İstanbul Belediyesi 15 bin AKP'liyi işten çıkarmış. İşçiler perişan olmuş, belediye önünde gösteri yapıyorlarmış. Haklarını arıyorlarmış. Ne hakkı?
Hakları var mı ki, ağlayıp sızlıyorlar. Belediye AKP'nin elinde iken nice ana kuzularını işten çıkarıp kefeni dantelli mücahitleri işe alırken, onlar haklarını bile arayamadan sessizce çekip gitmişlerdi. Kimsenin ahı kimseye kalmaz.
Bu işlerde önce iğneyi kendine batıracaksın, acısı nasılmış tadacaksın, ondan sonra iğneyi karşıya batıracaksın. Partizanlık, ayrımcılık, kendinden olmayan müslümana kafir muamelesi yapmak. Solcularda solcu olmayana düşman muamelesi yapmak bitmediği sürece, gelen gidenin kadrolarını işten atmaya devam eder. Bir dönem onlar ağlar, bir dönem diğerleri ağlar.
Gelin anlaşın, kimse kimsenin kadrosu ile uğraşmasın. Bu partizanlık bitsin, kimsenin ekmeği ile oynanmasın ne dersiniz? Bu işinize gelmez. Öyle ise birbirinizin ekmeği ile oynamaya devam ettiğiniz sürece, bu ağlamalar, sızlamalar bitmez, sosyal barış olmaz, ülke zarar görür.
Sınavlarda soruların cevaplarını verdikleriniz alın terleri ile mi işi hak ettiler. Hayır. Birilerinin hakkını yiyerek işe girdiler. Bu durumda eden bulur. Hiç ağlamayıp sızlamayacaksınız. Biz bunu hak ettik diyecek, itirafta bulunacaksınız. Ceketinin altına saklanarak birer üniversite bitirdiğiniz Ülkücülere bile teşekkür edip sahip çıkacağınıza, onlara da kafir muamelesi yaptınız. Çok işten çıkarma, çok tayinler yaptınız. Şimdi koalisyon kurduğunuz halde, mecbur kalmasanız ülkücülere iş vermek istemiyorsunuz.
"Rabbena, hepbana" Bu kadar vefasızlık olmaz. Madem 2023 seçimlerinde yine MHP ve ülkücülerden oy istiyorsanız, elinizi çabuk tutup işe ihtiyacı olan ülkücülere de iş verip memnun ederseniz oy alırsınız. Yoksa avucunuzu yalarsınız.
