Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul'da düzenlenen danışma meclisi toplantısında açıklamalarda bulundu.
Burada 'faiz sebep, enflasyon neticedir' tezini bir kez daha dile getiren Erdoğan, "Faiz zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapar. Ve unutmayın faiz sebep, enflasyon neticedir. Yeni ekonomi programımızla Türkiye'yi en büyük 10 ekonomi arasına sokma hedefine hızla ilerliyoruz" dedi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Erdoğan'ın bu görüşü doğrultusunda dört ayda toplam 500 baz puan faiz indirimi kararı vermiş, eylül ayında 8,30 seviyelerinde olan dolar/TL, aralıkta 18'e kadar yükselmişti.
Türk lirasının yabancı paralar karşısındaki değer kaybının tarihi seviyelere ulaşmasının ardından 'kur korumalı TL mevduat' desteği devreye sokulmuş, ardından döviz kurlarında bir miktar geri çekilme yaşanmıştı.
İMAMOĞLU'NU 'ELEŞTİRDİ': UTANMADAN BANA MEKTUP GÖNDERİYOR, 'BÖYLE BİR ŞEY YOK' DİYEErdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) 45 bin kişinin işten çıkarıldığı iddiasını da tekrarladı.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun "Biz 15 bin 117 kişiyi işten çıkarttık ama emeklilik nedeniyle ayrılanlar 3 bin 792 kişi. Mevsimlik işler nedeniyle çalışmakta olduğu işin sona ermesi sebebiyle ayrılanların sayısı 3 bin 449 kişi. Kendi isteğiyle ayrılanlar 3 bin 60 kişi. Bizim birebir iş akdini feshettiğimiz kişi sayısı ise sadece 3 bin 400 kişi" şeklindeki açıklamasına karşın şunları söyledi:
"Utanmadan bana mektup gönderiyor 'Böyle bir şey yok' diye. İBB'nin önünde hanımlarıyla beraber ağlayanların gözyaşlarını sen bize anlatma. İBB'nin kahir ekseriyeti AK Partili meclis üyelerinden oluşmaktadır. Bütün kayıtlar onlarda mevcuttur. Senin bütün yalanların orada tutuluyor. Yenikapı'ya sıra sıra dizdikleri araçların daha fazlasını, 3-5 kat daha yüksek fiyatla belediyeye doldurdular."
KILIÇDAROĞLU'NA: CUMHURBAŞKANI ADAYINIZI BİLE BELİRLEMEDİNİZErdoğan, muhalefet partilerine yönelik eleştirileri sırasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da hedef aldı. "Bay Kemal, siz daha Millet İttifakı olarak cumhurbaşkanı adayınızı bile belirlemediniz, önce şunu bir açıklayın" diye seslendi.
'İSTANBUL'U SEVMEK, TÜRKİYE'Yİ SEVMEK DEMEKTİR'Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"- İstanbul ayrı bir yere, ayrı bir hikayeye, ayrı bir öneme sahiptir. Her fırsatta tekrar tekrar hatırlattığım gibi, İstanbul sade bir semtini sevmenin bile bir ömre bedel olduğu bir şehirdir. İstanbul, güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar bir şehirdir. İstanbul insanı seversen olayım yarin dedirten bir şehirdir. Biz İstanbul'u işte böyle aşkla seviyoruz. Esasen İstanbul'u sevmek demek, Türkiye'yi sevmek demektir. İstanbul'u sevmek demek, gözü ve gönlü burayla rabıtalı Balkanlarından Kuzey Afrikası'na kadar koskoca bir coğrafyayı sevmek demektir. Bu kadar sevilen bir şehre hizmet etmek de o kadar meşaketli ama o derece şerefli bir iştir.
'AYASOFYA'NIN YENİDEN CAMİ OLARAK İBADETE AÇILMASI BİZİM İÇİN ÇOK KIYMETLİDİR'
- Sevgili gençler, bizim gecemizi gündüzümüze katarak çalışmamızın gerisinde işte bu aşk vardır. Bize yedi düvele meydan okuma gücü veren de bu aşktır. İşte dün, Gaziantep'te bunu gördük. Hem kapalı salon teşkilat toplantısında hem miting alanında on binlerin olduğu o meydanda bu aşkı gördük. Bu coşkuyu gördük. Hamdolsun fabrikaya gittik, işçilerimizle beraber olduk. Orada da bu heyecanı gördük. Gençler, elbette her dava gibi bizim davamızın da sembolleri vardır. Tekbirimizle, ezanımızla, bayrağımızla, İstiklal Marşımızla, camilerimizle, minarelerimizle bu sembollere sıkı sıkıya sarılmamızın gerisinde davamıza olan inancımız bulunuyor. Bunun için İstanbul'un 1453 yılındaki fethi, bizim için çok önemli bir dönüm noktasıdır. Ayasofya'nın yeniden cami olarak ibadete açılması bizim için çok kıymetlidir.
'VERDİĞİMİZ MÜCADELE, GEZİ OLAYLARINDA 'ZULÜM 1453'TE BAŞLADI' DİYENLERE, CHP ARTIKLARINA KARŞIDIR'- Çamlıca Camii bizim için çok ama çok değerlidir. Zira Anadolu yakasındaki en büyük semboldür. Avrupa Yakası'ndan baktığımız zaman gördüğümüz en büyük semboldür. Aynı şekilde Mimar Sinan Camii böyle bir semboldür. Şimdi Barbaros Hayreddin Paşa Camii evet, dikiliyor. Rabbime hamdolsun. Bunlar bize nasip oluyor. demek ki iş bilenin, kılıç kuşananın. Verdiğimiz mücadele, Ayasofya'yı minarelerinden kurtaracağız diyenlere karşı inancımıza sahip çıkma mücadelesidir. Verdiğimiz mücadele, hatırlayın... Gezi olaylarında 'Zulüm 1453'te başladı' diyenlere karşı, bu CHP'nin artıklarına karşı bu toprakların ebedi vatanımız olduğunu göstermenin mücadelesidir. Şayet bazen öfkeli gözüküyorsak, tek sebebi sevdamızdır.
'BU DAVADA BENCİLLİĞE, NOBRANLIĞA, İHANETE YER OLMAZ'- Bu dava insanların kendi canlarından bile aziz bildikleri bir davadır. Bu davada bencilliğe, nobranlığa, ihanete yer olmaz. Hesabi değil hasbi insanların omuzlarında yükselen bu davayı hep daha ileriye taşıyarak 2023'e de, 2053'e de zaferle ulaştırmak bizlerin sorumluluğudur. Bu sorumluluğu yüreğinde hissedenin gözüne uyku girmez. Bu sorumluluğu ruhunda hissedenin gözünde en yüce dağlar düz ovaya dönüşür. Ama bu hasbiliği kaybedenin de gözüne yumruk kadar çıkıntılar, aşılmaz dağlar gibi görünür.
'39 BELEDİYEMİZE SESLENİYORUM, HAYVAN BARINAKLARINI İHMAL ETMEYİN'- Buradan 39 belediyemize sesleniyorum. Hayvan barınaklarını ihmal etmeyin. Bu hayvan barınaklarıyla birlikte Osmanlı'nın yaptıklarını da unutmayınız. Ne yapıyordu? Ağaçlarda meyveler ve o meyvelerden gelip hayvanların nasiplenmesini temin ediyorlardı. Bunu biz yapmalıyız. Dün Gaziantep'de o yavru Asiye... Pitbull köpekleriyle nasıl oynuyordu? Ama pitbull köpekleriyle o şekilde oynarken Asiyemiz paramparça edilir hale geldi. Aradık Ömer Bey'i, ambulans uçakla Antalya'ya gönderdik. Tedavisi orada yapılıyor. Biz buyuz. Böyle olmaya devam edeceğiz.
'AK PARTİ'Yİ İKTİDARDA TUTACAK OLAN MİLLETTİR'- Görüldüğü gibi siyaset, toplumun her kesimi kucaklamayı gerektiren bir uğraştır. Başkaları şöyle davranıyor, böyle yapıyor olabilir. Bizi ilgilendirmez. Biz her bir insanımıza ulaşmakla, her bir insanımızın gönlünü kazanmakla mükellefiz. AK Parti, gönüllüler kadrosudur. Ana kadememesiyle, kadın kollarıyla, gençlik kollarıyla, şu anda karşımda ben gönüllüler hareketinin mensuplarını görüyorum. İlk günden beri ne diyoruz? AK Parti'yi kuran millettir. AK Parti'ye yön gösteren millettir diyoruz. 'AK Parti'yi iktidara getiren millettir' diyoruz. 'AK Parti'yi iktidarda tutacak olan da millettir' diyoruz.
'BAY KEMAL SENİN GÜCÜN BUNLARA YETMEZ'- Kardeşlerim, bizler çok gayret ettik. Çok gayret ediyoruz ve edeceğiz. Eğitimde gerekli adımları attık mı? Sağlıkta gerekli adımları attık mı? Şehir hastanelerini kurduk mu? Ya üç ayda Atatürk Havalimanı'nda 1006 odalı hastaneyi yaptık. Aynı şekilde Anadolu Yakası'nda Samandıra'da yine havaalanında, orada, aynı şekilde 1006 odalı hastanemizi yaptık mı? Üç ayda, üç ayda... Tomografisi, MR'ı, ultrasonu, bütün bunlarla beraber. Bay Kemal senin gücün bunlara yetmez. Bunlarda yalan, afedersiniz hal binasını hastane olarak takdim edecek kadar bunlar yalancı. Ve tabii sonra incelendi, bakıldı ki öyle bir hastane de yok. Bunların hayatı bu. Aynı şekilde Arnavutköy'de tarihi bir kışlayı hastaneye çevirdik mi? Çevirdik.
'İZMİR MİLLETVEKİLİ BAY KEMAL, NE YAPTIN?'- Bay Kemal, İzmir belediyesi sende ne yaptın? Bak, felaket yaşandı. Felaketin yaşandığı o yerde 757 konutu inşa edip vatandaşlarımıza dağıttık. Biz buyuz. Milletimiz kendi hayatında bu kazanımları görüyor, biliyor. Antalya'da bir felaket yaşadık, Muğla'da felaket yaşadık. Belediyeler sende. İzmir Milletvekili Bay Kemal? Ne yaptın? Yapmaz. Öyle bir derdi yok. Ama biz dertliyiz. Biz aşığız. Bizim bu millete aşkımız var aşkımız. Sevdamız var sevdamız.
'AK PARTİ DÖNEMİNDE DOĞMUŞ, BÜYÜMÜŞ BİR NESİL VAR Kİ ELLERİNDEKİ İMKANLARI GEÇMİŞLE MUKAYESE EDEMİYOR'- AK Parti döneminde doğmuş, büyümüş bir nesil var ki eski Türkiye'yi bilmedikleri için ellerindeki imkanları geçmişle mukayese edemiyor. Türkiye'nin küresel krizler karşısındaki dayanıklılığın gerisinde ülkemize kazandırdığımız bu altyapının bulunduğunu örnekleriyle anlatmalıyız.
'FAİZ ZENGİNİ DAHA ZENGİN, FAKİRİ DAHA FAKİR YAPAR'- Faiz ve kur tartışmaları üzerinden yaşanan tüm gelişmelerin de bu tablonun bir parçası olduğunu, ama Türkiye'nin hedeflerine ulaşma kararlılığında olduğumuzu söylemeliyiz. Faiz zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapar. Ve unutmayın faiz sebep, enflasyon neticedir. Yeni ekonomi programımızla Türkiye'yi en büyük 10 ekonomi arasına sokma hedefine hızla ilerliyoruz.
İMAMOĞLU'NA 'İNANMAMIŞ': İBB'NİN KAHİR EKSERİYETİ AK PARTİLİ MECLİS ÜYELERİNDEN OLUŞMAKTA, BÜTÜN KAYITLAR ONLARDA MEVCUT- İstanbul'da kazandıkları belediyelerden tek bir kişinin işten çıkartılmayacağına dair namuz sözü verdiğini biliyorsunuz. Seçim meydanlarında verdiği bu sözlere ne oldu? Bu namus sözü de yalan oldu. Bir hesaba göre 13 bin 500, bir hesaba göre 15 bin kişiyi işten çıkartıp yerine aralarında terör örgütleriyle iltisaklı kişilerin de bulunduğu 45 bin kişiyi aldılar. Utanmadan bana mektup gönderiyor 'Böyle bir şey yok' diye. İBB'nin önünde hanımlarıyla beraber ağlayanların gözyaşlarını sen bize anlatma. İBB'nin kahir ekseriyeti AK Partili meclis üyelerinden oluşmaktadır. Bütün kayıtlar onlarda mevcuttur. Senin bütün yalanların orada tutuluyor. Yenikapı'ya sıra sıra dizdikleri araçların daha fazlasını, 3-5 kat daha yüksek fiyatla belediyeye doldurdular. "