Yerin altında 'kırılan' 'şeylerİn' yerin üstünü değiştirebileceğine bir kez daha tanık olduk.
Doğa,bir kez daha 'çaresizliğimizi' yüzümüze vurdu. Birbirimize yetişemedik!
Oysa yarın gidecek yerlerimiz vardı, yapacak işlerimiz, görülecek hesaplarımız...
Olmadı. Deprem oldu!
6 Şubat 2023 saat 04.17'de oğlumun 'Deprem oluyor, deprem oluyor' sesine uyanıp aşağıya inmemiz 25 saniye sürdü. 90 saniye süren depremin şiddetini anlamamız ve hayatlarımıza etkisini anlatmak günler aylar yıllar sürecek.
O sırada birilerinin yıkılan evlerin altında kaldığını bölgeyi günlerce gezerken anlamaya çalıştım. Yıkılan evlerin enkazlarının altında sönen hayatların kırılan hayallerin hikayelerini anlamak ve anlatmak zor. Uykuda yakalanmış onca can!
Not defterime 5 Şubat 2023 Pazar günü 08.54'de yağan kar'a bakıp 'tıkanan yolların' açılacağını Mayıs'ta yapılacak seçimlere bağlayarak,umutluca şöyle yazmışım:
"Bu ‘Kar’ duracak, bu ‘kış’ bitecek!
Yan yana duruşumuzu
yıkılmayışlarımızı unutmayacağız.
Bahar,ancak böyle güzelleşir.
Hele Mayıs,özellikle Mayıs!"
Sonra 6 Şubat 2023 01.28'de uykum kaçmış uyanmışım ve şu notu düşmüşüm:
"İsteyeceksin ve alacaksın!
Sen olmadan olmaz!
Bir şeyin içinde olacaksın."
Bunu yazdıktan sonra uyuyakalmışım ve 04.17'de o sırada uyanık olan oğlumun 'Deprem oluyor' sesine uyanıp apar topar dışarıya atmışız kendimizi.
Yine 6 Şubat 2023 sabah saat 08.24'de deprem haberlerini dinlerken şöyle düşmüşüm notu: "Söylenecek söz bulamıyorum. İyi değiliz,hasar büyük!"
7 Şubat 2023 saat 08.47'de şöyle yazmışım:
"Deprem bir kez daha gösterdi ki biz vatandaşlara çaresiz yöneticiler değil çare üreten yöneticiler gerek!
Deprem bir kez daha gösterdi ki 'geçmiş olsun' demekle geçmiyor,kalıyor.
Deprem bir kez daha gösterdi ki koltuğa oturmaya değil her şeyi öngörebilen ve önleyen yöneticiler gerek.
Deprem bir kez daha gösterdi ki bir insanın yapabileceği en fazla oturup derdine yanmakmış!
Deprem bir kez daha gösterdi ki; Çürük bina öldürüyor, öngörüsüzlük öldürüyor, bilime sırt çevirmek öldürüyor, cehalet öldürüyor, çaresizlik öldürüyor, zamanında yapılması gerekenlerin zamanında yapılmaması öldürüyor. Plansız yerleşim alanları, inşaatın sağlam yapılmaması öldürüyor,...öldürüyor.
O yardım çığlıklar, o sesler, o yardım bekleyen iki satır yazılar...
Acı çok büyük; Bekliyoruz ve ağlıyoruz! Elimizden başka bir şey gelmiyor.Ne yazık ki 'geçmiş olsun' demekle geçmiyor, geçmeyecek!"
Gaziantep'in içindeki yıkımı gördükten sonra esas büyük yıkımın yaşandığı Nurdağı ve İslahiye ilçelerinde deprem koordinasyon merkezlerinin kurulması çalışmalarını ve kırsaldaki yıkımı arkadaşlarla gözlemledik!
Her gün bu iki ilçemize gittik. Yıkılan evlerin ve kırılan hayallerin deprem etkisinin tanığıyız!
16 Şubat 2023 12.16'da şu notu düşmüşüm:
"Öfkelenelim, doğru öfkelenelim! Bu öfke bize dayanışma getirecek.
Bu öfke bu yıkıntıların altında kalanlara borcumuz olsun!
Öfkelenelim, bu öfkeden yeni bir gelecek çıksın.
Bu öfke, bilimsel temelli politikalarla yıkılmaz evler, kırılmaz hayaller inşa etsin!
Öfkelenelim! Bu öfke bizi ortak bir noktada buluşturacak!
Bu öfke o yıkıntılardan çıkamayanlara borcumuz olsun."
Deprem sadece yerin altında değil yerin üstünde de yaşandı! Büyük bir yıkım var! İçimizde yıkılan şeyler de cabası!O kadar çok arkadaş, dost,tanıdık, meslektaş aradı ki! Amerika'dan, Avustralya'dan, Avrupa'dan ve bu güzel Ülkenin her yerinden yüreği bizlerle olan güzel insanlar,'ne yapabiliriz' diye aradılar.
Ve bugün, 22 Şubat saat 02.22 uyumakla uyumamak arasında kararsız, 'kulağım kirişte' şu notu düşüyorum: "Artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak, değişecek!
Yerin altında olan deprem yerin üstünde ne çok şeyi devirdi, devirecek."
