Gündem

Zeytin katliamına karşı çıkanlara ters kelepçe!

Muğla Milas’a bağlı İkizköy'de termikçi şirket zeytin katliamı için harekete geçti.

Zeytin katliamına karşı çıkanlara ters kelepçe!
31-03-2022 20:33

Muğla Milas’a bağlı İkizköy'de termikçi şirket zeytin katliamı için harekete geçti. Tepki gösteren EMEP İl Başkanı Nuri Alikoç ve TİP Muğla İl Başkanı Volkan Çetin jandarma tarafından gözaltına alındı.

 !#**v1515&pl=true**#! 

Aylardır Akbelen Ormanı ve bölgedeki zeytinlikleri Limak-İG ortaklığının termik santraline karşı koruyan İkizköy Çevre Komitesi zeytinliklerin korunması için Muğla, Milas Belediye başkanlarının yanı sıra tüm Muğla milletvekillerine ve siyasi partilere destek çağrısı yaptı.

Şirket özel güvenlilerinin İkizköylü kadınları darp etmesine tepki gösteren EMEP İl Başkanı Nuri Alikoç ve TİP Muğla İl Başkanı Volkan Çetin jandarma tarafından gözaltına alındı. Şeker hastası Alikoç'un bunu belirtmesine rağmen gözaltı aracında dar bir ortamda tutulmaya devam edildiği, Çetin'in ise ters kelepçe takılarak gözaltına alındığı öğrenildi.

İkizköy’de sökülmek istenen zeytinliklerin olduğu bölgeden seslenen İkizköy Çevre Komitesinden Nejla Işık, “2017 yılında kamulaştırılan İkizköy merkez, eski adıyla Işıkdere de bulunan, sayısını tam bilemediğimiz zeytin ağaçlarını yıllardır kestirmiyorduk. Bugün söküm için geleceklerini öğrendik. Jandarma alana girmemize engel oluyor. Burada bir katliam var. Herkesi desteğe çağırıyoruz” dedi.

İkizköy Çevre Komitesinden Deniz Gümüşel “Yanınızdayız diyen herkesi Işıkdere’ye, zeytin katliamını önlemeye çağırıyoruz” dedi.

Deniz Gümüşel, Muğla Büyükşehir Belediyesi Başkanı Osman Gürün ve Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat’a seslenerek,

“Buyursun gelsinler ne kadar çevreci oldukların göstersinler. İzinsiz zeytin ağacı kesiyorlar, köklüyorlar, yanımızda dursun Muhammed bey. Alanda yanımızda olduğunu söyleyen tüm siyasi partilerin yetkililerini de il yöneticilerinin de bekliyoruz. Şu an 'yanınızdayız' sözünüzü gerçekleştireceğiniz gün. Yani daha sonra basın açıklamalarına değil, şimdi yanımıza bekliyoruz hepinizi” diye konuştu.

Deniz Gümüşel şunları söyledi: Şu anda alandayız. Güvenlik bizi ağaçların olduğu yere sokmuyor. Jandarma da onlarla birlikte hareket ediyor. Bizi dışarıya çıkarmaya çalışıyorlar ama savcılıktan bir emir gelinceye kadar alanı boşaltmıyoruz. Şöyle bir durum var, normalinde tabi ki zeytincilik kanuna aykırı bir yönetmeliği kendilerine dayanarak yaparak bu ağaçları katletmişler. Yani zaten bu yönetmelik hukuka aykırı, kesinlikle iptal edilecek. Davalarımız da açtık ama daha da kötüsü şu, bu adamlar dayanak gösterdikleri yönetmeliğin gereklerini bile yerine getirme lütfun da bulunmamışlardır. Bu yeni çıkan maden yönetmeliğinde değişiklik yapan yönetmelikte diyor ki; 'kamu yararı gözetilerek Tarım Bakanlığından alınacak izinler ile bu zeytinlikler taşınır.' Burada 80, 90, 100, küsur yaşındaki ağaçlar kepçe ile yani öyle taşınmak için özel olarak sökülmüş. Özel olarak özenli bir şekilde közlenmiş değil. Bildiğiniz iş makinesi ile kepçe ile löp diye girmişler. Adamlar bütün zeytinliği talan etmişler. Önüne gelen zeytin söküp atmışlar ve eğitimlerini hepsinin kökleri zarar görmüş. Bu ağaçların tekrar canlanma şansı yok.

Bu hukuksuz yönetmeliğe göre bile bir izin almak lütfün da bulunmamışlar. Ellerinde ne Tarım Bakanlığından kamu yararı kararı var, ne tarım il müdürlüğünden, valilikten hiç bir yerden alınmış bir izin yok. Kafalarına göre dalmışlar, burası kamulaştırılmış alan diye. Bu zeytinlerin hiçbiri yaşamayacak. Hepsi zeytin katili buradakilerin bunu çok net söyleyelim. Biz savcılık bu alanı bu şirkete boşalttırınca ya kadar alanda durmaya devam edeceğiz.

Muğla milletvekillerine de çağrı yapan İkizköylüler, “Alanda ihtiyacımız var size eğer Muğla’nın zeytinlerden olmasını istemiyorsanız lütfen alanına gelin. Şirket izinsiz, kamu yararı vs. hiçbir şeyi olmadan kanuna aykırı bir şekilde zeytinleri katlediyor” dediler.

Köylülerin avukatı Arif Ali Cangı ise şunları söyledi: Milas Kaymakamını aradım, veterinerlik okulunda törendeymiş, Refik adına bir Müdür ile görüştüm, izinlerini sordum. Bizim öyle bir izin verme yetkimiz yok dedi. Hatta vardır izinleri, izinsiz bir şey yapmazlar dedi. Ben de izinsiz öyle şeyler yaptılar ki dedim, Kaymakam'a mesajımı aktarmalarını istedim, olaya müdahale edilmesini istiyoruz dedim. Kaymakam bey gelinde bilgi veririm dedi. Ben de şu an itibariyle sizin bilginiz oldu, olacaklardan siz sorumlusunuz dedim.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER