Siyaset

Erdoğan'dan erken seçim açıklaması

Yeni bakanların yer aldığı Kabine Toplantısı sona erdi. Toplanın ardından AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan basın mensuplarına konuşma yapıyor.

Erdoğan'dan erken seçim açıklaması
02-07-2024 20:35
02-07-2024 21:52
ANKARA

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe'de toplandı. Kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Erdoğan, "Cumhurbaşkanlığı sisteminde erken seçim yoktur. Bunun yerinde seçimlerin yenilenmesi kararı alınması vardır" dedi.

Erdoğan başkanlığındaki Kabine Toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki basına kapalı toplantı 2 saat 40 dakika sürdü. 

Toplantının ardından kameraların karşısına geçen Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle; 

"Yeni kabine üyelerimizi kutluyorum. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığını yürütecek Murat Kurum kardeşimiz ile Sağlık Bakanlığını yürütecek Prof. Dr. Kemal Memişoğlu hocamıza yeni vazifelerimizin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Görevden affını isteyen ve bu talepleri şahısımızca kabul edilen Mehmet Özhaeski kardeşimiz ile Fahrettin Koca kardeşimize de emekleri, fedakarlıkları ve milletimize yaptıkları hizmet için teşekkür ediyorum.

Vatanımızın bekası , insanımızn güvenlği için yurtiçinde ve yurt dışında kahramanca yapan askerlerimizin tek tek gözlerinden öpüyor. Rabbim onları muhafaza ve muzaffer eylesin diyorum. Bayram süresince çeşitli nedenlerden kaynaklanan orman yangını haberleriyle sarsıldık. Diyarbakır Çınar ve Mazıdağındaki yangında hayatını kaybeden insanlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum.

Haftasonu yine İzmir, Bursa, Balıkesir, Muğla ve Çanakkale'de orman yangınalrı yaşandı. Yaz mevsiminin her geçen yıl daha sıcak ve kurak geçmesiyle yangın riski de aynı oranda artıyor. Bu felaketler baktığımızda, ihmalin, tedbirsizliğin ve kastın öne çıktığını görüyoruz. Bölücü örgütün de orman yangınlarını bir terör yöntemi olarak kullandığını geçmiş tecrübelerimizden biliyoruz.

Yeşil Vatan korunuyor

Yüzde 90'ı insan kaynaklı olan orman yangınlarının önüne geçmek için var gücümüzle çalışıyoruz.

Orman yangınlarıyla etkin mücadele konusunda önemli adımlar attık;

26 uçak, 105 helikopter ve 5 binden fazla kara aracı ile sürdürüyoruz. Ekipmanları da ileri teknolojiyle yeniledik.

Halihazırda 14 Bayraktar TB2 İHA'mız ile Yeşil Vatanı'ı 7/24 izliyoruz. Yangınlarla mücadelede İHA kullanan 2 ülkeden biriyiz. 184'ü akıllı 776 kule ile ormanları takip ediyoruz.

4 bin 744 havuz ve gölet yapıldı. Yapay zek tabanlı sistemler devrede. Ormanlar için 25 bin personelimiz ve 122 bin gönüllü ormanlarımızı korumak için fedakarca çalışmaktadır.

Ormanlarımıza sahip çıkma ve koruma noktasında tüm vatandaşalrımızdan daha fazla itina bekliyoruz. Yaz sıcaklarının en yoğun yaşandığı günlere girdik en ufak ihmalin bile büyük zararlara sebep olacağını unutmayalım. 

"Tarım politikalını eleştirenlerin çoğu ön yargıyla hareket etmektedir"

Hükümetlerimizin tarım politikalını eleştirenlerin çoğu ön yargıyla hareket etmektedir. Her mesele gibi tarım konusuna da istismar olarak bakıyorlar. 

Tarım ciddi bir uğraştır, ülkemiz açısından çok stratejik bir sektördür. Çiftçi kardeşlerimizin hakkını daima verye çalıştık. Son 21 yılda reel rakamlarla 1 trilyon 364 milyar lira tarım desteği verdik. 2024'te 56 milyar lira destek ödemesi yapıldı.2024 Tarımsal destek hedefi 91,5 milyar lira.

"ÇİFTÇİLER MAĞDUR EDİLMEYECEK"

Toprak Mahsulleri Ofisimiz çiftçimizin ürününü en hızlı şekilde almak ve gerekli depolamayı yapmak ve zamanında ödemesini gerçekleştirmek için gayret gösteriyor. Ofis hububat teslim eden üreticilemizin ödemesine başladı.

6 Haziran'a kadar ürün verenlerin ödemeleri yapıldı. Çiftçiler mağdur edilmeyecek.Tüm imkanlarımızla çiftçilerimizin yanındayız. 

Batılı güçlerin askeri, diplomatik, siyasi desteğini arkasına alan İsrail'in gözünü komşularına diktiğini görüyoruz. Lübnan'a yönelik saldırıların ve tehdit dilinin artması bölgemizin geleceği adına bizi ciddi manada endişelenmektedir.

Batı dünyası destek verdikçe İslam alemi de sessiz kaldıkça Netanyahu denilen caninin tüm bölgemizi ateşe sürükleme pahasına işgal politikasına devam edeceği anlaşılıyor.

"KİMSENİN TOPRAĞINDA GÖZÜMÜZ YOKTUR"

Komşumuz Suriye'de 13 yıldan fazla sürede devam eden 1 milyon insanın hayatına malolan itilafa siyasi çözüm bulmak için çok uğraştık. Farklı kanallarla daha fazla kan dökülmesinin önüne geçmeye çalıştık. Sahada bazı konularda müspet neticeler de aldık. Sulhe ve sükunete hizmet edecek ilave adımların atılması mümkündür.

Kimsenin toprağı ve egemenliğinde gözümüz yoktur. Suriye'nin milli birliğinin korunması Türkiye'nin de önceliğidir. PKK'ya kurdurulmak istenen terör devletine en ağır darbeyi sınır ötesi harekatlarla Türkiye indirmiştir. Biz demokratik, müreffeh ve güçlü Suriye görmek istiyoruz. Evlerini terk etmek zorunda kalmış milyonlar için Suriye'nin güvenli bir hale gelmesini herkesten çok biz arzu ediyoruz.

Biz ayrılıkları derinleştirme yerine, ortak paydayı büyütmenin derdindeyiz. Dış politikada da sıkılı yumrukların açılmasında büyük fayda olduğuna inanıyoruz. Bunun için kiminle görüşülmesi gerekiyorsa geçmişte olduğu gibi görüşmekten imtina etmeyiz. Elbette Türkiye'nin güvenliğini referans alacağız. Türkiye dostlarını yarı yolda bırakan bir devlet değildir, olmayacaktır. Tek parti zihniyeti Azerbaycanlı kardeşlerimizi Sovyetlere teslim ederek ülkemize Boraltan köprüsü faciasını yaşatmıştı. Tam 76 yıl bu facianın mahçubiyetini yüreğimizde hissettik.

"KAMU DÜZENİ DEVLETİMİZİN KIRMIZI ÇİZGİSİDİR"

Sollingen'de evlatlarını ırkçı teröre şehit vermiş bir millet olarak bize yakışmayan, inancımız, kültürümüz, medeniyet değerlerimizle asla bağdaşmayan sahnelerin yaşanmasına göz yummayız. Kamu düzeni kırmızı çizgimizdir. Bu hassas çizginin yok sayılmasına, çiğnenmesine eyvallah demeyeceğiz.

Geçmişte etki ajanları ve provokatörler eliyle ülkemize hangi bedellerin ödetildiğini gayet net hatırlıyoruz. Kayseri'de iğrenç ve rezil bir taciz vakası üzerinden aynı kaos planı tezgahlandı. İkinci perde ise Suriye'nin kuzeyinde sergilendi. Bunları kimin yazdığını çok çok iyi biliyoruz. Ne biz ne Suriyeli kardeşlerimiz bu sinsi tuzağa düşmeyeceğiz. Irkçı vandallığa ve provokasyonlara boyun eğmediğimizi altını çizerek söylemek istiyorum.

 Kimse kendini polisin, hakimin devletin yerine koyamaz. Kayseri'deki olaylar sonrasında ortalığı yakıp yıkan, polisimize saldıran 474 provokatör gözaltına alındı. Dün Suriye Milli Ordusu güçleri ve güvenlik kuvvetlerimiz kışkırtmalara gerekli müdahalelerde bulundu. Suriye Geçici Hükümeti şanlı bayrağımıza yönelik saldırıları lanetlediğini ifade etmiştir.

İstihbarat birimlerimiz sınırın öte tarafındaki ortaklarıyla çok titiz bir çalışma yürütmektedir. Hangi kirli ellerin bu işlerin arkasında olduğunu mutlaka ortaya çıkaracağız. Türkiye'nin Suriye'deki mevcudiyeti teröristan kurma hayallerinin önündeki bariyerdir. Silahlarının namlusu ülkemize çevrili eli kanlı caniler orada var oldukça ülke ve milletimizin güvenliğini sağlamaya devam edeceğiz. Bölücü terör tehdidi ortadan kalktıkça elbette üzerimize düşeni yaparız.

"SURİYE'DEKİ HUZUR ORTAMI YÜKSELDİKÇE GERİ DÖNÜŞLER DE ARTACAK"

Bizim kimsenin toprağında gözümüz yok. Kimsenin egemenliğinde gözümüz yok. Biz yalnızca bölücü niyetlere karşı vatanımızı koruyoruz ve koruyacağız. Türkiye Gazze krizindeki başarılı imtihanı Suriye meselesinde de vermiştir. En zor günlerinde Suriyeli muhacirlere ensar olmanın gururunu iftiharla taşıyacağız.

13 yıldır ülkemizin şefkat şemsiyesi altında olan mazlumları sıkıntıya sokacak hiçbir eyleme girişmeyiz. Suriyeli kardeşlerimizin, güvenli ve onurlu dönüşlerini hep teşvik ettik. 670 bin kişi geri döndü. Katar'ın da desteği ile hayata geçirdiğimiz konut projeleri tamamlanınca bu sayı inşallah 1 milyon olacak. Arzu eden herkesin gönüllü, huzurlu vatanlarına dönüşünü tesis edebilirsek ne mutlu bize. Akıllı, insani bir çerçevede geri dönüşü bir çerçeveye kavuşturacağız.

"CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİNDE ERKEN SEÇİM YOKTUR"

14-28 Mayıs'ta yasama ve yürütmede son sözünü söyleyen milletimiz 31 Mart'ta da yerel yönetimlerde kimleri başında görmek istediğini belirtmiştir. Seçimler elbette demokrasinin bayramı, şölen günüdür. Tarihimizde sandıkta tezahür eden iradeyi yok sayanların olduğu da ülkemizin bir gerçeğidir. Kimi zaman sandığın itibarına gölge düşürerek yaptılar, kimi zaman seçmene hürmetsizlik ederek yaptılar.

Son dönemde bu kibirli tavrın, seçmen iradesinin yok sayma aymazlığının yeniden nüksettiğini görmekteyiz. Erken seçim tartışmalarına bu zaviyeden bakılması gerektiği kanaatindeyiz. Bu tartışmalar muhalefet cephesindeki iç savaşın dışa yansımasından ibarettir. Cumhurbaşkanlığı sisteminde erken seçim yoktur. Bunun yerinde seçimlerin yenilenmesi kararı alınması vardır. Hiçbir temeli olmayan bu tarz sahte gündemlerle muhalefet kendi içindeki bilek güreşini perdelemeye çalışmaktadır. Biz sadece ve sadece işimize odaklanıyoruz.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER