4 Çalışan, 1 Emekli Safsatası!
4 Çalışan 1 Emekliye Bakar!
diye bir şehir efsanesi üretilmiş ve onyıllardır terane olarak iktidardan iktidara devir edilerek
halka tekrarlanır.
Bakalım bir, gerçek mi, değil mi?
Sistem öyle mi çalışıyor, başka türlü mü?
Artık "4 Çalışan 1 Emekliye bakar " yutturmacasını, ezberini, tabusunu, dayatmasını, artik sorgulamalıyız.
2001 krizi ve öncesinden bu yana duyduğumuz bir lakırdı bu ," 4 calisan 1 emekliye bakar"! kalıbı, şablonu sanki ekonomik bir zorunluluk gibi dayatildı topluma.
Oysa ,Kamu Emeklilik Sistemi de, bilinen ticari sigorta sistemi gibidir.
Yani Siz 35 yada 40 yıl çalıştığınız sürece,
her ay maaşınızdan kesilen emeklilik kesintisi + işveren katkısı ile birlikte her ay adınıza emekliilik primi olarak emeklilik hesabınıza yatar.
Hükümetler, bu primleri SGK adına toplayarak, en kârlı şekilde yada en verimli yatirimlarla değerlendirmek zorundadır.!
Böylelikle siz çalıştığınız onyıllar boyunca toplam birikimleriniz + getirileri ( nemaları diyebiliriz )
Emekli olduğunuzda, aylık emekli maaş ödemelerinizi karşılar.!
Karşılıyor mu?
Yani emeklilerin emekli maaşlarını,
yani emekli olmuş 1 kişinin emekli maaşını,
4 Çalışanin emekli kesenekleri karşilamaması gerekir!
Böyle mi, oluyor?
Böyle oluyor çünkü emeklinin çalışırken ödediği primler ve getirileri ortada yok!
Neden ?
1) Nüfus hızla yaşlanıyor gelecekte emekli sayısı, çalışan sayısına yaklaşacak.
Bu 4 Çalışan 1 Emekliye bakar önermesinin temelsiz olduğunun bir kanıtıdır.
2 ) Eğer Iktidarlar bugünkü iktidar dahil, kaçak işçi çalıştırılmasına göz yumar hatta desteklerse 4 çalışanın yarısı kaçak oldugu icin sistem islemez .
3) Eğer durum böyleyse, hükümetler onyıllarca işçi memur esnaf çiftci tum calisanlarin emekli keseneklerini bir bicimde "iç etmis", yutmuş, yemiş demektir
Ve aynen de boyle olmustur.!
Emekli fonlari soygunu 50'li yıllardan bu yana sürekli artan şekilde ,Dp ,Ap ,Anap ,Dyp ve en son da Akp gibi liberal, küresel ekonomik politikalar uygulayan iktidarlar eliyle ,
Kamu çıkarları, emeklilerin çıkarları icin değil, özel yandaş sermayenin çıkarları için devam etti.
Bizden kesilen baba ve dedelerimizden cocuklarimuzdan kesilen ve çalıştığımız ( çalıştıkları) sürede bizlerin emeklilik hesabımızda biriken fonları,
memurlar için emekli sandığı yada işçilerin ssk da ( şimdilerde sgk da) biriken emekli keseneklerimizi, menkul, gayri menkul yatırımlarla en kârlı şekilde değerlendirmek yerine,
bu fonları yandaş sermayedarlarına kaynak aktarmak için kullandılar.
Bunu bir kaç örnek vererek açıklamak isteriz.
1) Faizlerin %110 lara çıktığı 90 ların sonu yada 2000li yılların başında, emekli keseneklerimizi 0(sıfır) faizle, soyduklari bankaları kurtarmak için kullandı iktidarlar.
2 ) Emekli sandığının ve SSK'nın yüksek kira geliri getiren iş hanları hatta Turkiyenin o donem en lüks otellerini yandaslarina sudan ucuza kiraladilar.
3 ) Tüm bunların dışında bir ornek daha!
Ilksan skandalında,
Demirel'in "verdiysem ben verdim ne olmuş?"sözlerini anımsayınız.
4) Emekli fonlarının, kamu kaynaklarını emme basma tulumba gibi aktarıp, yandaşa yağmalatmak olan KKM hesaplarına, yatırılmaması ihanettir.!
Devlette kaydı var, silinmez!
Kamu kaynakları ile beraber emekli fonlarınında dahil olduğu yağmalanma ile haksız zenginlesenlerden halkın bu malları, fonları faizi ile geri alınmalı.
Sağlıcakla Kal Yüce Türk Milleti'm.