İsmailağa Cemaati'nde 6 yaşındaki kız çocuğunun evlendirilmesi ve yıllarca cinsel istismara maruz kalmasına yönelik tepkiler yükselirken, tarikatları savunmaya çalışanlara Fehmi Koru da eklendi. Koru'ya göre; skandal olaya tepki gösterenler Kılıçdaroğlu'nun olası adaylığına zarar veriyor!
İsmailağa Cemaati'ne bağlı Hiranur Vakfı'nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel'in kızı H.K.G. babasının kendisini 6 yaşındayken imam nikahıyla ‘evlendirdiğini', çocukluğu boyunca cinsel istismara uğradığını anlatarak şikayetçi oldu.
BirGün Gazetesi yazarı Timur Soykan’ın ortaya çıkardığı ve Türkiye’nin gündeminden düşmeyen skandalda, 6 yaşındayken 29 yaşındaki bir müritle imam nikahı kıyılan H.K.G. ifadesinde cinsel istismarın kendisine bir oyun gibi gösterildiğini anlatıyor.
FEHMİ KORU SAHNEYE ÇIKTI
Toplumun farklı kesimlerinden tepkiler yükselirken, tarikatlara savunmaya almaya çalışan siyasetçi ve gazeteciler de var.
Uzun yıllar AKP’nin en önemli destekçilerinden olan, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e yakınlığıyla bilinen Fehmi Koru, skandal olayla ilgili kaleme aldığı “Her dindarın kız çocuğunu bebekken evlendirdiğini mi sanıyor bunlar?” başlıklı yazıda, 6 yaşındaki çocuğa istismar nedeniyle tarikatlara tepki gösteren kişiler yüzünden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olması durumunda seçilmesinin zorlaşacağını savundu!
TARİKATLARA TEPKİ GÖSTERENLER, KILIÇDAROĞLU’NU ZORA SOKUYORMUŞ!
“Yakın çevre ve medyada kendisini desteklediğine tanık olunan yorumcular, CHP liderinin seçilmesini imkansız hale getirmek için yapılması gereken ne varsa, hepsini, daha şimdiden yapıyorlar” diyen Koru; skandal olayla ilgili şu görüşlerini ileri sürdü:
“O çevre ve destekçi medya, tartışılan konuda onlardan pek farklı düşünmeyen, kendileri de sesli-sessiz tepkilerini vermekte zorlanmayan geniş bir kitleyi, karşılarına almış dövüyorlar da dövüyorlar…
Tekil bir olay sanki o geniş kitle içerisinde yer alan herkes kendi kızlarını çocuk yaşta evlendiriyor imişçesine genelleştiriliyor.
‘Kapatılsın, yok edilsin’ çığlıkları arasında tartışma farklı yönlere çekiliyor. En fazla gürültü nereden geliyor dersiniz? Yakın çevre ile destekçi medyadan…
Seçim stratejisini geçmişte partisine oy vermemiş kesimlerden de oy getirebilecek geniş cepheci bir anlayış üzerine kurmuş ve bu amaçla daha önce hiçbir CHP liderinden gelmemiş açılımları gerçekleştirme çabasına girişmiş olan Kılıçdaroğlu, bu yaygara arasında, altından zeminin kaydığını hissediyor olmalı.”
“İKTİDAR ‘BASKIN SEÇİM ZAMANI GELDİ’ DÜŞÜNCESİYLE HAREKETE Mİ GEÇER? GÖRECEĞİZ”
Tarikatların varlıklarını her koşulda sürdüreceklerini söyleyen Koru, “Şunu bile düşünme zahmetine katlanmıyorlar: Üzerlerine gidilmesini istedikleri, kapatılması için kampanya açtıkları cemaatlar ve tarikatlar, en sıkı uygulamalara maruz bırakıldıkları dönemlerde bile varlıklarını korumayı ve bugünlere ulaşmayı başardılar” ifadelerini kullandı.
Koru, “Yasallık dışına itildiklerinde, benzer bir tepkiyle, sütre gerisine çekilip ayakta kalmayı şimdi de başaracaklardır” yazısını şöyle sürdürdü:
“Olan da, Kılıçdaroğlu’nun partisini daha geniş kitlelerin de beğenisine açık ve kendisini de seçilebilir kılma arayışına olacak.
CHP bu yüzden ‘%20 partisi’ durumundaydı, bugünden sonra da muhtemelen ‘%20 partisi’ olarak yoluna devam etmek zorunda kalacak.
Zaman zaman buluşarak birlikteliğin keyfini çıkardıkları ‘6’lı masa’nın sakinlerini de zora sokacak bir sürece girildi.
İktidar bunu seyretmekle mi yetinir, yoksa ‘Baskın seçim zamanı geldi’ düşüncesiyle harekete mi geçer? Göreceğiz.”