Antibiyotiğin her hastalığa şifa olmadığını ve doğru kullanılması gerektiğine vurgu yapan Yazı, sözlerine şöyle devam etti:
“Günümüzde antibiyotiklerin gereksiz kullanımı önemli bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Gereksiz ve uygunsuz antibiyotik kullanımı toplumda ve hastanelerde büyük bir problem haline gelen antibiyotik direncine sebep olmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü antibiyotiklerin yaklaşık yarısının gereksiz yere kullanıldığını işaret etmektedir. Antibiyotik direnci demek, antibiyotiğin belli bir bakteriyi öldürme veya üremesini durdurma özelliğini kaybetmesidir. Bu hem toplum kaynaklı hem de hastane enfeksiyonlarında ciddi seyirli hasta oranlarının artmasına, tedavinin başarısızlığına, hatta ölümle sonuçlanan vakalara yol açmaktadır. Dirençli bakteri, antibiyotik karşısında hayatta kalarak çoğalmaya devam ederken, hastalığın daha uzun sürmesine yol açmaktadır. Bu tedavinin uzamasına ve maliyetinin artmasına sebep olmaktadır. Ayrıca dirençli bakteriler hastanın durumuna bağlı olarak idrar yolu, akciğer, cilt ve kan dolaşımı enfeksiyonlarına da yol açabilmektedir.
Yapılan araştırmalarda nezle ve grip gibi antibiyotik tedavisine gerek olmayan hastalıklarda bile antibiyotiğin yaygın olarak kullanıldığı, antibiyotiklerin kullanılması gerektiği durumlarda ise ilacın hekimlerin önerdiği doz, şekil ve sürede kullanılmadığı tespit edilmiştir.
Hekim reçete etmedikçe antibiyotik kullanılmamalıdır
Hekimlere antibiyotik yazılması konusunda ısrarcı olunmamalıdır. Hekim önerdiğinde ise antibiyotiklerin mutlaka verilen doz, şekil ve sürede kullanılması gerekmektedir. Hasta kendisini iyi hissetse bile tedaviyi hekimin belirttiği süreden önce sonlandırmamalıdır. Daha önceki bir hastalığında kullandığı antibiyotiği, tekrar benzer hastalığa yakalansa bile hekime danışmadan kullanmamalıdır. Grip ya da nezle gibi virüslere bağlı solunum yolu enfeksiyonlarında antibiyotiklerin tedavide yeri olmadığını unutmamalıdır. Antibiyotikler burun akıntısını, öksürüğü hafifletmez. Antibiyotiklerateş düşürücü veya ağrı kesici değildir. Gebelik, emzirme durumu, kronik hastalıkların varlığı ve başka ilaçların kullanımı hekime bildirilerek uygun antibiyotiğin seçilmesi sağlanmalıdır.
Antibiyotikleri doğru kullanma konusunda toplum olarak farkındalığımızı ve duyarlılığımızı artırmamız gerekmektedir. Bu amaçla sadece belirli gün ve hafta bazında değil her zaman bu konuda duyarlılığı arttırıcı kampanyalar, eğitimler, politikalar yürütülmektedir. Sağlık Bakanlığımız tarafından sene başında uygulamaya konulan hızlı beta testleri de gereksiz antibiyotik kullanımının önüne geçebilmek için başlatılan uygulamalardan sadece birisidir. Yapılan bu testle birlikte bakterinin viral olup olmadığı belirlenerek viral olmayan bakteriye antibiyotik tedavisi uygulanmayacaktır.
Toplumda akılcı antibiyotik bilincinin artırılmasında hekim, eczacı, hemşire, diğer sağlık personeli, hasta/ hasta yakını, ilaç sektörü gibi pek çok paydaşa iş düşmektedir.
Bu kapsamda akılcı antibiyotik kullanımı konusunda el birliği ile daha sağlıklı bir geleceğe emin adımlarla ilerlemek için toplumuzun her kesiminden destek bekliyoruz. Vatandaşlarımızdan da verdiğimiz önerileri dikkate almalarını önemle rica ediyoruz.