Sosyal medya hesabından "Amasız fakatsız tam demokratik CHP, tam demokratik Türkiye istiyoruz!" mesajını yayınlayan Uysal, Cumhuriyet’e konuştu, tepki oylarını almanın ötesine geçilmesi için, demokrasinin kurumsallaştırılması gereğine işaret etti.
“DEMOKRASİ KURUMSALLAŞTIRILAMAZSA SADECE TEPKİ OYU ALINABİLİR”
Türkiye’de CHPli belediye başkanları arasında partisinin tüzük kurultayı öncesi yaklaşımını, önerilerini, eleştirilerini kamusal alanda ifade eden tek belediye başkanı olarak dikkat çeken Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal “Eski otoriter siyasi partiler manzumesi, tek kişi merkezli otoriter parti düzenlemeleri ile yeni kuşaklara ulaşmanın mümkün olmadığını belirterek “Eski tip, merkeziyetçi, Ankara’dan olup biten işlerle toplumun önüne çıkmakla ancak tepki oyu alınabilir. Bir program oyu, bir tüzük oyu, bir duruş oyu alamazsınız, tepki oyu alabilirsiniz, o da bugün vardır, yarın yoktur. Demokrasiyi kurumsallaştırmaya, sağlam, standart, demokratik bir parti oluşturmaya ihtiyacımız var. 21. Yüzyılda Avrupa ve dünyada iktidara gelen popülist otoriter rejimlere öykünerek değil kendi otantik hikâyemize uygun şekilde dünyanın en demokratik partisini oluşturarak yolumuza devam etmemiz lazım” yorumunu yapıyor.
Uysal, milletvekilleri ile paylaşılan ve değiştirilmeye açık olduğu belirtilen tüzük taslağında en çok tartışılan görevde dönem şartı ve aday belirleme usulleri ile ilgili önerilerini şöyle ifade ediyor:
“GENEL BAŞKAN KONTENJANI NET YÜZDE 3 OLMALI, 3 DÖNEM ŞARTI KONMALI”
“Dönem sınırlaması geç kalmış bir şey, kesinlikle olması lazım ama galiba taslaktaki biraz değişik. Farklı formüller üretilmiş gibi duruyor. Yine de iyi niyetli bir madde. Net bir şekilde 3 dönem sınırını koymamız lazım. Çok net şarta bağlamadan, parti meclisinin son kararına bağlı kalmadan, merkeziyetçi yapı içinde ele almadan net bir şekilde yazmak gerekiyor: Yüzde 3 genel başkan kontenjanı kalanı önseçim. Eğer aday yoklaması yapılacaksa net çerçevenin önceden karara bağlanması ve aday yoklaması sonucuna herkesin uyması gerekiyor.”
“PARTİ MECLİSİ’NDE UZMANLAŞMA GEREKİYOR”
Parti meclisinin 100 kişiye çıkarılmasını öneren Uysal, merkez yönetim kurulu üyelerinde de uzmanlaşmaya gidilmesi gerektiğini “Gölge kabine gibi uzmanlık alanına göre kendi programını sunup parti meclisinden seçilmesi lazım. Enerji politikalarından sorumlu arkadaşın çalışmalarını parti meclisine anlatıp parti meclisinden seçilerek partinin gölge enerji bakanı olması lazım. Çünkü uzmanlaşamıyoruz. Genelde hep İyi konuşan, yuvarlak, genel konuşan, her konuyu konuşan, her konuda ana hatlarıyla konuşan bir şey var, bu Türkiye’yi bir yere taşımaz” sözleriyle savunuyor.
Parti Meclisi’nde kadın ve gençlerin etkinliğinin artması gerektiğini savunan Uysal, “Yıllardır kongre yaparız, Kadın kolları başkanı, gençlik kolları başkanı, tabandan seçilirler. Katılım hakkı olanın oy hakkı da olmalı ve parti meclisi seçiminde oy kullanabilmeli” diyor
“KURULTAY’A YANLILIK DEĞİL DERİNLİK KATMAK AMACINDAYIZ”
Önerilerini ortaya koyarken, Uysal, amacının yanlılık değil derinlik yaratmak olduğunun altını çizerek, “Tam olarak kamuoyunda kim ne düşünüyor, alternatif ne öneriyor bilmiyoruz. Bu, CHP’ye uygun bir tablo değil. Bunu gördüğüm için bu çalışmayı yaptım. Çalışmamız, birisine karşı ya da birisinin yanında değil, biz CHP’nin yanındayız Türkiye’nin yanındayız. Kurultaya demokratik derinlik katıyoruz, bu tartışmalar olmadan CHP tüzük kurultayı olmaz” dedi.