MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gazeteciler Necdet Saraç, Şaban Sevinç, Ali Haydar Fırat, Hakan Bayrakçı, Orhan Bursalı ve Sevilay Yılman'ı CHP'nin tetikçisi olmakla suçladı.
MHP lideri Bahçeli, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve bazı gazetecilere tepki gösterdi.
Bahçeli, "Kılıçdaroğlu, HDP’li işbirlikçileri ve İP’li yoldaşları devamlı Sonbaharda seçim olabileceğini konuşuyorlar. Yok diyoruz, anlamıyorlar. Seçim zamanında olacak diyoruz, zihni melekeleri tıkalı olduğundan algılayamıyorlar" ifadesini kullandı.
Bahçeli'nin açıklamaları şu şekiklde:
CHP Genel Başkanı, alem bir insan. Allah’ı var, sıkıntılı anlarda insanımızı iyi güldürüyor! Kara mizahta ustalaştı, epey de mesafe kat etti. Kabak tadı verse bile, siyasi eğlenceye dönüşen grup toplantılarında kurusıkı atışın, yalan edebiyatının inceliklerini sahneliyor.
Dün yine tutulmuş aklıyla, kararmış vicdanıyla haykıran gerçeklere, meydan okuyan hakikatlere sırtını döndü. Tek gündem konumuzun kendisi olduğunu dile getirdi. İnsan ne kadar az düşünürse o kadar çok konuşurmuş, ağız var, dil var, fakat akıl ve ahlak derseniz işte o yok.
Kılıçdaroğlu gerçek milliyetçi, gerçek vatanseverin kendileri olduğunu söylemiş. Aslına bakarsınız önemli bir gelişmeyle, kritik bir itirafla karşı karşıyayız. Gerçi bu çıkışından memnuniyet duyduğumu da saklayamam. En azından altı okun içindeki milliyetçiliği hatırlamış!
'HDP’yle ittifakı bitirdiğini, zilletin batağından derhal çıkacağını duyurmalıdır'
Madem gerçek
milliyetçi olduğunu söylüyor, o
halde gereğini ve gerçeğin sorumluluğunu da bir an önce
yapmak zorundadır.
FETÖ ve PKK’yla bütün bağlarını keserek
işe başlamalıdır. Bu da yetmez, HDP’yle ittifakı bitirdiğini, zilletin batağından derhal çıkacağını duyurmalıdır.
'2023 Haziran ayında Tunceli’den milletvekili adayımız olmasında bile engel yoktur'
Kılıçdaroğlu bunları yaparsa,
gelip partimize
dahi üye olabilir. Siyasi
mücadelesini aramızda sürdürebilir. Hatta
açık çek veriyorum,
2023 Haziran ayında Tunceli’den milletvekili adayımız olmasında bile engel yoktur. Temizlensin, nedamet göstersin, buyursun gelsin.
Bu vaadimiz ve vaki davetimiz Kılıçdaroğlu’nun milliyetçiliği kadar gerçekçidir! Zira
bizim herkese kapımız açıktır, bizim yüreğimizde yenilenmiş ve yüklerinden kurtulmuş Kılıçdaroğlu’na bile yer vardır. Onu sevgiyle kucaklayacak, geçmişini unutturacak hoşgörümüz ortadadır.
Bir
diğer ele alınması
gereken konu ise şudur: Kılıçdaroğlu, HDP’li işbirlikçileri ve İP’li yoldaşları devamlı Sonbaharda seçim olabileceğini konuşuyorlar. Yok diyoruz, anlamıyorlar. Seçim zamanında olacak diyoruz, zihni melekeleri tıkalı olduğundan algılayamıyorlar.
Daha ilginci, televizyon ekranlarında
sabit ama haftalık
ücret mukabilinde
yorum yapan bildik isimler, Kılıçdaroğlu’ndan aldıkları asparagas sufleleri cansiperane savunuyorlar, servis ediyorlar, nöbetleşe gündem işgaline soyunuyorlar. Ne söylesek nafile, hep aynı havadalar.
Mesela, Necdet Saraç, Şaban Sevinç, Ali Haydar Fırat, Hakan Bayrakçı, Orhan Bursalı ve Sevilay Yılman’a varıncaya kadar
farklı televizyon
ekranlarda CHP’nin hem sözcülüğünü hem seçim kulisi yapan
ücretli tetikçilere üzülüyorum, durmadan yırtınıp
kendilerini paralıyorlar.
Bunların
karşısında beşlik simit
gibi dizilen bazı
gazeteci ve eski siyasetçiler de evet haklısınız, ama
diyerek söze başlayıp acayip gerdan kırıyorlar. Erken seçim siparişini
Okyanus ötesinden mi berisinden mi aldıkları muamma
olsa da, kukla gibi oynatılıyorlar.
Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçiminin
nasıl olacağı, bu konudaki
gerek ve yeter şartların nelerden teşekkül ettiği bu hacıyatmazlar tarafından ya bilinmiyor ya da bilinse de gerçeğin üzeri örtülüyor.
'Sonbaharda seçim olabilir demek Türkiye’nin huzurunu hançerlemek isteyenlere hizmettir'
TBMM’de seçim kararının alınması için
ihtiyaç duyulan çoğunluğa
sahip olmadan, Cumhurbaşkanı’nın da bu konuda net
tavrı bilinmesine rağmen, Sonbaharda seçim olabilir demek Türkiye’nin siyasi, ekonomik ve
toplumsal huzurunu hançerlemek isteyenlere hizmettir.
Peki, bunun neresi demokrasidir? Neresi özgürlüktür? Neresinde adamlık ve ahlak vardır?
Televizyon sahipleri acaba, Kılıçdaroğlu’nun seçim spekülasyonun
gündemde kalması için gizil ve
gizemli bir
destek mi vermektedir? Boş lafa,
boş tantanaya, boşuna çabaya karnımız toktur.
Kılıçdaroğlu, bizim
halı olduğumuzu söylemiş. O halde sıkıyorsa, yiyorsa, cesareti varsa
gelsin de üstümüze bassın. Halı değiliz, ama haya sahibiyiz, vatan ve millet sevdalısıyız. Bu iftirayı atanların haysiyetlerinin
kimler tarafından çiğnendiğini hem biz hem de millet biliyor.
Süleyman Şah Türbesi
konusunda bize laf
eden Kılıçdaroğlu, eğer aramıza katılırsa, zincirlerinden kurtulup bize
doğru akarsa, geçmişte
neler söylediğimizi, nasıl bir duruş gösterdiğimizi tek tek, heceleye heceleye, okumayı
yeni öğrenen çocuklara anlatır gibi öğreteceğim. Söz.
CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu’nun ciddiyetsiz ve itibarsız
sözlerine karşı esasen siyasi üslubuma çok da uygun olmayan bir tarzda cevap vermek durumunda kaldım. Hiç
kimse kusura bakmasın, ama hak edene hak ettiği gibi davranmak görevimizdir.
!#**h28682**#!