Aşı retçilerin sayısı her geçen gün artarken Sağlık Bakanlığı sorumluluğu sağlık emekçilerinin sırtına yüklüyor. Sağlık Bakanlığı’nın aile sağlığı merkezlerindeki (ASM) hekimlerden, aşı reddi veya tereddütünde olan hastalar için her ay imza almasını istemesi, günde 60-70 civarı hasta bakan aile hekimlerine hem fazla iş yükü getiriyor hem de imza alınamayan hastaların faturası hekimlerden kesiliyor. Aşılama oranının düşmesi ve toplum sağlığının tehlikeye girmesi üzerine aşı reddi yapan yurttaşlar, bağlı bulundukları ASM’lerce telefonla aranıyor. Son olarak ASM’de çalışan bir hemşireyle aşı retçi yurttaşın mesajlaşmasının ekran görüntüsü sosyal medyada tartışma yarattı. Söz konusu yazışmada aşı yaptırmak istemeyen yurttaş, “Avukatla görüştüm. İmza atma zorunluluğum yok. Bana baskı yapmak suç unsurudur. Size psikolojik tacizden, mobbingden ve özel hayatın gizliliğini ihlalden hakkınızda suç duyurusunda bulunur; görevi kötüye kullanmaktan dava açarız” dedi.
‘BIÇAKLAYAN OLDU’
Konuyu Cumhuriyet’e değerlendiren Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği (TTB-AHEK) Kolu Başkanı Emrah Kırımlı, “Bu nedenle doktor bıçaklayan oldu. Şiddet olayları yaşanıyor. Dava da açılabilir” diye konuştu. Bakanlığın doğru olanı anlatmadığı için yurttaşın yanlış bilgiden kurtulamadığını söyleyen Kırımlı, “Yanlış bilgiyi veren de engellenmiyor” dedi. Çocuğun iyiliği için aileyi aradıklarını vurgulayan Kırımlı, “Bakanlık aşıya teşvik etmiyor ama bize habire ‘İkna edin’ baskısı yapıyor. Sanki bizim elimizde sihirli değnek var. Bir de bakanlık ödemeden kesinti yaparak ceza verince şöyle bir söylem oluşuyor: Siz para için bize aşı yapmak istiyorsunuz. Bunun da nedeni ceza verdiği için Sağlık Bakanlığı. Para için aşı yapan hekim algısı oluşuyor” diye konuştu.