Gündem

İmamoğlu davası 21 Eylül'e ertelendi...

Ekrem İmamoğlu'nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) başkan ve üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı dava, 21 Eylül'e ertelendi.

İmamoğlu davası 21 Eylül'e ertelendi...
01-06-2022 12:31

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) başkan ve üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı dava, 21 Eylül'e ertelendi.

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 'kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme hakaret' suçundan 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.

Savcı, hapis cezasının yanı sıra İmamoğlu hakkında Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 'siyasi yasak' içeren 53. maddesinin de uygulanmasını da istiyor.

Davada bugün karar çıkması bekleniyordu, ancak mahkeme heyeti duruşmayı 21 Eylül'e erteledi. 

İMAMOĞLU'NUN AVUKATI: İÇİ BOŞ BİR DAVA

İmamoğlu'nun avukatı Kemal Polat, Gerçek Gündem'e yaptığı açıklama "Bu içi boş bir dava. Delillerimizin icelenmesini istedik. Mahkeme bunu kabul etti. Evet bu kararı, iyi bir gelişme olarak değerlendirebiliriz. Zaten o deliller incelenince YSk’ya dair bir ifade olmadığı görülecektir" dedi.

Gerçek Gündem'in haberine göre, duruşmadaki gelişmeleri dakika dakika şöyle:

- 12.16: Duruşma, 21 Eylül'e ertelendi.

- 12.15: Avukat Gökhan Günaydın, mahkemenin ara kararları sonrasında esasa ilişkin savunma yapacaklarını söyledi.

'YSK'DAN KİMSE ŞİKAYETÇİ DEĞİL, SOYLU 'BU SÖZ BANA SÖYLENDİ' DİYE ŞİKAYETÇİ OLDU'

- 12.00: İmamoğlu'nun avukatı Kemal Polat, celse arasında uzman görüşü raporunu dosyaya sunduklarını belirterek "Uzman, raporun sonuç bölümünde YSK üyelerine yönelik herhangi bir söylemin olmadığını belirtmiştir" dedi. Ardından şunları kaydetti:

"YSK'dan kimse şikayetçi değil. Soylu, 'Bu söz bana söylendi' diye şikayetçi oldu. Tanıklarımız şu an hazır, mahkeme tarafından dinlenilmelerini talep ediyoruz."

- 11.59: Duruşma başladı. İmamoğlu'nun avukatlarının reddi hakim talebi reddedildi.

- 11.25: Duruşmaya sadece 50 kişilik salon tahsis edildi. Avukatlar da dahil olmak üzere kalabalık dışarıda kaldı. 
KAFTANCIOĞLU ALKIŞLARLA KARŞILANDI

- 11.16: CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, duruşma salonu önünde alkışlarla karşılandı.

Siyasetçi, Yargıtay'ın tamamı eski paylaşımları nedeniyle kendisine verilen hapis cezasını onaması üzerine dün Silivri Cezaevi'ne giderek teslim olmuş; aynı gün içinde tahliye edilmişti.

- 11.10: Duruşma salonu önünde kargaşa çıktı.

- 11.07: CHP'lilerden oluşan kalabalık bir grup, İmamoğlu'na destek amacıyla adliyenin önüne gitti. Çok sayıda siyasetçi de duruşmayı takip etmek üzere hazır bulundu. Bu isimlerden bazıları şöyle:

Canan Kaftancıoğlu, Fethi Açıkel, Gülizar Emecan, Gamze Taşçıer, Alpay Antmen, Süleyman Bülbül, Akif Hamzaçebi, Enis Berberoğlu, Bülent Kerimoğlu, Muammer Keskin, Muharrem Erkek. 

NE OLMUŞTU?

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 4 Kasım 2019'da İmamoğlu’nun Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nde yaptığı konuşmayı hedef alarak “Avrupa Parlamentosu’na gidip, Türkiye’yi şikâyet eden ahmağa söylüyorum, bunun bedelini bu millet sana ödetecek” ifadesini kullanmıştı.

İmamoğlu, gazetecilerin Soylu'nun bahsi geçen sözleriyle ilgili sorusu üzerine "31 Mart’ta seçimi iptal edenler, dünyada, Avrupa’da onların gözünde nereye düştüğümüze baksınlar. 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır, önce oraya bir odaklansın” tepkisini göstermişti.

'AHMAK KELİMESİNİN MUHATABI SÜLEYMAN SOYLU'DUR'

Soruşturmanın davaya dönüşmesi sonrası İmamoğlu, ocak ayında Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ara celsesinde kendisini şöyle savunmuştu:

"Öncelikle burada verilen demeç bir soru üzerine verilen demeçtir. Sorunun temelinde İçişleri Bakanı'nın şahsıma yönelik açıklamalarında 'Ahmak' kelimesini kullanmasıdır. Söz konusu cevabım bu sorunun üzerine olmuştur. Dolayısıyla bana kullanılan bu 'ahmak' kelimesine karşılık olarak kullanılmış bir kelimedir ve muhatabı da Sayın İçişleri Bakanı'dır. Dolayısıyla asla YSK'yı veya üyelerini herhangi birisini muhatap olarak böyle bir beyanda bulunmadım.

Seçimin iptal etmesine yönelik bütün siyasi aktörler, hükümeti temsil eden siyasi kimlikler ve herkes bu konuda beyanda bulundular. YSK'nın ne yaptığı ya da ne kararlar verdiği benim sözümün muhatabı değildir. Benim irademi kendi ifadem tanımlar. İptal edenler ibaresinden ettirenleri kastettim. YSK üyelerini kastetmedim."

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER