Devlet Başkanlığına yürütülen Colani-Golani Kimdir, Nedir?
Colani-Golani Gerçekte Kim?
Bu soruya,
Evrensel İnsan Hakları Uluslararası Münih Derneği’nin Basın Bildirisi’nden
cevap arayalım.
****************
"Evrensel İnsan Hakları Uluslararası Munich Derneğinin Basın Bildirisi"
“Suriyedeki Katliamlar ve Colani Gerçeği.”
Ebu Muhammed el-Culani, gerçek adıyla Ahmed Hüseyin el-Şaraa, 1982 yılında Suudi Arabistan'ın Riyad kentinde, sürgünde yaşayan Suriyeli (Golan..rs) bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Genç yaşta Irak el-Kaidesi'ne katılan Culani, ABD güçlerine karşı savaşmış ve birçok kanlı saldırının planlayıcısı olmuştur.
2003 yılında Irak işgali sırasında aktif bir terörist haline gelen Culani, 2006’da yakalanarak çeşitli hapishanelerde tutulmuş, 2011’de IŞİD’e katılmıştır. IŞİD bünyesindeki faaliyetleri sırasında, bizzat emir verdiği ve yürüttüğü katliamlar sonucunda binlerce masum insan hayatını kaybetmiştir. Özellikle 2 Türk askerinin vahşice infaz edilmesini bizzat Culani kendisi gerçekleştirmiştir. Bu vahşi katliamda Culani’nin kanlı siciline eklenmiştir.
"Culani’nin Terör Sicili."
"Culani ve örgütlerinin gerçekleştirdiği bazı saldırılar:"
1) Erbil'de kurban bayramında iki intihar saldırısı. 110 ölü 133 yaralı.
1 Şubat 2004.
2) Kerbela ve Bağdat'ta Aşura günü birden fazla bombalı araç saldırısı. 180 ölü, 500 yaralı.
2 Mart 2004.
3) Basra'da aynı anda birden fazla bombalı araç saldırısı. 80 ölü, 180 yaralı.
21 Nisan 2004.
4) Amerikalıların Bagdat'ta bir su arıtma tesisini açılışında toplanan insanlara bombalı saldırıları; 35 çocuk 41 insan ölümü ve 10 Amerikan askerinin yaralanması.
30 Eylül 2004.
5) Kerbela ve Necef bombalı araç saldırıları: Necef'te cenaze konvoyuna, Kerbela'da otobüs durağına yapılan bombalı araç saldırılarında, 66 ölü. 191 yaralı. 19 Kasım 2004.
6) Sağlık merkezi yakınında bomba yüklü kamyonetle yapılan Babil Hille katliamı. 130 ölü, 246 yaralı. 28 Şubat 2005.
7) Bagdat; medinet Essadır, altı bombalı araç saldırısı, 215 ölü 257 yaralı. 23 Kasım 2006.
8) Tel Afar Musul'da iki patlayıcı yüklü kamyon saldırıları. 152 ölü, 347 yaralı. 27 Mart 2007.
9) Bagdat'ta: aynı anda beş bombalı araçla Sadriye çarşısı saldırısı; 198 ölü, 251 yaralı, 28 Nisan 2007
10) Bomba yüklü kamyonetle yapılan Tuzhurmatu bağlı Amerli Türkmen katliamı: 156 ölü, 255 yaralı. 7 Haziran 2007.
11) Bomba yüklü kamyonetle yapılan Tuzhurmatu bağlı Amerli Türkmen katliamı: 156 ölü, 255 yaralı. 7 Haziran 2007.
2012’de Suriye’ye dönen Culani, El Kaide’nin Suriye kolu olan Nusra Cephesi’ni kurmuştur. 2016’da bu örgütün adını Şam Fetih Cephesi, 2017’de ise Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) olarak değiştirmiştir. Ancak isim değişiklikleri, Culani ve örgütlerinin uyguladığı katliamların devam etmesine engel olmamıştır.
Azınlıklar Üzerindeki Zulüm ve Soykırım
Hey'etu Tahrîri'ş-Şâm ( HTŞ ) ve ona bağlı diğer cihatçı örgütler, Suriye'de kendilerine destek vermeyen Sünni Müslümanlar dahil, Alevi, Dürzi, Ezidi ve diğer azınlıklara yönelik sistematik bir soykırım yürütmektedir. Bu örgütler, kırsal bölgelerde yaşayan masum insanlara karşı acımasız saldırılar düzenlemekte, erkekleri infaz ederek, kadın ve çocukları evlerinden zorla çıkarmaktadır.
Başlangıçta bu katliamlar açıkça kayıt altına alınırken, uluslararası tepkiler sonrası gizli ve sistematik bir şekilde devam etmektedir.
Uluslararası Kamuoyuna Çağrı…
Culani, son dönemde “ılımlı” bir imaj çizme çabasıyla Batı ile ilişkilerini normalleştirme arayışına girmiş olsa da, Hey'etu Tahrîri'ş-Şâm ( HTŞ )’nin vahşi uygulamaları ve katliamları hala sürmektedir. Bu bağlamda, Evrensel İnsan Hakları Uluslararası Münih Derneği olarak, dünya liderlerine ve uluslararası topluma çağrıda bulunuyoruz:
1) Suriye’de Yaşanan Soykırıma Dur Deyin: Hey'etu Tahrîri'ş-Şâm ( HTŞ ) ve bağlı grupların insanlık dışı uygulamalarına karşı kararlı bir duruş sergilenmelidir.
2) Azınlıkların Güvenliği Sağlanmalıdır: Alevi, Dürzi, Ezidi ve diğer azınlıklar uluslararası koruma altına alınmalıdır.
3) Culani ve Örgütüne Karşı Yaptırımlar Uygulanmalıdır: Culani ve liderliğindeki terörist yapılanmalara karşı etkili yaptırımlar uygulanmalı ve adalet önüne çıkarılmaları sağlanmalıdır.
Suriye'de devam eden bu katliamlar, yalnızca bölgesel bir sorun değil, tüm insanlığın vicdanını sarsan bir trajedidir. Herkesin bu zulme karşı durması ve mağdurların sesi olması gerekmektedir.
"Zulme karşı sessiz kalmayın!
Suriye halkı yalnız değildir!"
4 Ocak 2025 Tarihinde Strazburg’da 12 sivil toplum örgütü ile birlikte Basın açıklaması yapılacaktır.
Saygılarımızla,
Evrensel İnsan Hakları Uluslararası Münih Derneği.
********************
İşte bu özgeçmişe sahip bir varlık, üzerinden şalvarı, entarisi çıkarılıp, takım elbise giydirilip, kravat taktırılınca tekrar insanlaşırmış gibi davranılması uluslararası küresel emperyalizmin her zaman kurguladığı insanlık suçlarından sadece biri.
Ve ne yazık ki, Türkiye’de de kendi insanlığını unutarak küresellere teşne olanların sayısı da az değil.
Sağlıcakla Kal Yüce Türk Milleti’m…
