Gaziantepspor Basın Sözcüsü ve As Başkanı Hayri Öztürk, kendisi hakkında çeşitli iddialarda bulunan eski teknik direktör Oktay Derelioğlu hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Öztürk, Derelioğlu ile yargı önünde hesaplaşacağını vurguladı.
KAÇIŞININ BAHANESİNİ ŞAHSIMA YÜKLEMEYE ÇALIŞTI
Oktay Derelioğlu'nun şahsıyla ilgili yaptığı açıklamaların hiçbirinin gekrçeği yansıtmadığını ifade eden Öztürk'ün açıklaması şöyle:
NE GERÇEKLE NE HAKKANİYETLE İLGİSİ YOK
"Takımımızın, teknik direktörlüğünü yaparken adeta kaçar gibi şehri terk eden, zaten zor durumda olan takımımızı daha da zora sokan ve şahsımla ilgili yerel ve ana akım medyaya hakarete varan açıklamalarda bulunan Oktay DERELİOĞLU’ na takımımız ve şahsım adına gerek yaşamın olağan akışından, gerekse saklı tuttuğumuz yasal haklarımız gereği cevap hakkımı kullanmak için bugün karşınızdayım.
Oktay DERELİOĞLU yaptığı basın açıklamasında ayrılışının daha doğrusu kaçışının tüm bahanesini yaptığı hakaretlerle şahsıma yüklemeye çalışmaktadır. Bunun ne gerçeklerle, ne de hakkaniyetle bir ilgisi bulunmamaktadır.
RESMİ SÖZLEŞMESİ OLMADAN GÖREV YAPTI
Öncelikle şunu belirtmek istiyorum: Bu şahsın kulübümüze gelişi ile ilgili olarak bir belirsizlik bulunmaktadır. Şöyle ki bir gün ansızın kulüp Başkanı tarafından getirildiğini söyleyerek teknik direktör olarak göreve başlamıştır. Bu şahsın gelişi ile ilgili olarak kulüp yönetim kurulu tarafından alınmış bir karar dahi bulunmamaktadır. Bununla birlikte profesyonel bir teknik direktörün, bir kulübü sözleşmesiz çalıştırdığı, görev yaptığı da ne Türk ne de dünya spor camiasında görülmüş ve duyulmuş bir olay değildir. Bu şahısla, Kulübümüz arasında imzalanan resmi bir sözleşme de bulunmamaktadır.
Buna rağmen, içinde geçtiğimiz sıkıntılı süreci de göz önünde bulundurup, gelişmeleri çok da sorgulamadan, zaten zor durumda olan kulübümüzü daha da zora sokmamak için kendisini yönetim kurulu, sporcularımız ve taraftarlarımız olarak bağrımıza bastık ve başarılı olması için elimizden geleni, üzerimize düşen görevlerimizi yapmaya çalıştık.
ÇALIŞANLARA KÜFÜR VE HAKARET ETTİ
Ulu Önder Atatürk bir vecizesinde “ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim.” Diyerek sporcunun zihniyeti ve karakterini net olarak betimlemiştir.
Hakaretleri spor ahlakı ile de bağdaşmayan bu şahıs 8 hafta takımımızda kaldı. Zaten maddi imkansızlıklarla, FİFA ceza dosyalarıyla küme düşmenin verdiği üzüntüyle uğraşan, bu sorunların üstesinden gelmeye çalışan Gaziantepspor bir şansızlık da Oktay DERELİOĞLU nun gelişi ile yaşamıştır.
-Takıma geldiği andan itibaren kulüp çalışanlarıyla sorunlar yaşamaya başladı. Kulübün sahibi kendisi, orada çalışanlarda kendisinin kölesiymiş gibi davranmış, küfür ve hakaretlerle egosunu tatmin etmeye çalışmıştır.
YÖNETİCİLERİN SOYUNMA ODASINA GİRİŞİNİ YASAKLADI
- Kulüp yönetim kurulu üyeleri ile hiçbir zaman bir araya gelmemiş. Yönetim kurulunu yok saymış, kendisini kulübün tek hakimi gibi görerek kulübü yönetmeye kalkmıştır. Kulüp yönetin kurulu üyelerini antrenmanlara dahil olmamıştır. Deplasmana gidildiğinde, kafile başkanı olarak görevlendirilen yönetim kurulu arkadaşlarımızın soyunma odasına girişini dahi yasaklayacak derecede kendi başına buyruk hareket etmiştir.
- Takımımız büyük aşılması imkansız zorlu bir süreç sonunda, süper ligden, PTT birinci lige düşmüş devamında da ligin bitmesine 8 hafta kalas 2. Lige düşmesi kesinleşmiştir. Transfer yasağı devam etmektedir. Yasak devam etmese dahi transfer yapacak maddi imkanda bulunmamaktadır. Takımımız altyapıdan yetişen, şehrimizin gençlerinden oluşan kadro ile maçlara çıkmaktadır.
Takımda şu an 28 futbolcu bulunmaktadır. Bu şahıs göreve başlar başlamaz 14 futbolcumuzu kadro dışı bırakarak futbolcularımızı ikiye bölmüş aralarında husumet oluşmasına da vesile olmuştur.
'ÜZÜLDÜM' DİYEN KADRO DIŞI KALDI
Futbolcularımızın kadro dışı bırakılma nedeni ise son derece kadar trajikomiktir.
Şöyle ki; hoca kendisini sevenler ve sevmeyenler ayrımı yaparak birkaç oyuncuyu kadro dışı bırakır. (sevip sevmeme ölçütünü nasıl koyduysa anlaşılırda değildir) Diğer oyunculara sorar “kadro dışı kalan arkadaşlarına üzülen var mı.” Diye. “Üzüldük onlarda arkadaşlarımızdı birlikte uzun yıllardır top oynuyorduk” cevabını verenler de, anında kadro dışına alınır. Zaten birçok olumsuzluklarla uğraşan takımımızda birde futbolcuların ayrışmasından dolayı bambaşka bir sorunla karşılaştık. Dolayısı ile Derelioğlu, takımı birleştirmek, arkadaşlık dostluk, dayanışmayı aşılamak bir yana futbolcular arasına kin ve nefret tohumları ekmiştir.
Kulüp gelecek sezon 2. Ligde mücadele edecektir. Zaten kulübün transfer yasağı bulunmaktadır. Bununla birlikte maddi imkânsızlıklar çözülecek gibi değildir. Buna rağmen var olan kadronun yarısını dışlamak aklı başında bir teknik adamın yapacağı bir davranış değildir.
DERELİOĞLU İLE HUZEYFE DURMAZ ARASINDAKİ GİZLİ ANLAŞMA NEDİR?
Yaşanan bu olumsuzluklara kulüp başkanı Huzeyfe DURMAZ her zaman sessiz kalmıştır. Aralarında yaptıkları gizli anlaşma nedir açıklamaları gerekmektedir. Yukarıda da dediğim gibi bir teknik direktör nasıl olurda bir takıma sözleşmesiz gelir. Yaşanan bu olumsuzluklar bir oyunun parçalarıymış gibi algılanmaktadır. Zaten güç durumda olan kulübün tamamen bitirilmesi ve elde kalan değerli oyuncularında köle gibi satılıp rant elde etme çabası mıdır? Yaşanan süreci düşündüğümüzde başka bir alternatifte gelmiyor aklımıza.
YARGI ÖNÜNDE HESAP VERECEK
Şahsımla ilgili olarak. Bu şahıs kulübe geldiği günden kaçıp gittiği güne kadar karşılıklı konuşmuş değilim. Aynı havayı teneffüs etmedik. Karşı karşıya gelmedik selamlaşmadık dahi. Bu yaşananlar sade benimle de değil, diğer yönetim kurulu arkadaşlarımızla da ilişkisi bu düzeydedir. Tekrarlıyorum, kulüp başkanı ile aralarında yaptıkları gizli anlaşma nedir bilmiyorum ama sadece kulüp başkanı ile muhatap olmuştur. Basın önünde hakkımda yapmış olduğu talihsiz açıklanın hesabını yargı önünde verecektir. Bundan kaçışı yoktur.
ŞİZOFRENİN RUH HALİNİ ANDIRAN BİR AÇIKLAMA
Sonuç olarak: Bir şizofrenin ruh halini andıran talihsiz açıklama Gaziantep kamuoyunu derinden üzmüştür. Yukarıda kısaca anlatmaya çalıştığım süreçte de görüleceği gibi, Oktay DERELİOĞLU anlamsız bir şekilde kulübün teknik direktörlüğüne gelmiş ve yine anlamsız bir şekilde kulübü bırakarak bir gece yarısı kaçıp gitmiştir. Yapmaya çalıştığı ise kendisini haklı göstermek çabasından öte bir ruh halidir. Bu yaşanan süreci kamuoyu önünde de ispatlamaya hazır olduğumuzu siz değerli basınla paylaşır, gerçeklerin ortaya çıkması adına açıklamalarımızı satırlarınıza taşıyacağınız umuduyla saygı ve sevgilerimi sunarım.
