyorsak çocuğumuza ve öğretmenlerimize inanacağız.”
ŞU ANKİ NESİL BOMBA GİBİ GELİYOR
İELEV Özel 125. Yıl İlkokul ve Ortaokul Müdürü Burcu Aybat ise 18 yıldır eğitimin içerisinde olduğunu kaydederek, “Çocuklarımızın törpülenmemeye ihtiyacı var. Merak duyguları törpülenmemeli. Bazen çocuklarımızdan konu ile alakası olmayan sorular geliyor. Fen dersleri çocukların merak konusunu arttırıyor” dedi.
Bir gün gözlemci olarak fen dersinde olduğunu anlatan Aybat, “İlgisiz bir soru geldi. Öğretmen şu an müfredatla ilgili değil sana teneffüste cevap vereyim demek zorunda kaldı. Ben de müdahale edemedim. Bizlerin bir saatimizi merak konusunda ders vermesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
Okulların artık başarı odaklı hareket ettiğini vurgulayan Aybat, “Okullarda yalnızca bilginin değil becerinin de edinilmesi gerekiyor. Çocuklarımızın bilgi edinmesi iyi, ancak beceri ile de donatılmaları gerekiyor. Bu değeri, tutumu aşılamamız lazım” ifadelerine yer verdi.
Veliler ile kurdukları bağın başında, “paylaşmak, hata yapmaktan korkmamak ve öğrenmeye sahip çıkmanın” geldiğini bildiren Aybat, özetle şu bilgileri paylaştı:
“Bilgi ve beceriyi araç olarak görüyorum. Bütün okullarımızın ortak konusu bilginin yanında becerinin de artırılması olmalı. Çocuklarımıza becerilerini geliştirmeleri için fırsatlar ve araç- gereç vermemiz gerekiyor. Şu anki nesil bomba gibi geliyor. İki yıl önce kızım anaokulundayken, bütün organlarımızın ne işe yaradığını öğrenmiş. O kadar tekrar ediyor ki, anlatamam. Bir gün kalbin kan pompaladığını öğrenmiş ancak kavrayamamış. ‘Anne pompa ne işe yarar’ diye sordu. Ben de açtım youtubeden kan pompalamayı izlettim, konuyu kavradı ve anladı.
Çocukların konuyu anlaması müthiş bir şey. Çocuklarda merak ve soru sormalarına ket vurmamız lazım. Çocuğun aktif olması gerekiyor. Öğretmenin anlattığını çocuk önce özümsemesi lazım ki, soru sorabilsin. Biz bunları okullarımızda yapamıyoruz. Ev ödevi olarak veriyoruz. Öğretmen, anlattığını çocuğa ne kadarını anladığını yazdırması lazım. Soruyu ondan sonra sormalı ki, kaç tane parmak kalkıyor görebilsin.”
Sanko Okulları Danışma Kurulu Başkanı Jülide Konukoğlu ve Danışma Kurulu Üyesi Zeynep Konukoğlu’nun ev sahipliğinde düzenlenen panele, Sanko Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, Sanko Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Murat Akkın, Şahinbey İlçe Milli Eğitim Müdürü Yasin Tepe, Şehitkamil İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Yağcı da katıldı.
“Eğitimde İyi Örnekler Çalıştayı” açılış panelinin ardından çalıştaylar ile devam etti. “Yek Ahenk”, “Ezberi Bozmak: Kim Değil, Biz Yaptık", “Yatılı Bölge Okullarında Önleyici Rehberlik: Cinsel Şiddeti Konuşmak”, “Okul Öncesinde Yaratıcı Düşünme Sürecine Renkli Bir Bakış (Mış Gibi)” , “Çocukların Yer Aldığı Haberler Üzerinden Medya Okuryazarlığı”, “Öğretmen Ağı Tanıtım, Geçen Zaman Oyunu”, “İTEC CYCLE 5; Funny English Web 2.0 Tools”, “Atık Malzemelerden Probleme Dayalı STEM Uygulamaları”, “Düşünme Becerileri”, “Yaratıcı Problem Çözme, Periyodik Cetveli Duyarak ve Dokunarak Öğrenmek”, “Sosyal Beceri Eğitimi: Kendine Güven, Paylaş”, “6 Adımda Sınıfınızı Teknolojiyle Dönüştürün”, “Eğitim İzleme Raporu 2017-18”, “Parka Giden Yollar”, “Hulahop ile Takım Ruhu ve Mucize”, “Z Nesli: Sürükle Bırak”, “Soru Tasarımcıları Yetiştiriyor Muyuz”, “Çizgi Film ile Etkili Öğretim”, “Oynayarak Matematik Öğreniyorum”, “Söyle Bakalım”, “Ben Buradayım”, “Öğretmen Ağı Tanıtımı”,“Sosyal Gazete”, “Geleceğin Kodları Parmaklarımızın Ucunda İsimli Kodlama Çalışması” ve “Bilgi Temelli Hayat Problemi” konularında sözlü sunum ve atölye çalışması yapıldı.
Editör: Turgut Bozgeyik