Türk Ordusu ve Atatürk Ayrılmaz Bir Bütündür.
Binlerce Yıllık Türk Ordusu aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini atan Mustafa Kemal Atatürk’ün ordusudur.
Onun ilkeleriyle yoğrulmuş, onun idealleri ile şekillenmiştir. Bugün hangi bahanelerle, hangi hesaplarla hareket edilirse edilsin, gerçek değişmez:
Biz Mustafa Kemal’in askerleriyiz ve öyle kalacağız.
Bir grup genç teğmenin, kendilerini bu tarihi mirasın bir parçası olarak ifade etmeleri, olması gereken bir sadakatin tezahürüdür.
Ancak görüyoruz ki, mesele yalnızca bir slogan değildir; mesele, ordu üzerinden Atatürk’le hesaplaşmak isteyenlerin yaratmaya çalıştığı yeni bir düzenin parçasıdır.
Bu yüzden sorulması gereken esas soru şudur:
Türk Ordusunun geleneğiyle, ruhuyla, kimliğiyle oynanırken hangi değerler korunmuş, hangileri yok sayılmıştır?
Bir askerin bağlılık duyacağı en büyük askeri ve manevi otorite olan Atatürk’ün adı ve mirası, kimleri, neden rahatsız etmektedir?
Ve bir önemli soru daha:
Türk subayının göreve başlarken ettiği yeminden hangi ifadeler, kimlerin talebiyle, hangi gerekçelerle çıkarılmıştır?
Bu ordu, köklerinden ve ruhundan koparılamaz. Atatürk’ün ebedî Başkomutan olduğu gerçeği, hiçbir karar veya uygulamayla değiştirilemez. Onun gölgesi, bu ülkenin birliğini ve geleceğini koruyan bir kalkan olarak kalmaya devam edecektir.