Şöyle;
Suları kesiliyor,
Elektriği gidiyor,
Sokakları ıssızlaşıyor,
Yıldızları sönüyor,
Makyajı dökülüyor.
“Evi boşaltın” diyor ev sahibi,
“Ev bana lazım,oğlum gelecek”
Eee, Aşk “zenginlik” gerektirir.
Kişiden kişiye farklı oluyor tabi ki!
Aşk’ı bir “Ev’e” hapsedemezsin!
Aşk, evsiz barksızdır.
Yoksa, ”fakire” mi yakışır Aşk!
Bir gerçek var ki,
“Aşk bize küstü.”
Boşuna bu hediyeleşmeler; Geç kaldık, çok geç kaldık, çok çok geç kaldık. Hiç değilse bundan sonra!
********
Geçenlerde “Ünlü, zengin, başarılı” bir iş insanının üniversite öğrencilerine “zengin olmanın” ipuçlarını anlattığı bir konferansta söylediği iki kelime aklıma takıldı: ”Çok çalışmalısınız”.
Hadi ya dedim, ”çok çalışmak”, niye hiç kimsenin aklına gelmez.
Ben, ”Nasıl İnsan olunur” konulu bir konferans verseydim şunları söylerdim:
Gençler, bir şairimiz şöyle diyor: ”En azından üç dil bileceksiniz en azından üç dilde ana avrat dümdüz gideceksiniz” yoksa çekilmez vallahi bu düzen, haberiniz olsun. Ve eklerdim: Kendinizi sevin, kendinize inanın, kendinize güvenin. Kendimiz, en önemli “sermayemiz” boşuna harcamayın onu. Harcamayın ki insan olmaya “sermayemiz” kalsın.
********
Bir genç, morali bozuk sevgilisi ile kavga etmiş, işinden ayrılmış, ”Saçmaladım” diyor. Bırak saçmala dedim. Saçmalamayan var mı Allah aşkına, bir yolculuk yapıyoruz, direksiyon hakimiyetini kaybetme yeter! Toparla, toparlan üç vakte kadar mı desem beş vakte kadar mı, “yeni bir yolculuk” seni bekler!
*******
Ve politika!
İçinde; Dinlemeyi, anlamayı, saygıyı, sevgiyi, dayanışmayı, vicdanı, onuru, emeği taşımayan hiç kimse politika yapmamalı bence.
Dünyanın yeni politikacılara, politikalara, yeni bir düzene ihtiyacı var. Politikayı biraz da kadınlar yapmalı artık.
******
Söyleyeceğim şu: Dik durmaktan vazgeçmemeli!
Çizginizi koruyarak neleri değiştirebildiğinize şahit olmak istemez misiniz. Çizgimizi koruyarak.
******
Aşk olsun bize, gerçekten aşk olsun!
Çocuklara, gençlere barışa, sevgiye, güzelliğe giden yolun tabelasını gösteremezsek, Aşk olsun. Tedirginlikleri, korkuları, kaygıları bitirmezsek!
*****
Bir 14 Şubat'ı daha “idrak” ederken bugün verilen hediyelerin, söylenen güzel sözlerin “hayırlara vesile” olmasını dilerim.
Nice 14 Şubatlara, sevginin ve sevgilinin kötüsüne lütfen dikkat edelim.
“Kavun değil ki koklayalım” diyeceksiniz de yine de belli eder kendini; Gülümsemesi, bakışı, saçları savuruşu, kelliği, yakışıklılığı, güzelliği, parası pulu, evi barkı, döver mi söver mi, balkondan atar mı, ”Oedipus-Elektra kompleksi” var mı, psikopat mı, sadist mi, mazoşist mi, faşist mi, aptal aşık mı, üç kağıtçı mı, tinder avcısı mı, kıskanç mı?
Zor iş zor. Siz yine de dikkat edin!
Uyardığın için sağ ol, 14 Şubatımızın içine ettin dediğinizi duyar gibiyim. Siz de sağ olun, iyi ki varsınız. Hayatın gerçekleri içimizde dolaşıyor. Kötü olan ne varsa hep beraber değiştireceğiz.
Haa unutmadan, havai fişeklilere dikkat! Zengindirler, fakat hepsi gösteriş, yıllarınız heba olmasın yazık.
Bu arada çiçek lazımsa, tamam tamam unutun söylediklerimi, boş verin beni, keyfiniz bol olsun.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
